DSİ 10. Bölge Müdürlüğü keyfi uygulamalarıyla skandal bir olaya daha imza attı. Yatırımlarının yüzde 50’sini sudan gerekçelerle ödeneklerini tenkis ettiren DSİ 10 Bölge Müdürlüğü bu kez, işsizlik ve istihdam sorununun tavan yaptığı Diyarbakırda önemli bir yatırımı keyfi bir tutumla engelledi.
KÖY YOLUNA SERVİS YOLU BAHANESİ
Diyarbakır-Elazığ karayolunun 20. kilometresinde bulunan Leylek ve Yaytaş köyleri arasındaki alana özel bir müteşebbis tarafından yapılmak istenen Süt üretim tesisine DSİ 10. Bölge Müdürlüğü, köylülerin kendi çabalarıyla yaptığı ve ortak kullandığı yolu su kanalının servis yolu olduğunu iddia ederek, engel oldu.
Firma yetkililerinin tesisi kurmak için başvurduğu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı başta olmak üzere DEDAŞ, İl Özel İdaresi ve diğer kurumlar 200 kişinin istihdam edileceği 6 milyon liralık Süt Üretim tesisinin kurulmasında hiçbir sakınca görmediklerini bildirdi. Ancak başvurulan kurumlardan DSİ 10 Bölge Müdürlüğü ise, keyfi tutum içeren kararı yüzünden tesis yatırıma dönüştürülmeden engellendi.
DSİNİN İZİN VERMEME GEREKÇESİ
DSİ 10. Bölge Müdür Yardımcısı Hasan Kılıçın imzasıyla yatırımcı firmaya gönderilen sudan gerekçelerin yer aldığı yazıda, Sulama tesislerimizin işletilmesi-bakımı ve onarımı için idaremizce kamulaştırılarak işletmeye açılan servis yollarımız, sadece işletme ve bakım-onarım hizmetleri için yapıldığından, genel trafiğe açık alanlar olmadığı gibi ulaşım amaçlı standartlara da haiz değildir. Bu nedenle servis yolunu kullanma talebiniz uygun görülmemiştir denildi.
KÖYLÜ DSİ DEĞİL BİZ YAPTIK
Yaytaş Köyü sakinlerinden Mehmet Çakmak, DSİnin köylerine yapılmak istenen yatırımı engellemek için gösterdiği gerekçeye veryansın etti.
Yolun köylere ait olduğunu belirten Çakmak,Buraya büyük bir tesis kurulacaktı. Yeri hazır. Buna göre küçük ve büyük baş hayvanlar bile ayarlandı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından üretim belgesi alındı. Başvurulan diğer kurumlar da onay verdi. Ne var ki DSİ keyfi bir tutumla engel oldu. DSİnin gerekçesi akıllara ziyandır. Çünkü bu yol DSİnin sulama kanalı için yaptığı servis yolu değil. Yolun Leylek köyüne kadar olan bölümünü Yenişehir Belediyesi zaten asfaltladı. Leylekten bu tarafa olanını ise biz yaptık. Kendi aramızda para toplayarak stabilize ettik. DSİnin servis yolu değildir. Durum böyle iken yaklaşık 200 kişinin istihdam edilmesinin engellenmesi keyfiliktir. Bölgenin kalkınmasına, yatırım yapılmasına engel olmaktır. dedi.
BÖYLE SERVİS YOLU OLUR MU?
DSİnin servis yolumuzdur dediği yolun hali Yaytaş köyü Ayşık mezrasından sonraki bölümüne ise yol demek için binlerce şahit gerekli. Yol köstebek yuvasını andırıyor. Hiçbir çalışmanın yapılmadığı sözde servis yolunda dev taşlardan geçilmiyor. Bir diğer skandal da sulama kanalının yürek sızlatan hali. Yer yer çatlamaların meydana geldiği kanaldan sızan sular DSİnin servis yolu olarak iddia ettiği yolu çamur deryasına çevirmiş. Tarıma akması gereken onca su boş yere akarken, yolun devlet demiryollarına ait geçitten sonra kesilmesi de DSİnin bir yatırımı engellemek için iddia ettiği gerekçeyi de çürütüyor. Devlet demiryolları geçidinden sonra sulama kanalı devam ediyor ancak bir metre bile yol yok!
DSİNİN SU KANALI HARABEYE DÖNMÜŞ
Bu durumun kendi haklılıklarını ortaya koyduğunu anlatan Çakmak,Yolun köye kadar olan bölümünü şehir merkezine gidip gelmek için kullanıyoruz. Köyden sonraki bölümü de hayvanları otlatmaya götürmek için kullanıyoruz. Madem DSİ buranın servis yolu olduğunu söylüyor o zaman yıllardır neden gelip, onarmıyor, ilgilenmiyor veya burayı kullanmamıza engel olmuyor? Bugüne kadar burada hiçbir DSİ yetkilisini göremedik. Ne gelen, ne giden var. Yıllardır bu köydeyim kimsenin gelip sorduğu yok. Yine DSİnin servis yolu olarak gösterdiği bölümlerden biri sulama kanalını takip etmek yerine köy mezarlığına ve mera alanına gidiyor. Sulama kanalının her tarafı dökülüyor. Her yerden sular akıyor. Servis yolu diyerek yatırıma engel olacaklarına kendi sulama kanallarına sahip çıksınlar. diyerek tepki gösterdi.
VALİLİK VE İL ÖZEL İDARESİ NERDE?
Çakmak, İl Valiliğine ve İl Özel İdaresi’ne çağrıda bulunarak, Eğer bu yol, DSİ’nin iddia ettiği gibi servis yoluysa, bu her iki köyün yolu nerde. 20 yıldır, bu yolu bizler kullanıyoruz ve bozulduğunda da biz onarıyoruz. Biz ve Leylak köyü sakinleri yolu kullanıyoruz. DSİ diyor ki, biz 30 yıl önce bu kanalı yaptık, servis yolu bizim. Ve biz yolu kamulaştırdık. Peki, biz de köylüler olarak soruyoruz. Servis yolunun geçtiği güzergâhtaki arazileri kimden ve nasıl kamulaştırıldı. Bedeli ne kadar ve kime ödenmiştir. Ödediklerine dair bir belge ortaya çıkarsınlar. Biz yıllardır buradayız ve bu yolu kullanıyoruz. Devlet eğer bu kararında ısrarcıyla, biz de diyoruz ki, peki iki köyün sakinlerinin yolu nerde? Şehre nasıl gidip-gelecekler. Uçak mı, tutacaklar. Su kanalına kayık mı bırakacaklar. Onunla mı, gidip gelecekler. Ayıptır, günahtır. Bu keyfiyete yetkililerin dur demesi gerekir. Bir taraftan işsizlik, yoksulluk diyoruz öbür yandan keyfi olarak yatırımları engelliyoruz. Bu nasıl anlayış. diyerek, yetkilileri göreve çağırdı.