HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Vedat Turgut, Sur İlçe Başkanı Ercan Şenol ve beraberlerindeki heyet, Diyarbakırın Sur ilçesine bağlı kırsal Karpuzlu (Hac s) Mahallesinde mısır başta olmak üzere birçok kalemde ekin eken çiftçileri ziyaret ederek sorun ve sıkıntılarını dinledi.
çiftçilerin genel olarak ektikleri ürünlerden kr etmediklerini, her gün artan girdi maliyetlerinin yanında yükselen enflasyonla birlikte sermayelerinin değer kaybettiğini söyledi.
TMOnun geçen sene ton başı 5 bin 700 TL olan mısır alım fiyatını yüzde 5lik artışla 6 bin TL olarak belirlemesine tepki gösteren çiftçilerden Yunus Kaynak, Mazot, gübre, ilaç yüzde yüz zam yedi. 6 bin liraya alacaklarını söylediler, fakat ben şu anda mısırı ancak 4,5 liradan satabildim. Yapacak bir şeyim yok. Bize yardımcı olsunlar; hepimiz mağduruz. dedi.
Biçerci Cundullah Yaz ise, Artan mazot fiyatları bizi de etkiledi. çiftçiler mazot parasını zar zor verebiliyor. çiftçi de biçerci de kamyoncu da artan mazot maliyetlerinden dolayı mağdurdur. Artan bu maliyetler yüzünden bu işte hayır kalmamış, o yüzden bu gidişle bu işi bırakacağız. ifadelerini kullandı.
çİFTçİLER, İFLAS ETTİKLERİNİ, KAZANMADIKLARINI VE BU YÜZDEN ÖNÜMÜZDEKİ SEZONDA BİR ŞEY EKMEYİ DÜŞÜNMEDİKLERİNİ SÖYLÜYOR
çiftçilerle görüştükten sonra açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Vedat Turgut, kendilerine iletilen sorunları tek tek dile getirdi.
Karpuzlu Mahallesinde çiftçilerin sorunlarını dinlediklerini ifade eden Turgut, köylü ve çiftçilerin memlekete olan faydasına dikkat çekti.
Turgut, çiftçilerin haklı talepleri var. Özellikle buğday, mısır, pamuk eken çiftçilerimiz maliyet fiyatlarının artışından dolayı iflas ettiklerini, kazanmadıklarını ve bu anlamda önümüzdeki sezonda bir şey ekmeyi düşünmediklerini söyledi. Bu durum vahimdir. Zira hepiniz biliyorsunuz ki şehirde yaşayan vatandaşlar; köylüler üzerinde, çiftçiler üzerinde hayatlarını ikame etmektedir. Daha önceleri toplumun yüzde 50si şehirlerde yüzde 50si köylerde iken, özellikle son teknoloji çağında halkımızın yüzde 85i şehir merkezlerinde, yüzde 15i köylerde çiftçilik yapmak suretiyle hayatlarını geçirmektedirler. Şimdi ben buradan soruyorum, o yüzde 15lik kesim eğer üretim yapmaz ise; peynir, yoğurt, yumurta, yağ, buğday, arpa, mercimek, mısır üretmeseler şehirdeki insanlar bir bütün olarak etkilenecek. Ekonomi bir bütün olarak etkilenecek. dedi.
çİFTçİ EKTİĞİ ÜRÜNÜN DEĞİL KRINI, SERMAYESİNİ BİLE çIKARAMIYOR
Mısır yetiştiren çiftçilerin kr etmediğini belirten Turgut, girdi maliyetlerindeki artışa da dikkat çekerek, Şu an mısır yetiştiren çiftlerimizle beraberiz, onları dinledik, diyorlar ki daha önce verilen fiyat 5 lira 7 kuruş iken, mazota yüzde 100 zam geliyor. Mazot 20 liradan 40 lirayı aşkın bir fiyata ulaştı. İlaçlara zam geliyor, 3 kat oluyor. Gübre, 2-3 kat oluyor. Taşıma, iki üç kat oluyor. Elektrik, 3-4 kat oluyor. İşçilik 4-5 kat oluyor. Elektriği, işçiliği ve emeği de cabası. Dolayısıyla buna rağmen verilen yeni fiyat yüzde 5lik bir artırım ile 6 liradır. 6 lira ile biz mısırı zor kaldırabiliyoruz. 6-7 ay önce bu toprağın altına gömdüğümüz paralarımızın bırakın krını, sermayesini bile alamıyoruz. Enflasyon karşısında bu para değer kaybetti. Bu paramız eridi, gitti. diyorlar ve gelecek sezon çiftçilerimiz ekmeyi düşünmüyorlar. ifadelerini kullandı.
çİFTçİLERE BİR FİYAT GÜVENCESİ, KR GARANTİSİ VERİLMESİ GEREKİR
çiftçilere kr garantisi verilmesini isteyen Turgut, Dolayısıyla yapılması gereken, devlet bu işe tez zamanda el atmalıdır. çiftçilerimiz kazanmalıdır. Elbette ki halkımız da ucuz fiyata ürün sahibi olmalıdır. Bu anlamda çiftçilere bir fiyat güvencesi, kr garantisi verilmesi gerekir ki çiftçilerimiz hiç korkmadan, endişeye düşmeden ürünlerini ekebilsin ki memleket faydalansın, vatandaşlarımız faydalanabilsin. Dolayısıyla bunun takipçisi olacağız. Köy köy geziyoruz. İşçilerimizin, çiftçilerimizin, halkımızın taleplerini ilgili yetkililere iletmek suretiyle çözümlerini takip edeceğiz. çözüm olmayan yerlerde çözüm imknı olmayan kurumlarda böyle medya aracılığıyla sizinle paylaşıp çözümü vermesi için yetkililere çağrıda bulunacağız. dedi.