Ayrışma yoktur, farklı fikirdeyim

Ensarioğlu, dokunulmazlıkla ilgili sözlerinin farklı yansıtıldığını öne sürürerek, “ayrışma ve bayrak açma yok” derken, “Ben fikrimi beyan ediyorum. BDP’lilerin dokunulmazlığının kaldırılmasına karşıyım” dedi.

Haberler 03.12.2012 - 09:20 Son Güncelleme : 03.12.2012 - 09:20

Ak Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, Bdp’li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda yaptığı açıklamaların bazı basın kuruluşları tarafından ’Ak Parti içinde bir ayrışmanın olduğu’ şeklinde yorumlamasını çarpıtma olarakr değerlendirirken, Dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karşıyım. Fikrimi beyan ettim ve o fikrimin arkasındayım. Bu partide ayrışma olarak, görülmemeli dedi.

İHAa açıklama yapan ve Ak Parti içerisinde ayrışma ve bayrak açılma gibi bir durumun yaşanmadığını kaydeden, Ensarioğlu, Bu konuda her siyasi partinin farklı fikirleri olduğu gibi siyasetçinin de farklı fikirleri vardır. Ben bunları beyan ederken, bunu bir kaç gündür maalesef farklı şekilde işleniyor ve bu beni üzüyor. Bir konu hakkında fikrimi beyan ediyorum. Bunu manşete taşırken, ayrışma, bayrak açma gibi benim hiç kast etmediğim ve asla partimizde olmayan böyle bir ayrışma gibi gösteriliyor. Halbuki bu bir farklı düşüncedir. Bu konu tartışılmaya açılmıştır. Bu tartışma içinde herkes özgürce fikrini beyan etmektedir. Biz siyasetçiyiz neticede. Kendi bölgemizde dokunulmazlık konusu nasıl karşılanır, siyasi sonuçları ne olur, doğru olması gereken nedir gibi konuları tahlil ediyoruz. Bu bağlamda ben de fikrimi beyan ettim ve o fikrimin arkasındayım. Ama bunu söylerken, partimde bir bölünme, bir ayrışma, bir bayrak açma, bir karşı çıkma gibi durum yok. Sayın Başbakan bu konuyu gündeme taşımıştır ve bu anlamda, konuyu partimiz içerisinde değerlendireceğiz demiştir. Bu değerlendirmenin gereği olarak ben de bu konuyu kendimce ifade ettim. Benim düşündüğüm şekliyle tam tersini düşünen arkadaşlarımız da vardı. Siyaset bunun için vardır. Herkes konuyu değerlendirir, doğru olan ne ise o bulunur. Bunu yapmaya çalışıyoruz. Bu anlamda basında yer alan fikirlerim, benim düşüncelerimdir. Ama 3 gündür basında yer alan ve benim düşüncelerimi olduğu gibi yazıp veya söylerken, konunun üstüne taşıdıkları manşet tamamen benim kastımın dışındadır. Bu basın kuruluşlarının kendi niyetlerini manşete taşıyarak, partimiz içinde bir ayrışma ve bir çelişki yaratmak gibi hoş olmayan bir tavra giriyor. Bu doğru değil. Siyasetçi fikrini söylerken özgürce ifade etmeli. Bizim niyetimizde bağımsız bir takım manşetlerin atılması ve haberlerin o şekilde verilmesi de şık değil dedi.

OLUMLU VEYA OLUMSUZ BİR TEPKİ ALMADIM

Yaptığı açıklamalarla parti içinde hiçbir tepki almadığını anlatan Ensarioğlu, parti içinde farklı seslerin olması, parti içi demokrasinin yansıması olduğunu belirterek, Partimiz yüzde 50 oy alan ve toplumun tüm kemsini temsil eden, farklı fikirlerin birlikte aynı amaç uğruna birleştiği bir partidir. Bu anlamda partimizde farklı düşünceler vardır. Bütün bu düşünce ortak bir hedef için bir araya gelmektedir. Biz fikirlerimizi söyleriz, parti içinde özgürce tartışılır. Bu durum parti içi demokrasiyi yansıtıyor. Partimiz içinde asla bir ayrışma ve bayrak açma gibi durum söz konusu olmaz. Farkı düşünceler vardır. Bu da bizim zenginliğimizdir. Zaten kendi içimizde tartışmazsak doğruyu bulmaya ulaşamayız. Konuları özgürce tartışmalıyız. Ama kendi fikrimizi beyan ederken de lütfen basın kuruluşları da kendi niyetlerini beyan eden manşetler atmasınlar şeklinde konuştu.

DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASINA KARŞIYIM

Ensarioğlu, Bdp’lilerin dokunulmazlığının kaldırılma konusunda yaptığı açıklamanın bölgenin beklentisi ve algısının neler olabileceği düşünerek beyanatlarda bulunduğunu söyledi. Bdp’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karşı olduğunu belirten Ensarioğlu şunları söyledi:

Bdp’lilerin teröristlerle kucaklaşma görüntüleri toplumu tamamen geren ve bir siyasetçiye yakışmayan tarzda gerçekleşmiştir. Şiddetin ve ölümlerin yaşandığı bir dönemde elinde silah olan insanlarla, siyasetçilerin o görüntüyü vermesi çok ciddi anlamda toplumu germiştir. Bunlar belki bu anlamda fazlasını da hak ediyorlar. Ama bunlar bir suç işlemişse zaten dönemleri bittikten sonra bir cezayı hak etmişlerse gerekli cezayı alırlar. Benim savunduğum başka bir şey, Türkiye 1994 yılında kötü bir tecrübe yaşamıştır. Parlamentoda insanlar yaka paça hak etmedikleri halde cezaevlerine götürüldü. On yıl cezaevinde kaldılar. Onların o alınıp götürüldükleri şekli bölgede etnik kimliğe tabi tutuldukları gibi bir algı yarattı. Bu algı da bölgede bir ayrışmaya sebep olmuştur. Bunun yara ve tahribatları kapanmamışken yeni başlayan böyle bir görüntü geçmişte yaşanan bu kötü tecrübenin izlerini silmek yerine bunu körükler. Bütün bunlardan da bağımsız benim kendi fikrim, yasama döneminde, milletin vekillerine hiçbir şekilde söyledikleri ve yaptıklarıyla fili şiddete bulaşmadığı müddetçe dönemi içinde kendi özgür hissetmeleri ve hiçbir kaygı içinde olmamaları gerek. Bunun önünü açarsanız sonunun nerede duracağını bilemezsiniz. Bu yüzden ben, dokunulmazlıkların kaldırılmasının iki anlamda yanlış olduğunu düşünüyorum. Birincisi, genel anlamda dokunulmazlıkların kaldırılması yanlıştır. Yasama görevini yürüten milletin vekilleri kendini özgür hissetmeleri gerekiyor. İkincisi ise, bu meseleden dolayı bir dokunulmazlığın kaldırılması bölgede sorunun çözümüne değil, çözümsüzlüğüne katkı sunar. Bundan dolayı iki sebeple karşıyım. Bunu söylerken bu konuda görüşümü beyan ediyorum. Kendi partim içinde bir siyasetçi olarak, bölgenin beklentisi ve algısının ne olduğunu dile getiriyorum. Bu partide ayrışma, çatışma sebebi değildir.

Ana Sayfaya Git
  • ©Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır