Diyarbakırda sağlık emekçilerine yönelik silahlı saldırıya tepki gösteren KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kaplan, Alandaki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. SESimiz asla kısılmayacak dedi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Diyarbakır Şubeler Platformu, 3 Ekimde Diyarbakır Kadın Doğum Ve çocuk Hastalıkları Hastanesinde yemekleri boykot eden Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyelerine dönük silahlı saldırıya ilişkin açıklama yaptı. Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan açıklamaya, platform üyelerinin yanı sıra KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kaplanda katıldı.
Açıklamayı yapan SES Diyarbakır Şubesi Yöneticisi Gülhan Tekin, özelleştirilen yemekhanelerin, pandeminin başından itibaren enflasyonun da yükselmesiyle birlikte sağlıklı beslenmeden uzak, düşük porsiyonlu ve kalitesiz hizmet vermeye başladığını belirtti. Hastanenin mevcut başhekiminin tüm görüşmelerde her zaman yemekleri savunur pozisyonda olduğunu ifade eden Tekin, Muhatabımız kendisi olmasına rağmen, bizi sürekli yemek şirketiyle karşı karşıya getirmiştir dedi.
MÜCADELE DEVAM EDECEK
Üyelerinin talepleri doğrultusunda boykot kararı aldıklarını belirten Tekin, günlerce yemek şirketinin tehditlerine maruz kaldıklarını, olay günü de yemekhane önünde bilgilendirme yapan arkadaşlarının silahlı ve fiziki saldırıya uğradığını söyledi. İdarecilerin hedef gösteren tavırları nedeniyle iki emekçi grubun karşı karşıya getirildiğini belirten Tekin, Kendileri de sağlık personeli olan şirket çalışanları ile derdimiz yoktur. Asıl sorunumuz, iki emekçi grubu karşı karşıya getiren bu sistem ve idarecilerledir diye belirtti. Tekin, son olarak şunları söyledi: Sağlık emekçileri olarak, bu sistem tamamen düzelinceye ve gerçek suçlular hesap verinceye kadar eylemlerimize, hem emekçilerin hem de hastaların kaliteli yemek erişimi için mücadele etmeye devam edeceğiz. Baskılar, tehditler, hedef göstermeler geri attıramaz ve mücadelemizden vazgeçiremez.
SESİMİZ ASLA KISILMAYACAK
Ardından konuşan KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kaplan ise, şunları belirtti: Bu saldırılar değil bizlere geri adım attırmak, doğru bildiğimiz bu mücadeleyi daha da büyütme azmi getiriyor. Burada başlatılan yemek boykotu, yemekler insanca yaşamaya yetinceye, sağlıklı bir şekilde önümüze gelene kadar, sermayedarları genel emek düşmanı politikalardan vazgeçirinceye kadar sürecek. Bu anlamda hukuksal mücadelemiz ve alandaki mücadelemizi de sonuna kadar sürdüreceğiz. SESimiz asla kısılmayacak. İyi ki var mücadelemiz.
Açıklama, Tehditler bizi yıldıramaz sloganıyla son buldu.