Kum üretimi yapamayan işletmeciden ürküten açıklama

Bir süredir kum üretmelerine izin verilmeyen ve kesilen cezalar nedeniyle kredilerini ödeyemeyen kum ocağı sahibi Serdar Eser, “Bize baskılar arttı. Şuan tek çözüm intihar. Kendimi intihar edeceğim” dedi.

Haberler 10.02.2025 - 09:44 Son Güncelleme : 10.02.2025 - 09:44

Yaklaşık 3 ay önce Valilik kararıyla, Dicle nehri kenarında kum ürettikleri ve dereye zarar verdikleri gerekçesiyle kum ocağı tesislerinin 48 saat içinde kapatılması kararının yankıları sürüyor.

DEPREM KONUTLARI GECİKİYOR

Diyarbakırda kum üretilmediği için Batmandan kalitesiz kum getirildiğine işaret eden sektrör yetkilileri, tedarik sıkıntısı nedeniyle TOKİnin Oğlaklı beldesinde depremzedeler için yaptırdığı konutların geciktiğine dikkati çekiyor.

İŞ İNSANI İNTİHAR NOKTASINA GELDİĞİNİ SÖYLEDİ

İnşaat sektörünü derinden etkileyen karar sonrası kum ocağı işletmecileri iflas noktasına geldi. geçen süre içinde kredilerini ödeyemeyen ve personel maaşlarını veremeyen işletmecilerden Serdar Eser isimli iş insanı, derede üretim yapmamalarına rağmen, kiraladıkları boş arazide kum üretmelerine engel olunduğunu belirterek, intihar noktasına geldiğini söyledi.

Bölgede uzun yıllardır ruhsatlı bir şekilde kum ocağı işlettiğini söyleyen İş insanı Eser, Valilik ve Kaymakamlığın kendilerini muhatap almadığını ileri sürerek, üretim yapamadıkları için yüklü miktardaki kredileri ve personel maaşlarını ödeyemediklerini dile getirdi.

Sigortalı 550 personeli işten çıkarmak zorunda kaldıklarını ve maaş ve tazminatlarını ödemediklerini için yüzlerce ailenin de mağdur olduğunu kaydeden Eser, şöyle konuştu:

RANDEVU İSTİYORUZ, KAYMAKAM BEY, VALİ BEY BİZİMLE GÖRÜŞMÜYOR

24 yıldır bu bölgede çalışıyorum. Dere kumuyla benim işim yoktur. Vatandaştan kum alıp satıyorum. Vatandaştan aldığım kuma Vali Bey ve Kaymakam izin vermiyor. Devlet büyüklerimize sesleniyorum, Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve İçişleri Bakanımızdan bize yardım etmelerini istiyoruz. Kendilerinden 3 ay gibi bir zaman istiyoruz. Yerdeki malzemelerimi ve makinelerimi toplamak için. Malzemelerimi toplamaya izin vermiyorlar. İki bankadan 30 milyar kredi çektim bunları 2 aydır ödeyemiyorum. 550 SGKlı personellerimin hepsi mağdur. Ödeme yapamadığımız için hepsinin çıkışını verdik. Ev kiralarını ödeyemiyorlar. Randevu istiyoruz, Kaymakam Bey bizimle görüşmüyor, Vali Bey bizimle görüşmüyor. Süre talep ediyoruz, kabul etmiyorlar. Jandarma gönderiyorlar, istihbarat gönderiyorlar. Sanki burada yasa dışı iş yapıyorum. O zaman bana 24 yıl önce bu ruhsatı vermeseydiler. 48 saat içinde burayı kapatmamızı istiyorlar. Burası manav dükkanı değil ki hemen kapatalım. Batmanda üretilen kum satılıyor ancak Diyarbakırda üretim yasak. Batmanda üretilen karker aynı zamanda depremde hasarı arttırıyor. Ancak Diyarbakırda üretilen kum 3 kez yıkanıyor ve çok sağlıklı.

