Hayallerimizi çalıp aldılar!

PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 55 ailenin, HDP il binası önündeki oturma eylemi ikinci ayını geride bırakırken,  2015 yılında Diyarbakır'ın Hani ilçesinden kaçırılan oğlu Fatih Demir (24) için oturma eylemi yapan anne Sevdet Demir (55), "Varlığımı, her şeyimi oğlum için harcadım. Oğlumu getirsinler bir evim var onu vereceğim. Yeter ki oğlum gelsin, ben çadırda da yaşarım" dedi.

Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21), HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler de 3 Eylül'den itibaren HDP il binası önünde oturma eylemi başlattı. 55 aile, ikinci aşını geride bırakan oturma eylemine devam etti.

'ONUNLA HAYALLERİMİZ VARDI, ÇALDILAR'

Anne Sevdet Demir, Diyarbakır'ın Hani ilçesinde bir fırında çalışırken, 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırılan oğlu Fatih Demir için 13 Eylül günü oturma eylemine katıldı. Oğluna kavuşmak için tüm mal varlığını yitirdiğini şu an sadece bir evi kaldığını anlatan anne, Fatih'e kavuşmadan eyleminden vazgeçmeyeceğini söyledi. Demir, "Oğlum için buraya geldim. 5 yıldır oğluma hasret yaşıyorum. Oğlum, fırında çalışırken onu kandırdılar. İlaç verdiler, kitap okutarak onu kandırdılar. Oğlumu benden kopardılar. Oğlumu getirsinler artık. Oğlumun hayatını çaldılar. Onunla hayallerimiz vardı. Bu hayallerimizi çaldılar. Neden bunu bize yaptılar? Varlığımı, her şeyimi oğlum için harcadım. Oğlumu getirsinler, bir evim var onu vereceğim. Yeter ki oğlum gelsin, ben çadırda da yaşarım. Eylemimi sonuna kadar sürdüreceğim. Kimse olmazsa bile, tek başıma sürdüreceğim. Oğlum gelene kadar buradan ayrılmayacağım. Bu saatten sonra kendimle ilgili bir şey düşünmüyorum. Hastalık var bende. Bu yaştan sonra yaşasam ne olur, yaşamazsam ne olur. Oğlum yaşasın o genç" dedi.

'HEPİMİZ SANA SAHİP ÇIKMADAĞIMIZ İÇİN KENDİMİZİ SUÇLUYORUZ'

Gözyaşı içinde oğluna seslenen anne Sevdet Demir, "Fatih, eğer beni dinliyorsan, kurban olayım sana, vallahi çok özledim seni. Yeğenin Abdurahman her gün fotoğrafını öpüp, ağlıyor. Baban da hastalandı. Baban kendini suçluyor. Hepimiz sana sahip çıkamadığımız için kendimizi suçluyoruz. Oğlum dön gel, seni çok özledik. Sensiz hayat bize yok" diye konuştu.

ONLAR İÇİN ÇOCUĞUMU YETİŞTİRMEDİM

Bina önünde bekleyişini sürdürenler arasında yer alan Remziye Akkoyun, Zazaca yaptığı açıklamada, dağa kaçırılan oğlu Azat'a kavuşana kadar oturma eylemine devam edeceğini söyledi.

Akkoyun, oğlunu sıkıntılar içinde büyüttüğünü anlatarak, "Çocuğumu onlar için yetiştirmedim, fakirlik içinde yetiştirdim. Çocuğumu almadan buradan gitmem." dedi.

Oğluna hasret kaldığını dile getiren Akkoyun, "Çocuğumu getirmezlerse buradan ayrılmayacağım. Çocuğumu onlar götürmüş. Devlet çocuğumu götürmemiş. Devlet düşmanım mı? Bunlar düşmanım. Devlet 10 yaşındaki çocuğa silah verir mi? 4 yıldır oğlum onların içinde. Oğlumu, Azat'ımı getirsinler." diye konuştu.

Emine Kaya da Kürtçe açıklamasında, polis oğlu Vedat Kaya'nın 24 Temmuz 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde özel aracıyla yolculuk yaparken kaçırıldığını belirtti.

Oturma eylemini çocukları için kararlılıkla sürdürdüklerini anlatan Kaya, "Onlar çocuklarımızı bırakana kadar, 20 yıl da geçse buradan ayrılmayacağız. Çocuklarımızı istiyoruz. Kar, yağmur, fırtına, buz da olsa çocuklarımız gelene kadar eylemimizi burada sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.

İZMİR VE SAKARYA'DAN GELENLER

İzmit ve Sakarya'dan Diyarbakır'a gelen 50 kişilik grup, evlat nöbetini sürdüren ailelerle görüştü, desteklerini iletti.

Grupta yer alan Fethiye Apay, oturma eylemini desteklediklerini belirterek, bir an önce annelerin çocuklarına kavuşmasını istediklerini söyledi.

Apay, "Sanki kendi evladım o dağlara götürülmüş, ben onu göremiyorum gibi geldi. Buradaki insanların gözünde o acı var. Çok büyük bir acı var. Hiçbir anne evladını eline silah alsın diye doğurmaz." diye konuştu.

Gülay Keskin de annelerin yanında olduklarını dile getirerek, "Evlat olunca akan sular duruyor. Ben de iki çocuk annesiyim. Bu annelerin duygularını o kadar iyi anlıyorum ki. Yanlarında olduğumuzu söyledik, onların ellerini tuttuk. Gönüllerine dokunabildiysek ne mutlu bize." ifadelerini kullandı.

Öte yandan grupta yer alanlar ve oturma eylemi yapan aileler, terör örgütü PKK aleyhine slogan attı.

Kaynak: Diyarbakır Söz