İsrailin, 7 Ekimden bu yana sürdürdüğü soykırım, işgal ve istila politikasının yeni hedefinde Lübnan ve Lübnan halkı vardır.
İsrailin vahşi saldırıları sonucunda son bir hafta içerisinde aralarında çocukların da olduğu çok sayıda Lübnanlı katledilmiştir.
Vicdan sahibi hiç kimse böyle bir katliamı kabul edemez, mazur ve meşru göremez.
İsrail hükmeti, katliamlarına silah ve mühimmat desteği sağlayan güçler tarafından şımartıldıkça daha da pervasızlaşmakta; tüm insanlığa, insani değerlere ve uluslararası hukuka meydan okumaktadır.
ARTIK DUR DENİLMELİ
İsrailin, Gazze ve Ramallahta uyguladığı cinnet siyasetini Lübnana ve diğer bölge ülkelerine yayma girişimlerine artık dur denilmelidir.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi başta olmak üzere görevi küresel barış, istikrar ve güvenliği temin olan tüm yapıları, tüm insan hakları kuruluşlarını süratle harekete geçmeye çağırıyoruz.
İslam dünyasının bu saldırılar karşısında daha kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğine inanıyoruz.
LÜBNANIN YANINDAYIZ
Türkiye olarak bu zor günlerinde Lübnan halkının ve hükmetinin yanında olmayı sürdüreceğiz.
İsrailin, Lübnana yönelik insanlık dışı saldırılarını bir kez daha lanetliyor; saldırılarda hayatını kaybeden tüm Lübnanlı kardeşlerimize Allahtan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.