31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinden sonra yönetimi değişen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve bazı ilçe belediyelerinde işten çıkarılan işçilerin nöbeti devam ediyor. HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi binasının yanında kurdukları çadırda eylemlerine devam eden sendika üyeleri ve bazı belediyelerde işten çıkarılan işçileri ziyaret etti. Bazı illerdeki sendika üyelerinin de destek verdiği ziyarette konuşan Arslan, işçilerin ideolojik nedenlerle işten çıkarıldığını söyledi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere Sur, Kayapınar, Ergani, Bağlar, Yenişehir belediyelerinde 31 Marttan sonra yönetime gelen DEM Partili belediye başkanları tarafından üyelerinin işten çıkartıldığını ifade eden Arslan, Belediyelerin bütün iddialarının hepsini çöpe atıyoruz. Bankamatik memuru diye suçluyorlar, bir tane arkadaşımızın bu konuyla ilgili yapılan soruşturmaları varsa, hakkında disiplin cezası uygulanmışsa bu söylediklerine hak vereceğiz. Bu arkadaşlarımızı ideolojik nedenlerle işten çıkardılar. Devletimizin çağrısına uyarak, dağdan kopup devletimizin şefkatli ellerine teslim olmuş Ayşegül Hanımın oğlunu Büyükşehir Belediyesinden hangi gerekçeyle attınız? Hangi suçu işledi? Sadece terör örgütüne karşı meydan okuyup devletin şefkatli kucağına teslim olduğu için işten çıkardınız. Şehit yakınlarını işten çıkardınız. Bunlar hangi suçu işlemiş? Sadece sizin köhne zihniyetinize sahip olmadıkları için bu arkadaşlarımızı işten çıkardınız dedi.
329 işçinin hakkının yendiğini dile getiren Arslan, çalışan arkadaşlarımız hakkında işlem yapılmadan, kovuşturmalar yapılmadan, disiplin hükümleri işletilmeden, sadece kendi zihniyetlerine karşı oldukları için, kendi zihin dünyalarından olmadıkları için 329 arkadaşımız işten çıkarıldı. Tabii hüzün verici. Üzüntü verici başka bir konu daha var. Sözde sendikalar, konuştukları zaman mangalda kül bırakmayan o sendikacı geçinenler, Bağlar Belediyesinde, Yenişehir Belediyesinde işten çıkarılan üyelerine selam bile vermeyenler. Yazıklar olsun onlara diye konuştu.
Lafa gelince bölge halkının yanında olduklarını, bölgenin sorunlarını çözmek için olduklarını, hele hele beylik lafları hiç eksilmez diyen Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: Bunlar barış derler, kardeşlik derler, demokrasi derler, halkların özgürlüğü derler. Hani özgürlük? Kendilerinden olmayanları yok sayan, onları düşmanlaştıran, şeytanlaştıran bir anlayış Diyarbakırı temsil edebilir mi, bölgeyi temsil edebilir mi? Özellikle sendikamız üyelerine yönelik inanılmaz bir baskı oluşturuluyor. İnsanlar HAK-İŞe üye olduğundan korkuyor. HAK-İŞ üyeliğim tespit edilirse işten atılırım korkusu var. Evlerine kadar gidip tehdit ediyorlar. Ama bütün bu tehditlere rağmen burada kalmaya devam edeceğiz. Bu işçiler bizim yanımızda olduğu sürece biz burada olmaya devam edeceğiz. Bu ülkenin demokratik süreçlerini istismar edenlerin istismarlarını başlarına çalacağız.
Arslana ziyaretinde Öz Sağlık İş Sendikası Diyarbakır Şube Başkanı Mehmet Aküzüm ve beraberindeki heyet eşlik etti.