KENDİMİ İNTİHAR EDECEĞİM

Bu durumun sağlığını bozduğunu ve adeta tükenme noktasına geldiğini anlatan İş insanı ve işletmeci Eser, İntihar noktasına geldik, büyüklerimizden bize bir el atmalarını istiyoruz. Yazı yazıp, meclise gönderdikten sonra intihar edeceğim. Artık bu aşamaya geldim. Dün hastaneye gecenin üçbuçuğunda gittim, tansiyonum 16. Personeller parasını istiyor. Tazminatlarını soruyorlar. Ödeyemiyorum. 2 aydır personellere maaş ödeyemedim. Yakında araçlarımı da haciz edecekler. Tıkandım. Benim gibi 6 kum ocağı işletmecisi de bu halde. Arazi kiraladık ve buradan kum elde etmek üzere. Bize bir yıl önce uyarı veya tebligat gelseydi, bizde hazırlığımızı ona göre yapacaktık, hazırlığımızı ona göre yapacaktık ve kimse mağdur olmayacaktı. Daha önceleri özel idare yetkilileri buraya gelip ufak cezalar yazıp gidiyordu. Batmanda Vali, oradaki kum ocağı işletmecilerine yer vermiş. Bize de öyle bir kolaylık sağlasınlar. Bize bu süre içinde baskılar arttı. Ve bunalım süreci. Şuan tek çözüm intihar. Kendimi intihar edeceğim diye konuştu.

HER SEFERDE 100-150 BİN LİRA BİR SEFERDE CEZA KESİYOR

İşletmede kum nakliyesi yapan kişilerden kamyon sahibi Mahmut Kaya ise Bu işe güvenerek, kredi çekip kamyon aldım geçen sene. Bizde buradaki işletmeci gibi mağduruz. Jandarma önümüze çıkıyor, 100-150 bin lira bir seferde ceza kesiyor. Ben bir kamyon kum çekerken bana zaten bin lira kalıyor. Bu cezaları ödeyemiyoruz. Kamyonun kredileri duruyor. Binek aracımı satmak zorunda kalacağım kredileri ödemek için. Allah rızası için devletimizden yardım istiyoruz şeklinde konuştu.

4 çOCUĞUMU OKULDAN ALACAĞIM

Devletin kendilerine yardım eli uzatmasını isteyen Salih Tari isimli çalışanda, 30 yıldır burada makine operatörü olarak çalışıyordum. Ocak kapandığı için şuan burada asgari ücretle bekçilik yapıyorum. 4 çocuk okutuyorum. Böyle giderse çocuklarımın masrafını veremediğim için onları okuldan almak zorunda kalacağım. Büyüklerimizden bize bir el uzatmasını bekliyoruz dedi.

Tesiste uzun yıllardır çalışan Semih Kaya ise TOKİye kum gönderemedikleri için deprem konutlarının yapımının geciktiğine vurgu yaparak, şöyle konuştu:

DEPREMZEDELERE EV YAPIMI BU ŞEKİLDE GECİKİYOR

Bende burada bir çalışanım. Herkesin kendine göre borcu var ve ödemesi gereken borçlar var. 2 aydır maaş alamıyoruz. Yola çıktığımızda jandarma fotoğrafımızı çekip, direk ceza kesiyor. Buna bir çare bulunmasını istiyoruz. Patronumuz Serdar Beyden para isteyecek yüzümüz kalmadı. çünkü o da mağdur, işleri durmuş vaziyette. Sayın Cumhurbaşkanı ve Vali Bey İnşallah bize bir çare bulurlar. Deprem konutlarına yani TOKİye kum veriyorduk. Şuan oraya kum götüremediğimiz için onlar da mağdur. Depremzedelere ev yapımı bu şekilde gecikiyor. Dışarıdan gelen kum hem pahalı hem de kalitesiz. Böyle giderse Diyarbakırda inşaatlar duracak. Batmandan gelecek bir kamyon kum için 10 bin lira nakliye parası ödemek zorunda kalıyor inşaatçılar. Buda ev ve daire fiyatlarının yükselmesi anlamına geliyor.

Cihan Yakar, isimli çalışan da, 2 aydır maaş almadım. Kiracıyım, ev sahibi bizi yakında dışarı atacak. çok mağduruz devlet büyüklerimizden bize yardım etmelerini istiyoruz diye konuştu.

Failed to load the video

Ana Sayfaya Git