HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken imzalı Meclis Başkanlığı’na verilen önergede; Türkiyede asker-siyaset ilişkisinin yeniden düzenlenerek bu hususta demokratik bir rejimin gereklerinin yapılması ve askerin siyasete dâhil olmasının önüne geçilmesi amacıyla Anayasanın 98inci İç Tüzüğün 104üncü ve 105inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ve teklif ederiz denildi.
>Önergenin gerekçesinde askeri darbe ve müdahalelerle ilgili genel değerlendirmenin ardından şu ifadeler dikkat çekti, TSKnın siyasete müdahale etme ve biçimlendirme yaklaşımının tarihselliği bu şekilde oluşurken özellikle Ergenekon ve Balyoz Davaları ile birlikte Ordunun siyasetteki yerinin demokratik rejimlerde olduğu gibi bir zemine oturduğu bazı çevreler tarafından ifade edilmeye başlandı. Fakat bu görüşün aksini ifade eden yaklaşımlar da mevcuttu. Çünkü ortada ordu-siyaset ilişkisinin dizayn edip demokratik, hukuk devleti ilkelerine çekecek yapısal çözümler yoktu.
>TSKnın Ergenekon ve Balyoz darbelerinden 2014 yılının son çeyreğine kadar süren sessizliği, çözüm sürecinin ikinci yılında farklı bir hale dönüşmüştür. Çözüm süreci ile ilgili TBMMden çıkan çerçeve yasa sonrası hızla adımların atılması beklenirken Kobanede IŞİD adlı çetenin saldırılarına direnen halka destek verilmesi amacıyla koridor talep edilmesine AKP hükümetinin olumsuz yaklaşması sokak gösterilerine sebep olmuştur. Sokak gösterilerinde kamu görevlilerinin silahlarından çıkan ateşle insanların yaşamını yitirmesi gerginliği arttırmış ve çözüm sürecini olumsuz etkileyecek bir düzeye gelmiştir. Tam böylesi bir süreçte Türkiyede Sokak eylemleri ve şehir içlerinde gerçekleşen bazı karanlık olaylara ilişkin TSK peşi sıra açıklamalar gerçekleştirmeye başlamıştır. TSK bu açıklamaların bazılarında, haber yapma özgürlüğünü kullanan basın organlarını hedef göstermiş, bazılarında ise kendisini yargı erki yerine koymuştur.
>MÜDAHALE GELENEĞİNİN YENİ REFLEKSİ
>Türkiyede ordunun siyasi ve sosyal yaşama müdahale etme durumu her dönem olduğu gibi yakıcılığını sürdürmektedir. AKP iktidarının orduyu gerilettik söylemine karşı ordu ile geçici bir sessizlik ittifakı yaptığı açığa çıkmaya başlamıştır. Nitekim Süleyman Şah Türbesinin Rojavanın Eşme Köyüne taşınması öncesi ve sonrasında gelişen diyalog ve pratikler Türkiyede yeni siyaset yollarının açığa çıkmasına ruh kazandırmıştır. Ve fakat TSK kendi alanı olmamasına rağmen, görev alanının sınırlarını aşarak söz konusu ruha karşı doksan yıllık siyasete müdahale geleneğinin yeni bir refleksini göstermiştir. Türkiyenin normalleşmesi, demokrasi normlarının oturması, hukuk devletinin ilkelerinin yerine getirilmesi, asker-siyaset ilişkisinin belirgin bir şekilde normalleşmeyle uyum sağlaması için yapısal çözümlerin bulunması elzemdir. Tüm bu süreci araştıracak, gerekli adımları atacak kurum ise TBMMdir. Bu kapsamda bir Meclis araştırması açılmasını talep ediyoruz.
>GENELKURMAY AÇIKLAMASI
>Genelkurmaydan yapılan açıklamada ise, şu ifadeler yer aldı
>-1. Bazı basın yayın organlarında; hiçbir zaman muhatabımız olmayan ve olmayacak olan terörist başının EŞME RUHU açıklamasına atfen, Süleyman Şah Saygı Karakolunun Suriye toprakları içinde yer değiştirmesi ile ilgili olarak TSK ile PYD/PKKnın işbirliği yaptığı
>yolundaki yayın ve haberler tamamen gerçek dışı olup; 31 yıldır Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasal düzenini değiştirmeyi hedefleyen bir terör örgütü ile silahlı mücadele eden ve bu uğurda binlerce şehit ve gazi vermiş olan şerefli, haysiyetli ve onurlu Millî Ordu Türk Silahlı Kuvvetlerine bu yakıştırmayı yapan kişileri ve yayın organlarını Yüce Türk Milleti önünde şiddetle kınıyoruz.
>-2. Türk Silahlı Kuvvetleri, kendisine yasalarla verilmiş görevleri ve Hükümetlerimizin talimat ve direktifleri doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Yüce Türk Milletine yönelik her türlü terör örgütü ile mücadele etme azim ve kararlılığını sürdürmektedir.
>-3. Açıklamalarımızda defaatle vurguladığımız üzere, Türk Silahlı Kuvvetleri, iç siyasi çekişmelerin bir aktörü olmayacak, Demokratik, Laik, Sosyal, Hukuk Devletinin gereklerini yerine getirmeye devam edecektir.