Başçı, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) tarafından düzenlenen ’’Para Politikaları’’ konulu toplantıda yaptığı konuşmada, dünyanın her yerinde ekonomik büyümede bir yavaşlama gözlendiğini, bu yavaşlamanın sert ve hızlı şekilde değil, kademeli olduğunu anlattı.
Türkiye’de de bu yıl ekonomik büyümede yavaşlama olduğunun altını çizen Erdem Başçı, ’’2012 yılında ekonomik büyüme oldukça yavaş gerçekleşti ve gerçekleşecek. 2013 yılında büyümede bir hızlanma bekliyoruz. Dolayısıyla tıpkı Antalya’daki hava koşulları gibi ekonomide de önce yağmur, fırtına arkasından güneşli ve güzel bir hava bizleri bekliyor diye özetleyebiliriz’’ diye konuştu.
Avro bölgesi ülkelerinde 2012 yılında büyüme rakamlarında yüzde 0,5 gerileme olduğunu kaydeden Başçı, gelecek yıl da Avrupa’da büyüme beklenmediğinin altını çizdi. Başçı, gelecek yıl ABD’de yüzde 2, Asya Pasifik ülkelerinde yüzde 6 civarında bir büyüme beklendiğini kaydetti.
Türkiye’nin ise 2012 yılını yüzde 3 civarında bir büyümeyle tamamlamasının beklendiğini vurgulayan Erdem Başçı, gelecek yıl ise yüzde 4 civarında bir büyümenin beklenebileceğine işaret etti.
KAMU BORCUNDA DURUM NİSPETEN OLUMLU
Avro bölgesinin büyüme oranlarındaki gerilemenin, kamu borçlanma faizlerindeki yükselişten kaynaklandığını anlatan Başçı, faizlerin yüzde 6’ları bulması halinde o ülkenin borcunu ödeyebilecek konumdan uzaklaştığını kaydetti.
Bu durumun istihdama da olumsuz yansıdığına dikkati çeken Başçı, ’’Büyümeyi sağlayan unsurlardan birisi sermaye ise diğeri de emektir. Gençleri işe almazsanız ve yetiştiremezseniz, o zaman bir yerde insan kaynağının kalitesi zayıflamış oluyor ve ülkenin büyüme potansiyeline de zarar veriyor’’ dedi.
Yunanistan, İspanya gibi ülkelerde genç işsizliğin yüzde 40’ın üzerinde seyrettiğini anlatan Başçı, bu durumun risk primi denilen faiz oranlarını da olumsuz etkilediğini ifade etti.
Türkiye için ’’Devlet borcunu öder mi ödemez mi’’ diye sorulduğunda, ülkenin kamu borçlarına bakıldığına değinen Başçı, ’’Kamu borcunda durum nispeten olumlu. 2012 yılının sonunda kamu borcunun gayrisafi hasılaya oranı yüzde 36,5 olarak öngörülüyor. 2015 yılında ise bu oranın yüzde 31’lere kadar düşmesi öngörülüyor. Yani Türkiye’deki kamu borç yükü, Avrupa ülkelerine göre son derece düşük seviyelerde, hem de düşmesi bekleniyor’’ diye konuştu.
Karşılaştırmanın Avrupa ülkeleri yerine hızlı büyüyen Asya ülkeleri ile yapılması gerektiğini vurgulayan Başçı, Asya ülkelerine göre Türkiye’nin borcunun yüksek görüldüğünü söyledi.
2013 YILINDA BÜYÜME 2 RAKAMLI OLACAK
Erdem Başçı, Türkiye’de reel ihracat artarken, reel ithalatın yatay bir seyir izlediğini ve ekonomiyi dengelediğini bildirdi.
Başçı, sözlerini şöyle sürdürdü:
’’2012 yılı Türkiye’nin ihracat kanalıyla büyüme yılı oldu. Büyüme nispeten yavaş, yüzde 3 oranında bir büyüme olacak ve bu sadece ihracat katkısıyla gerçekleşti. Türkiye büyüdü. Gelecek yıl ise dengelenme iyi bir noktaya geldiği için iş talebinin de büyümeye pozitif katkı sağlamasına izin verilecek. Dolayısıyla gelecek yıl iki ayak üzerinde büyüme olacak ve büyüme de devam edecek. 2013 yılı için daha dengeli, daha sürdürülebilir ve daha yüksek büyüme hızı olacak diye özetleyebiliriz.’’
Türkiye’nin petrol üreten ve satan ülkelerle komşu olduğunu anlatan Başçı, bu ülkelerde petrol gelirleri hızla arttığı için bu bölgelerden ithalatın da arttığını bildirdi. Türkiye’nin de bu ülkelere ihracatının arttığının altını çizen Başçı, ’’Bu bir avantaj. Ancak bu ülkeler istikrarlı ülkeler değil, siyasi istikrar sorunu var, bu da bir dezavantaj. Türk iş adamları çok esnek ve cesaretli çalışmaları neticesinde buralarda çalışmayı başarıyor. Yani bu yetenek de var işadamlarımızda’’ dedi.
Başçı, Türkiye’nin Afrika ülkelerinde ihracatının da yüzde 20 oranında artış gösterdiğini kaydetti.
AA