çin hükümetinin Doğu Türkistan Müslümanları üzerindeki insanlık dışı vahşete varan baskı ve şiddetine karşı Türkiyenin bir çok kesiminde tepkiler çığ gibi artarken, Memur-Sen Diyarbakır Şubesi Başkanı Yunus Memiş, zulme karşı sessiz kalınmamasını isterken, çin mallarının boykot edilmesi çağrısı yaptı.
Memur-Sen il Temsilciğinde basın toplantısı düzenleyen Memiş, 15 günden buyana, çinli faşist askerlerin bölgeyi tamamen kuşatma altına alarak insanlık dışı zulüm yaptığını ifade ederek şöyle dedi; Yüreğimiz yaralı. Gönül rahatlığıyla iftar edemiyoruz. Türkistanda Oruç tutmak da yasak. Başörtülü kadınlar taciz ediliyor, keyfi bir şekilde gözaltına alınıyor. Kuran eğitimi engelleniyor. 500 bin civarında çocuk zorla ideolojik eğitimlere tabi tutuloykotuyor.
MÜSLÜMAN KADINLARA İŞKENCE
çin hükümetinin farklı Türkçe lehçelerinde konuşan yerli halkı çinceyi kullanmaya zorlayarak asimilasyon politikalarına maruz bıraktığına vurgu yapan Memiş, Müslümanların mal varlıklarına keyfi bir şekilde el konulduğunu ve seyahat özgürlüklerinin kısıtlandığını söyledi. Memiş şunları söyledi; Türkistanlı kadınlar, plan dışında hamile kaldıklarında hamileliklerinin son günleri dahi olsa mecburi kürtaja tabi tutuluyor. Nüfus planlaması dışında olan çocukların gizli olarak dünyaya getirilmesi hlinde ise aileler çok yüksek maddi cezalara maruz kalıyor, doğum yapan kadın veya eşi memur ise bu kişinin görevine son veriliyor. Bu hukuksuzluklara, zulümlere, yasaklara ve baskılara itiraz edenler evlerinden alınıyor, demokratik eylem hakkını kullananlar sokak ortasında öldürülüyor.
İŞKENCE İDAM CEZALARI UYGULANIYOR
İşkence ve idamların aralıksız sürdüğünün altını çizen Memiş, Halka önder olabilecek kapasitedeki bazı limler de zehirlenerek öldürülüyor. Kapalı devre zulümler devam ederken dünyanın sessizliğinden cesaret alan çin her güne yeni bir katliam ile başlıyor. 15 günde çinin resmi verilerine göre onlarca, insan hakları kuruluşlarına göre yüzlerce Müslüman yaşamını yitirdi, binlercesi cezaevine konuldu. Kahrolsun faşist çin, kahrolsun bu zulme gözlerini kapatanlar. diye tepki gösterdi.
YARDIMLARIN ULAŞMASI İSTENİLMİYOR
Yardım kuruluşlarının dahi bölgeye girmesinin engellendiğini ve bölgede sağlıklı haberlerin alınmadığının vurgulayan Memiş basın açıklamasını şöyle sürdürdü: Bölgenin dünya ile bağının kesilerek bu şekilde karantinaya alınması, durumun vahametiyle ilgili endişelerimizi arttırmaktadır. çin, Doğu Türkistanda olup bitenleri, gerçek haber ve bilgilerin üstünün zorla örttürmektedir. Kendi güdümündeki medyayı müthiş derecede dizginleyerek kör ve sağır duruma getirmektedir. Gerçekleri kontrol ederek ustaca ve sinsice gizlemektedir. çinin bu sahtekrlığı bütün dünyaca bilinmektedir. çin hükümetinin soykırıma dönüşen uygulamaları, her yıl yüzlerce Müslümanın hayatını kaybetmesiyle son buluyor.. Dünya bu soykırıma, bu insanlık zulmüne, bu alçaklığa ve vahşete seyirci kalarak, ortak oluyor. Lanet olsun böyle faşizme, lanet olsun çin zulmüne.. Adaletsizlik, hukuksuzluk bunların kanına işlemiş. Yaşanan zulümler karşısında uluslararası kamuoyunu her zamanki gibi üç maymunu oynuyor. Yere batsın adaletsiz dünya, kahrolsun emperyalizm, kahrolsun vicdansız faşist çin.
VİCDANLARINI DUVARA ASIYORLAR
İslam dünyası başta olmak üzere batı dünyası, Müslümanlara karşı girişilen soykırıma dayalı vahşete sessiz kaldığını belirterek, Civdanlarını duvarlara asanları kınıyoruz diyen Memiş şöyle konuştu. Bu zulme DUR demek için tüm vicdan sahiplerini ayağa kalkmaya, çin zulmü son bulana kadar bir daha oturmamaya davet ediyoruz. Bugün çeçenistanın Ruslardan gördüğü zulmü, Doğu Türkistanlılar çinlilerden görmektedir. Dünya ise bu zulme göz yummaktadır. Doğu Türkistan meselesi sadece Uygurların bir sorunu olarak görülmemeli ve vicdan sahibi insanlar bu meseleyi sahiplenmelidir.
çİN MALLARINI BOYKOT EDELİM
Doğu Türkistanda ki vahşet, alçaklık ve soykırımı protesto etmek için Boykot çağrısı yaptıklarını belirten Yunus Memiş sözlerini şöyle tamamladı; çin, Doğu Türkistanlılara esir muamelesi yapmakta ve onlara türlü zulümleri reva görmektedir. Faşist çin hükümeti, Doğu Türkistanda Uygur nüfusunu azaltarak bölgeyi çinlileştirmektir. Susacak mıyız? Haydi ilk önce Boykot ile başlayalım. çin mallarına yönelik kapsamlı bir boykotla, yaşananların hesabını sormaya başlayalım. çin malına hayır diyerek, tepkimizi gösterelim, Doğu Türkistandaki soydaşlarımıza Faşist çin zulmünü protesto için ve boykot için harekete geçelim.