Gazzede sabit hat, mobil telefon ve internet iletişiminin tamamen kesilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade eden Altun, bunun, İsrailin Filistinlilere yönelik saldırılarının son aşaması olduğunu bildirdi.
İsrail ordusunun, 7 Ekimden bu yana kuşatma altında tuttuğu Gazzeye yönelik yoğun hava saldırılarını sürdürürken, eş zamanlı olarak en temel insan hak ve değerlerine yönelik açık bir saldırı daha yaparak iletişim ve haberleşme kanallarını kestiğini anımsatan Altun, şöyle devam etti:
İsrailin Gazzeyi dış dünyaya bağlayan tüm uluslararası iletişim kanallarını engellemeyi amaçlayan karartma uygulaması, açıkça savaş suçu işleme niyetini göstermektedir. Bu, İsrailin sivillerin hayatlarını mahvettiğine dair çirkin gerçeği gizleme girişimidir. Batının bu saldırı karşısında tepkisizliği, onları da bu suça ortak etmektedir. Gazzedeki insanların hukukunun pervasızca hiçe sayılması ve topluca cezalandırılmaları savunulamaz bir durumdur. İsrailin ayrım gözetmeksizin ve herhangi bir bedel ödemeksizin gerçekleştirdiği saldırıların kısıtlanmasına karşı çıkanların, durdukları yeri sorgulamaları gerektiğini açıklayan Altun, Bu korkunç günlerde takındıkları tavrın tarihlerine kalıcı bir leke olarak geçeceğinin farkına varmalıdırlar. Filistinlilerin temel hak ve özgürlüklerini çiğneyen İsraili şiddetle kınıyoruz. Bu vahşet derhal son bulmalıdır. Bu vahşeti destekleyen büyük güçler ise bundan böyle insan haklarından, temel hak ve özgürlüklerden bahsedemezler. değerlendirmesinde bulundu.
Failed to load the video