Diyarbakırda seçim çalışmalarını sürdüren HDP Grup Başkan vekili ve İmralı heyeti üyesi İdris Baluken, çözüm süreci, PKKnın silahsızlanma kongresi, İmralıdaki masa ve Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğanın HDP ile ilgili sözlerini değerlendirdi. Başbakan Yardımcısı Akdoğanın, HDP meclise girmese süper olacak sözlerini büyük bir sorumsuzluk olarak değerlendirdiklerini ifade eden Baluken, Aslında AKPnin kendisi başından beri çözüm sürecine samimi ve ciddi yaklaşmadı. Ancak, güncel siyasi konjöktörden bağımsız olarak özellikle çözüm süreci çalışmalarını yürüten yetkililerin daha sorumlu olması gerekiyordu. Bunu da defalarca yaptığımız görüşmede biz ifade etmiştik. Ama, buna rağmen özellikle sayın Akdoğan, Efkan Ala, Bekir Bozdağ yani çözüm süreci çalışmasında muhatap olarak bizle belli konuları konuşan insanların ortaya bu şekilde çıkmış olması çok büyük bir talihsizlik. Buradan biz Akdoğana cevap verelim.
AKDOĞAN çENESİNİ TUTMASINI BİLİRSE SÜPER OLACAK
Yalçın Akdoğan çözüm sürecinin sorumluluğuyla çenesini tutmasını bilirse süper olur. 8 Haziranda HDP mecliste olacak ve süper olacak. 8 Haziranda Başkanlık hayali kuran kişi sultan olmayacak, süper olacak. Yine 8 Haziran itibariyle AKPde en az üç kanatlı bir bölünmenin ilk işaretleri olacak o da Türkiye açısından süper olacak. Umarım bu sorumsuz ve ciddiyetsiz yaklaşımlarından bir an önce vazgeçerlerdiye konuştu.
SİLAHSIZLANMA KONGRESİNİN GÜNDEMDEN KALKMASI İçİN çABALADI
HDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, PKKnın silahsızlınma kongresinden vazgeçtiğini ve gündeminden çıkardığı ile ilgili bir soru üzerine ise, İzleme heyetinin kurulması ve resmi müzakerelerde belli mutabakatların sağlanması durumunda KCKnin, PKKnın bir hafta içerisinde kongre toplayabileceğini net olarak ifade ettik. Cumhurbaşkanı Erdoğan özellikle bu kongrenin gündemden kalkması için elinden gelen bütün gayreti gösterdi. Dolmabahçe mutabakatından izleme heyetinin tanımamadan, en son Kürt sorunu yoktura kadar gelen süreç karşıtı bir tutum içerisinde oldu. Dolayısıyla kongreyle ilgili mevcut tartışmalar tamamen Cumhurbaşkanı Erdoğanın eseridir. Umarız hükümet rasyonel bir akılla düşünür. çözüm sürecinin bu kadar büyük bir aşamaya gelmesinin kalıcı barışın finaline gelmesi kendiliğinden oluşan bir süreç değildi. Büyük emekler vardı arkasında. Özellikle sayın Öcalanın iki yıl boyunca AKPnin bütün provakatif yaklaşımlarına rağmen yani Paris cinayetlerinden başlayıp, Licedeki, Yüksekovadaki, Cizredeki çocukların katledilmesine kadar. Bu kadar ağır provakasyonlara rağmen büyük bir özveriyle bugünlere getirdiği bir iradesi vardı. Hükümetin bunu doğru anlaması gerekiyor. Eğer buna bu şekilde ciddiyetsiz ve sorumsuz yaklaşımlar olursa tabi bu gelecek acısından çok umut vari bir şey önümüze koymuyordiye konuştu.
ERDOĞAN İSTESE BİLE İMRALIDAKİ MASAYI DEVİRTMEYECEĞİZ
İmralı adasında başlaması beklenen müzakereler ve orada kurulduğu belirtilen masa için ise Baluken, şöyle konuştu:
Sandalye sayısını saymadık ama sandalyelerin büyük bir kısmı boş. O sandalyelerin bir an önce doldurulması yönünde bizin çağrımız oldu. Daha önce İmralıda çekilen fotoğraflarda yer alan masa yok orada. Yeni hazırlanmış bir masa yeni toplantı salonunda uzun ve geniş bir masadır. Ama etrafındaki koltukların doldurulması durumunda gerçekten sadece Türkiyenin değil, Ortadoğunun geleceğini belirleyecek bir masa olacak olan bir masadır. Maalesef o koltukları bir türlü AKP hükümeti Erdoğanın talimatıyla doldurmadı. Genişlemiş müzakere heyetleri, izleme heyeti belli konularda uzmanlaşmış komisyonlar oraya gelip o koltukları doldurup çok nitelikli çalışmalarla Türkiyenin, Kürdistanın ve Ortadoğunun geleceğini konuşacaklardı ama Erdoğan şu anda sandalyeleri çekmiş durumda. Masayı da devirmek istiyor. Masanın devrilip devrilmemesi de seçim sonuçlarına bağlı. İstese bile Erdoğana o masayı biz devirtmeyeceğiz. Halkımızın bize verdiği güçle o masada Erdoğanın çalmış olduğu koltukları tekrar koyup müzakere heyetleri ile birlikte bütün halklarımızın geleceğini konuşacağız.
FIRTINA DİNSİN ÖYLE İMRALIYA GİDERSİNİZ DEDİLER
HDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, İmralı adasına gitmek için başvuruda bulunduklarını ancak başvurularına bir yanıt alamadıklarını da ifade ederek, 1 aydır İmralıya gidemiyoruz. Başvurumuz var. Cumhurbaşkanının ortaya koyduğu siyasi tavır nedeniyle gidemiyoruz. Fırtına bir dinsin öyle bakalım demişlerdi. Anladığımız kadarıyla o fırtına dinmiyor. AKPdeki fırtına kolay kolay dinmeyecek. Son görüşmemizi devlet ve hükümet heyeti ile iki hata önce yaptık. iki hafta önce devlet yetkilileri İmralı adasına gittikten sonra bize geri dönüş yapacaklarını söylemişlerdi. Ama hala bir geri dönüş olmadı dolayısıyla şu anda var olan diyalog sürecinde de ciddi sıkıntılar vardedi.
HDPli Baluken, son olarak tartışmalara neden olan Diyanet İşleri Başkanlığının makam aracını iade etmesi ile ilgili ise, Darısı sarayın başına, bu daha başlangıç. Sarayın da halka iadesini HDP sağlayacak merak etmesin halkımız diye konuştu.