Bağcı, Cumhuriyetin 100. yılı dolayısıyla Baküde düzenlenen etkinlikleri ve Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerini değerlendirdi.
Cumhuriyetin 100. yılını kardeş Azerbaycanda kutlamanın kendileri için ayrı bir heyecan oluşturduğunu belirten Bağcı, bu kapsamda çok sayıda konferans, kutlama etkinliği yapıldığını ve resepsiyon verildiğini hatırlattı.
Bağcı, resepsiyon vesilesiyle 100. yılına giren Türkiyenin başarı ve hedeflerini tüm kesimlere duyurmayı hedeflediklerini belirtti.
Resepsiyona bürokrasiden sivil toplum kuruluşlarına, yerel yönetimlerden siyasi partilere, akademi, sanat ve medya camiasından gazilere ve şehit ailelerine kadar toplumun tüm kesimlerini davet ettiklerini bildiren Bağcı,
Hiç kimse dışarıda kalmasın arzusuyla ve 3 binin üzerinde bir katılımla 100. yılımıza yaraşır bir resepsiyon gerçekleştirdik.
dedi.
Bağcı, resepsiyonda yaptığı konuşmada, Mustafa Kemal Atatürkün önderliğinde kurulan Cumhuriyetin geçtiği süreçlerden ve 100. yılında geldiği noktalardan, ekonomi, diplomasi, sanayi ve savunma sanayisindeki başarılarından bahsettiğini aktardı.
Konuşmasında Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerine de değindiğini dile getiren Bağcı, şunları kaydetti:
Cumhurbaşkanı İlham Aliyevin, Türkiye Cumhuriyetinin 100. yılına ilişkin mesajı oldukça güçlüydü. Güçlü Türkiye mesajı verdi. Güçlü Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerinin de beraberinde güç kazandığına, bu gücün Türk dünyasına da örnek teşkil ettiğine ve Türk Devletleri Teşkilatının da bu yolda güçlenerek devam edeceğine vurgu vardı. Bunu ifade etmek önemlidir. Hiç kimsenin Türkiyenin 100. yılında geldiği noktayı görmezden gelmemesi, küçümsememesi gerektiği vurgusudur.
TÜRKİYE AZERBAYCAN İLİŞKİSİ DÜNYAYA ÖRNEK BİR İLİŞKİ MODELİDİR
Bağcı, Türkiyenin hedefleri ve Azerbaycanla ilişkilere yönelik şu değerlendirmelerde bulundu:
Dünyanın pek çok yerinde krizler var ama bu krizleri çözecek, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi dahil olmak üzere küresel sistem çalışmamaktadır. BM Genel Kurulunda alınan bir karar var ama bu karar bugün Gazzede, Filistinde akan kanı durdurmamaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımız (Erdoğan), buna vurgu yapmaktadır. Bir taraftan da yeni dönemde daha demokratik, daha gelişmiş, daha sürdürülebilir, daha çevreci bir Türkiye hedeflenmektedir.
Türkiye ile Azerbaycan ilişkilerini daha ileri taşımak, Kafkasyada barış ve istikrarın tesisi hedeflenmektedir. Cumhurbaşkanlarımızın ilişkisi, Türkiye-Azerbaycan ilişkisi, dünyaya örnek bir ilişki modelidir. Türk Devletleri Teşkilatı, 3 Kasımdaki Astana Zirvesinde tarihi kararlar alarak yeni yüzyıla yönelik hedeflerini ifade edecektir. Bu sinerji her tarafa yansıyacaktır.