Dünya Enerji Kongresi Türkiye Komitesi Başkanı Mercan; 'kaçak petrol alan olmazsa satan da olmaz'

Dünya Enerji Kongresi Türkiye Komitesi Başkanı Murat Mercan, "7. Halifax Uluslararası Güvenlik Forumu" hakkında; "İllegal petrole talep olmazsa satan da olmaz" dedi.

Dünya Enerji Kongresi Türkiye Komitesi Başkanı Mercan; 'kaçak petrol alan olmazsa satan da  olmaz'

Dünya Enerji Kongresi Türkiye Komitesi Başkanı Murat Mercan,  "7. Halifax Uluslararası Güvenlik Forumu" hakkında;  "İllegal petrole talep olmazsa satan da olmaz" dedi.

Dünya Enerji Kongresi Türkiye Komitesi Başkanı Murat Mercan, enerji kalemlerinin terörün finansmanındaki yerine ilişkin, "İllegal petrole talep olmazsa satan da olmaz" dedi.

Kanada'da dün sona eren "7. Halifax Uluslararası Güvenlik Forumu"na katılan Mercan, 3 gün süren oturumları Anadolu Ajansı AA için değerlendirdi.

Forum kapsamındaki kapalı ve aleni oturumlara katılarak Türkiye'nin görüşlerini anlattıklarını belirten Mercan, "Halifax Güvenlik Forumu, şimdiye kadar çok muhtelif emniyet konularının tartışıldığı bir forumdu. Ancak bu sene tıpkı G20'de olduğu gibi forumun ana teması, DAİŞ oldu" diye konuştu.

Her celse ve konuda mutlaka DAİŞ tartışmasının yapıldığını anlatan Mercan, "Bunların içinde siber emniyet ve bilişim suçları da vardı. Bizim oturumumuzda petrol ve petrol kaçakçılığı, DAİŞ ve non-state (devlet olmayan) kurumların petrol kaçakçılığının terör örgütlerini nasıl desteklediği konuları ele alındı. Herşey DAİŞ terörü etrafında döndü söylesem yeridir" ifadelerini kullandı.

- "Türkiye güvenli ada"

Oturumlarda en çok tartışılan konular arasında Rusya'nın da bulunduğunu söyleyen Mercan, şunları kaydetti:

"Rusya'nın bölgesel kuvvet olmaya çalışması, daha aktif kuvvet olma gayretleri ve bunun enerjiyle ilintisi, tartışılan konulardan oldu. Ucuz petrol fiyatlarının bunun üzerine etkisi konuşuldu. Avrupa'nın tabii gaz güvenliği ve tedarikindeki emniyet unsuru, boru hatları açısından konuşuldu. Bizim planlanmış şekilde çağrı edilmemizin nedeni de Türkiye'nin transit memleket olmasıdır. Türkiye'nin hem tabii gaz hem de petrol geçişinde en güvenli bölge olması. Etrafında güvenli ada gibi olması, çok yoğun biçimde konuşuldu."

Petrol kaçakçılığı ve illegal ticaretinin terörün ağırbaşlı finans kaynaklarından biri haline geldiğini vurgulayan Mercan, "Uluslararası terör ve non-state aktörlerin etkileri forumda ele alındı. Sosyal medyanın terör üzerindeki etkisi kapsamlı tartışıldı. 'Uyuşturucu ticareti gibi petrolün de illegal ticaretinin menfi etkileri oluyor' denildi. Ben de dedim ki illegal ucuz petrolü satanların yanı sıra alanlar mevcut. Baktığınız vakit illegal petrol alan ülkeler, tıpkı uyuşturucu üreten ülkelerde olduğu gibi... Bu konuda talep olmazsa satış da olmaz" dedi.

Türkiye'nin Suriye ile yaklaşık 900 kilometrelik sınırının bulunduğuna dikkati çeken Mercan, buradaki kaçakçılığı önlemenin çok basit olmadığına işaret etti.

Kaçakçılığın tüm dünyanın problemi olduğunu bildiren Mercan, "Hatta bu nedenle Amerika Birleşik Devletleri ABD'de bile hiçbir emniyet endişesi olmayan Kanada sınırına duvar örülmesi konuşuluyor. Bu zorlukları anlatırken başlarını sallayıp 'haklısın' diyen çok adam gördüm" değerlendirmesinde bulundu.

- "Askeri metot tercihi beni ürküttü"

Forumda herkesin Paris'i konuştuğunu, sadece 2 kişinin Başkent Ankara'dan laf ettiğini belirten Mercan, "Bu gerçekleri de görmemiz lazım. Evet, Paris saldırıları çok vahim, trajik ve fena fakat burada çifte standardın varlığını da unutmamamız lazım. Forumda umumi hava şuydu, 'Terörle mücadelede askeri yöntemler artarak kullanılmalı.' Bu beni ürküttü. Bu umumi havaydı, devletlerin kararı gibi görmemek lazım. Burada karar vericiler de vardı fakat kanaat önderlerinin umumi havası daha katı tedbirlerin alınmasından yanaydı" diye konuştu.

Katılımcıların terörün çözümüne dar bir pencereden baktığını, bunun da sonuca ulaşmada zorluklara ne sebepten olduğunu dile getiren Mercan, şöyle devam etti:

"Orada dedim ki '11 Eylül'den sonraki Amerika Birleşik Devletleri ABD ve Avrupa ile bugünü karşılaştırdığınızda, bugün mü daha güvenli hissediyorsunuz o gün mü daha güvende hissediyordunuz? O günden bugüne kadar birçok önlem alındı. Birçok metot uygulandı ve maalesef başarılı olunamadı. Böyle giderse 10 sene sonra Halifax Forumu'nda çok daha farklı şeyler konuşacağız. 10 sene sonra bugünden daha iyi olmayacak.' Böyle bir kanaatim mevcut. Terör meselesine yaklaşımları, çok dar bir pencereden bakıyorlar. Askeri ve emniyet çözümlerinin artması gerektiğini diyorlar. Bunlar artmalı fakat asıl sorun terörün ortaya çıktığı vasatlarda siyasi çözümleri üretmektir."

- "Paris'in gölgesinde geçti"

Türkiye'nin Ottawa Büyükelçisi Selçuk Ünal ise forumun Paris olaylarından derhal sonra gerçekleştirildiğini anımsattı.

Bu nedenle forumun "Paris'in gölgesinde geçtiğini" belirten Ünal, "Burada bilhassa Suriye ve Irak'taki siyasi ve insani vaziyet büyük ölçüde ele alındı. DAİŞ ile mücadele, daimi vurgulanan ve ele alınan bir husustu. Biz de katıldığımız oturumlarda ülkemizin görüşlerini dile getirdik" ifadelerini kullandı.

"Halifax Güvenlik Forumu, NATO Trans-Atlantik bağları çerçevesinde kurulmuş bir forum. Bu anlamda hep daha ziyade Kuzey ABD boyutunun altını çiziyor" diyen Ünal, bu nedenle başta Amerika Birleşik Devletleri ABD ve Kanada olmak üzere NATO üyesi ülkelerden foruma ağırbaşlı katılım olduğunu kaydetti.

Kaynak: Diyarbakır Söz