Diyarbakır'da 1900 yıllık kilise turizme kazandırıldı

Diyarbakır'ın Eğil ilçesindeki kalede yer alan kaya kilise, kaymakamlık ve belediyenin öncülüğünde yürütülen çalışmalarla yerli ve yabancı turistlerin ziyaret edebileceği şekilde düzenlendi. Kaledeki 4 antik tünelden 2'sinin restore edilerek turizme kazandırılmasının ardından, kaya kilisede yürütülen çalışmaların da yüzde 80'i tamamlandı.

Haberler 04.03.2024 - 14:43 Son Güncelleme : 04.03.2024 - 14:53

Kuran-ı Kerimde isimleri geçen Zülkifl ve Elyesa peygamberlerin defnedildiğine inanılan Eğil, Asurlular zamanında yapıldığı tahmin edilen Eğil Kalesi ve Kralkızı Baraj Gölü, sur sarnıçları, tarihi yapılarıyla kültür ve inanç turizmi açısından önemli bir merkez olma özelliğini sürdürüyor.

Kaymakamlık ve belediyenin girişimi, Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle 2 yıl önce tarihi kalede, Dicle Üniversitesi (DÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vecihi Özkayanın başkanlığında başlatılan kazı çalışmaları devam ediyor.

Duvarlarında çok sayıda haç işaretinin bulunduğu yaklaşık 1900 yıllık kilisede belgeleme, alan düzenleme ve temizlik çalışması yapıldı.
Kilisenin yolu, yerli ve yabancı misafirlerin rahatça ulaşabilmesi için düzenlenirken, bir de merdiven yapıldı.

Hristiyan dünyası için önemli bir kilise

Eğil Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Volkan Hülür, AA muhabirine, ilçenin Diyarbakırın adeta göz bebeği ve incisi olduğunu söyledi.
Eğilin birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirten Hülür, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Diyarbakır Valiliği ile ilçeyi turizm anlamında canlandırmaya çalıştıklarını ifade etti.

Hülür, üç tarafı derin vadilerle çevrili, bir tarafı ise oyularak yekpare kaya üzerine oturtulan Eğil Kalesini dünyaya tanıtmak istediklerini dile getirerek şunları kaydetti:

Kilisemizin yaklaşık 1900 yıllık tarihi var. Hristiyan dünyası için önemli bir kilise. Yaptığımız çalışmalarla turizme açmak istiyoruz. Eğilde yabancı turistleri ağırlamak istiyoruz. Şu anda turist ağırlamada sayımız yıllık 400 bin civarında. Yaklaşık 75 bini yabancı turist olarak kayıtlara geçiyor. Kilisemizi de turizme kazandırarak yapacağımız çalışmalarla yabancı turist sayımızı 300 bine çıkarmaya çalışıyoruz.

Yapıyı turizme kazandırmak için akademisyenlerle güzel bir çalışma yürüttüklerini anlatan Hülür, Eskiden kiliseye ulaşmak kolay değildi. Etrafını temizledik ve seyir terası oluşturduk. Misafirler Eğile geldiğinde rahat bir şekilde kiliseye çıkabilecek. çalışmaların yüzde 80ini tamamladık. Yakın bir süreçte Kültür ve Turizm Bakanımızın teşrifleriyle hizmete açacağız. dedi.

Avrupa devletleri ile Osmanlıya ait sikkeler bulduk

Prof. Dr. Vecihi Özkaya ise kaya kilisenin tarihinin Hristiyanlığın Anadoludaki tarihi ile bağlantılı olduğunu vurguladı.
Kilisesinin yaklaşık 1900 yıllık döneme tanıklık ettiğine dikkati çeken Özkaya, Bölgede yaşayan Hristiyan azınlıkların dini etkinliklerine ait semboller bu kilisede görülüyor. Burada yaptığımız kazılarda 18. ve 19. yüzyıllardan kalma, Avrupa devletleri ile Osmanlıya ait sikkeler bulduk. Bu sikkelerin ortaya çıkması, 19. yüzyıla kadar burasının faal bir merkez olduğunu göstermektedir. diye konuştu.

Hristiyanlarca önemsenen kutsal emanetlerin muhafaza edildiği bir kilise

Özkaya, kilisede dikkati çeken bazı bulgulara ulaştıklarına işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
Burada, bilinen örneklerinin olmadığı bir bulgu ele geçirdik. Pasifik Okyanusu kıyılarında yaşayan bir canlının fosilini bulduk. Bu fosil Kum Doları olarak adlandırılmaktadır. Söz konusu fosil, Hristiyan dünyasında İsa Mesih inancıyla bağlantılı bir obje olarak değerlendirilmiştir. 5 yıldızdan oluşan kanatları dolayısıyla İsanın doğumunu, ölümünü ve göğe yükselişini sembolize etmektedir.

Dolayısıyla tüm Hristiyanlarca kutsal kabul edilen bazı değerlerin saklandığı, bölgedeki Hristiyanlarca önemsenen kutsal emanetlerin muhafaza edildiği bir kilise olarak dikkati çekici bir özelliğe sahiptir.

Kilisenin genel anlamda 2 ayrı kaya mezarın birleştirilmesi sonucu oluştuğu bilgisini veren Özkaya, duvar işçiliğinde farklı dönemleri yansıtması açısından da önem arz ettiğini, bölgede daha önce yaşamış ve yaşamaya devam eden Hristiyan azınlıkları sembolize eden haçların duvarda bulunduğunu söyledi.

AA

Ana Sayfaya Git