Türkiyenin alan bakımından en büyük üniversitelerinden Dicle Üniversitesi kampüsü içerisinde yer alan, güvenlik nedeniyle avcıların giremediği 425 bin metreküp yüzey alanına sahip ve yer yer 6 metre derinliğe ulaşan Kabaklı Sulama Göleti, barındırdığı 200ü aşkın kuş türü ile dikkat çekiyor. Kış mevsiminin gelmesi ve havaların soğumasıyla birlikte Kuzey Avrupadan güney kesimlere doğru göç de başladı. Yaklaşık 40 türün aynı anda gözlemlenebildiği gölette binlerce kuşun havalanışı güzel görüntüler oluşturdu.
GÜVENLİ VE BESLENME
Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kılıç, kuşların diğer göletlere nazaran daha çok Kabaklı Sulama Göletinde toplanma nedeninin, güvenlik ve beslenme olduğunu söyledi. Göletin avlanmaya yasak bölge olduğunu ve üniversite tarafından korunduğunu ifade eden Prof. Dr. Kılıç, bu nedenle avcı baskısının olmadığını vurgulayarak, Bölgemizde Kabaklı gibi diğer göletlerin de sunduğu imkanlar var ama güvenli değil. Avcı baskısı özellikle çok şiddetli. Üniversitesi kampüsü bu güvenli ortamı sağladığı için Kabaklı Göleti tür zenginliği açısından ön plana çıkıyor. Kabaklı Göleti kuşlar için bir sığınak, bir barınma yeri. Avcılığın olmadığı bir yer. Ondan dolayı pek çok tür, ördeklerden, kıyı kuşlarından, su kuşlarından, yırtıcılardan pek çok tür bu alanı kullanıyor.
KUŞLARIN DURAK MERKEZİ
Biz bunları bir arada görme şansına sahibiz. Genel söyleyecek olursak 30-40 türü aynı anda görme imkanımız var. Bunu sağlayan unsur; birincisi güvenlik. Kuşlar için bir vaha olarak, bir sığınılacak mekan olarak veya barınılacak bir mekan olarak görülmektedir. Bunun dışında göletin sunduğu imkanlar var. çevrede işlenmiş tarlalar, tarım alanları var. Bir kısmı bu tarlalarda besleniyor, bir kısmı ise göletin kenarındaki kıyıda, geniş bir kıyı şeridi var. Rahatlıkla yiyecek de arayabiliyorlar. Dolayısıyla hem güvenlik hem yiyeceğin olması kuşlar için burasını cazibe merkezi haline getiriyor. Dicle Üniversitesi, Kuş Cenneti ifadesini hak etmişti. Şimdi bunun bir başka yönünü görmüş oluyoruz. Gölet sayesinde büyük su kuşları da barınıyor. Daha demin biz büyük akbalıkçılı ve küçük akbalıkçılı gördük. Bunlar daha önceki yıllarda göçmen türlerdi ama şimdi Diyarbakırda yerli tür statüsünde değerlendirilebilir diye konuştu.