"Hudut Kartalları" vatan için nöbette

PKK'lıların Irak'ın kuzeyindeki kamplardan Türkiye'ye geçişlerini önlemek amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerince hava destekli operasyonlar sürdürülürken, hudut birlikleri de Türkiye-Irak sınırında dondurucu soğuğa rağmen 7 gün 24 saat esasıyla nöbet tutuyor.

Irak'ın kuzeyinde Haftanin kampındaki PKK'lıların eskiden Türkiye'ye geçmek için kullandığı 2 bin 250 metre rakımlı Düğün Dağı ile 2 bin 150 metre rakımlı Beyaz Tepe'nin tam ortasında kalan, sınırın sıfır noktasındaki Karaçalı üs bölgesinde görev yapan 48. Hudut Tugay Karaçalı Taburuna bağlı askerler, kar kış demeden en çetin koşullarda vatanı koruyor.

Sıfırın altında 20 dereceye kadar düşen sıcaklıkta eli tetikte, gözü hudutta bulunan askerler, hem sınır hattından gelebilecek tehditlere hem de kaçakçılık olaylarına karşı hazırda bekliyor.

Kış aylarında karayoluyla ulaşımın güçlükle sağlanması nedeniyle havayoluyla gidilen, bölgenin en yüksek tepelerinde olması özelliğiyle "Kartal" ismi verilen Karaçalı bölgesindeki Mehmetçik, teröristlerin sızma ve saldırı girişimlerini önlemek amacıyla, günün farklı saatlerinde üs çevresi ve sınır hattında sürekli teyakkuzda olacak şekilde devriye görevi yapıyor.

48. Hudut Tugay Komutan Yardımcısı Piyade Kurmay Albay Nizamettin Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede son derece etkin ve caydırıcı görevlerin yerine getirildiğini söyledi.

Üs bölgesi açıldıktan sonra teröristlerin geçişlerinin engellendiğini kaydeden Doğan, terörün finans kaynaklarından kaçakçılık faaliyetlerinin de önlendiğini belirtti.

"Terör örgütünün bundan çok rahatsız olması, üssün açıldığı 2015'ten bu yana 150'ye yakın irili ufaklı taciz ve saldırı girişiminde bulunması da bunun göstergesidir. Yapılan bu saldırı girişimlerinde arkadaşlarımız kahramanlıklarıyla görevlerini en iyi şekilde yerine getirmiş ve örgüte önemli zayiatlar verilmiştir." diyen Doğan, şu anda geniş çaplı operasyonlarda bölgenin etkin kullanıldığını bildirdi.

- "Kendimizi 'Hudut Kartalları' olarak adlandırıyoruz"

Geçen yıl ekimde yapılan operasyonda bölgede 20 bölücü terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirildiğini vurgulayan Doğan, şöyle devam etti:

"Bizler kendimizi 'Hudut Kartalları' olarak adlandırıyoruz. Hudut Kartalları hattında yaklaşık 2 bin 500'e ulaşan rakımlarda, yer yer 3 metreye ulaşan karın olduğu arazi şartlarında görevimizi büyük motivasyonla, gayretle ve istekle yerine getirmekteyiz. Bu motivasyonu bize sağlayan da yaptığımız hudut emniyetinin namus görevi olduğunu, buradan geçecek her teröristin ülkenin barış ve istikrarına kastedeceğini bilmemizdir. Gölgesinde yaşamak ve ölmek bizim için onur kaynağı olan bayrağımızın burada dalgalandığını görmenin verdiği huzurla görevimizi icra etmekteyiz."

Karaçalı Hudut Bölük Komutanı Piyade Yüzbaşı Fahri Eybek ise sınır hattında kullanılan zırhlı araçların üstün özelliklere sahip olduğunu anlattı.

Askerlerin, sıfırın altında 40 dereceye kadar yaşamlarını çok rahatlıkla idame edecek şekilde görevlerini yaptıklarını belirten Eybek, termal kamerayı, gece devriye faaliyetinde gözetleme yapmak ve belirlenen hedefleri teşhis etmek için kullandıklarını dile getirdi.

Bölgede ihtiyaçlarını karşıladıkları su şebekesinin, olumsuz hava koşulları nedeniyle donabildiğini ifade eden Eybek, "Su şebekemizde donmalar olduğunda elimizdeki teknolojik imkanlardan yararlanıp mevcut karı, kar eritme makinesinde eriterek ve içindeki filtreler yardımıyla arıtarak kullanım suyu olarak kullanıyoruz." dedi.

- Dondurucu soğuğa aldırmadan devriye geziyorlar

Devriye görevi yapan Tim Komutanı Piyade Teğmen Hasan Hüseyin Yenilmez de termal kameralar ve zırhlı araçlarla sınır gözetimini aralıksız sürdürdüklerini bildirdi.

Sınır hattının güvenliğini yüzde 100 sağlamak için görev yaptıklarını vurgulayan Yenilmez, bunun için bölgede yaşamın sınırlarını zorlayan dondurucu soğuğa dahi aldırış etmeden, birliğin çevre güvenliğini sağlamak adına yaya devriye faaliyeti de yürüttüklerini söyledi.

Günün değişik zaman dilimlerinde ve farklı bölgelerde faaliyette bulunduklarını kaydeden Yenilmez, "Timin asli görevi 'Görülmeden görmek, ölmeden dönmek' prensibi içinde hareket etmektir. Karla kaplı bölgede beyaz kamuflajlarıyla timler halinde yaya olarak sınır devriyesi yapılıyor. Canını siper ederek, 'Sınır namustur' ilkesini bir an bile unutmadan görev yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

Kaynak: Diyarbakır Söz