AK Parti ve Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Diyarbakır İl başkanlıkları, Diyarbakırın Sur ilçesinde, kentteki ilk Osmanlı eseri Fatihpaşa Camisine düzenlenen ve yangına neden olan saldırıya tepki gösterdi.
AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Muhammed Akar yaptığı yazılı açıklamada, kent halkı için Fatihpaşa (Kurşunlu) Camisinin önemli olduğuna belirtti.
Camideki yangını söndürmeye giden polis ve itfaiye ekiplerine ateş açılmasının vahameti daha da arttırdığını ifade eden Akar, Bundan önce de Diyarbakır için tarihi öneme sahip olan Dört Ayaklı Minare zarar gördü. Öyle görünüyor ki Suriçi gibi tarihe beşiklik etmiş eserler, tehditlerle karşı karşıyadır. Sokak eylemleri ve hendek kazmalar, Diyarbakır halkının tasvip etmediği görüntülerdir. Sur ilçesi başta olmak üzere esnafın mağdur olduğunu görüyoruz. Diyarbakırda göçler de başlamıştır. Bütün bu yaşanan olaylar, bizi derinden üzmektedir.
TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI
Şiddet, hendek kazmalar ve Diyarbakırı çatışma alanı haline getirme çabaları Kürtlere ve Kürt sorunun çözümüne katkı sağlamayacak ifadelerini kullanan Akar, şunları kaydetti:
Sokak ve hendek kazma olayları terk edilmeli, bir an önce halkın istediği kamu düzeni sağlanmalı, sorunlar medenice demokratik yollar ile çözülmelidir. Diyarbakır halkının ve bütün kamuoyunun beklentisi bu yöndedir. Ülkemiz güçlü demokrasiye sahip bir ülkedir. Sorunların çözüm yeri sokaklar değil, Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Artık asker, polis ve sivil vatandaş ölümlerine, tarihi eser ve doğa tahribatlarına tahammülümüz kalmamıştır.
KINIYOR VE LANETLİYORUZ
HÜDA PAR İl Başkanlığından yapılan açıklamada ise PKKnın çatışmaları şehir merkezlerine taşımasıyla vatandaşın mağdur olduğu, çocukların öldürüldüğü ifade edildi.
Tarihi mekan, cami, medrese ile hamamların mevzi ve karargah olarak kullandığı belirtilen açıklamada, İslamın şiarlarına saldıran zihniyeti lanetliyoruz denildi.
Kazılan hendekler ve kurulan barikatlara bomba düzenekleri ile mayınların yerleştirilmesiyle halkın maddi ve manevi açıdan mağdur edildiği işaret edilen açıklamada, bölgedeki sivil toplum kuruluşları, kanaat önderleri ve siyasi partilerin yaptığı uyarıların dikkate alınmadığı ifade edildi.
Halkın benimsemediği, destek vermediği, sahiplenmediği öz yönetim ilanlarının yapılması ve hendeklerin kazılması ekonomik olarak bölge esnafını iflasın eşiğine getirdiği gibi halkımızın temel hak ve hürriyetlerini de kısıtlamaktadır ifadelerinin yer verildiği açıklamada, şöyle denildi:
HENDEK SİYASETİNDEN VAZGEçİN
Tarihi mekanlarımızın ve ibadethanelerimizin çatışma alanı olarak kullanılması kabul edilemez. Bunu yapanları ve bunlara destek veren zihniyeti kınıyor ve lanetliyoruz. Camilerimize karşı bu fiili işleyenler bu yaptıkları saldırılardan derhal vazgeçip Müslüman Kürt halkından özür dilemelidir. Bölgenin tüm dinamiklerini bu konuda seslerini yükseltmelerini ve daha duyarlı olmaya ve bu zulme mani olmaya davet ediyoruz. Şehirlerdeki çatışmalar derhal durdurulmalıdır. Halkımızın mal ve can güvenliğine zarar veren çatışmaları yerleşim yerlerine taşıma siyasetinden vazgeçilmeli, hendekler kapatılarak, şehirlerde silahlar susturulmalıdır.