Hakkarinin Irak sınırındaki Gündeş köyüne gönüllü gelen Gaziantepli bilgisayar öğretmeni Aslı Uyanık Acabay, aynı okulda görevli eşiyle çocukların eğitimi için büyük gayret gösteriyor.
Şehit Asteğmen Muzaffer Ateş İlkokulunda görev yapan çift, köylülerin gönlünü kazandı.
Bilgisayar öğretmeni Aslı Uyanık Acabay, sınır köyüne gönüllü geldiğini ve bu kararından hiç pişmanlık duymadığını söyledi.
Hakkariden önce Mardinde görev yaptığını anlatan Acabay, Doğudaki çocukların ilerde ellerine silah yerine kalem alması gerekiyor ifadesini kullandı.
Kendisinden 5 ay önce köye tayin olan eşinin Hakkaride görev yapmaktan mutluluk duyduğunu aktaran Acabay, şunları kaydetti:
Sürekli bana burayı anlatıyordu. Aslında eşim burada kalmak istiyordu. Köylülerden ve komşularımızdan çok memnunuz. Bunların hepsinin etkisi oldu. Eşim bana buradaki öğrencileri anlatıyordu. Öğrenciler hayatımıza girmişti. Bu nedenle batıya tayin istemek hiç aklıma gelmedi. Burada bana ihtiyaç olduğunu hissettim ve tayin istedim. Eşim şaşırdı ve ailem çok tepki gösterdi ama buna rağmen tayin istedim ve burada göreve başladım.
- Hakkariyi duyunca korkmuştum
Eylül 2014ten bu yana Hakkaride görev yapan Mustafa Acabay ise ilk atamasının Hakkariye yapılması nedeniyle ürperdiğini ve korktuğunu söyledi.
Acabay, çukurca medyada yansıtıldığı kadar, hep şehit, terör haberleri ile gündeme gelmiş bir yer, öyle olunca korktum. Hemen haritadan bakayım dedim. Haritadan baktığım zaman Irak sınırına sıfır olan bir yerdi. İlk başta moralimiz bozuldu tabii. Eşim Mardine atanmış, orada oturuyoruz. Benim buraya gelmem gerekiyordu. Etrafımdakiler meraklı gözlerle ne yapacaksın istifa mı edeceksin? diye soruyordu ancak bu sıkıntıları aşarak burada göreve başladım. diye konuştu.
İlk başlarda köydeki öğrencilerden birçoğunun okuma yazma bilmediğini kaydeden Acabay, buna çok şaşırdığını ifade etti.
Köydeki çocukların eğitime ihtiyaç duyduğunu hissettiğini anlatan Acabay, şunları dile getirdi:
çocukların gerçekten bana ihtiyaçları vardı. Öğrenciler ağzımdan çıkacak bir kelimeye bakıyordu. Bilgiye açlardı. Böyle olunca çocukları bırakıp gitmek bana yakışmazdı. Ne aldığım eğitime yakışırdı, ne kültürüme ne de yaşamıma yakışırdı. Eşim ile konuştum ve bu insanların bize ihtiyaçlarının olduğunu söyledim. Mardinde her şekilde insanlar öğretmen bulabiliyorlar ama burası değil. Buranın gerçekten eğitimcilere ihtiyacı var. Ücretli öğretmenler buraya yıllarca gelmişler. Öğrencilere hiçbir şey verememişler. Eğitim okula sadece derse gidip öğrencilere bazı şeyleri okutmak, ezberletmek değil. Bu eksikler de bizim suçumuz. Burada mutluyuz. İnsan mutlu olmak istiyorsa her yerde mutlu olabiliyor.