TBMM Genel Kurulunda, siyasi partilerin TBMM grup temsilcileri yerinden söz aldı.
Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, 29 Kasımın Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olduğunu anımsatarak, Tam 45 yıldır bu gün kutlanıyor ama bu insanlar acıları her geçen gün katlanarak devam ediyor. İnşallah bir gün gelecek İsrail 1967 sınırlarına çekilecek ve Doğu Kudüs de Filistin devletinin başkenti olacak. diye konuştu.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Rus tanklarının İsrailin işgali altında bulunan Golan Tepelerine yaklaştığı ve namlularını da bu istikamete çevirdiğine yönelik haberlerin çıktığını aktardı.
ABD ve Rusyanın Filistindeki savaşa dahil olmasıyla uzun süre sona ermeyecek kanlı bir vekalet savaşı ihtimalinin olduğuna dikkati çeken Dervişoğlu, Türkiye Cumhuriyeti devleti bölgede yakın zamanda ortaya çıkabilecek çok aktörlü ve çok katmanlı bir vekalet savaşına karşı hazırlıklı olmalıdır. Özellikle Irakın ve Suriyenin kuzeyinde kurulmak istenen birleşik terör devleti projesine zemin hazırlayabilecek her türlü gelişmeyi önceden görmek ve daha gerçekleşmeden akamete uğratmak zorundayız. ifadelerini kullandı.
- AVRUPA, MÜSLÜMANLARA KARŞI çİFTE STANDARTLI
MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, 29 Kasımın Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü olduğunu hatırlattı.
Filistin halkının soykırıma uğradığına dikkati çeken Bülbül, Uluslararası sistemin çöktüğü, insan hakları ve insancıl hukukun ayaklar altına alındığı günleri yaşıyoruz. MHP Grubu olarak Filistinli kardeşlerimizle bu süreçte tam bir dayanışma içerisinde olduğumuzu, yaşanan hukuksuzluk ve katliamların son bulması için başkenti doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulmasıyla birlikte iki devletli çözümün kalıcı barışın teminatı olacağını düşünüyoruz. diye konuştu.
Bülbül, Avrupa Adalet Divanının Avrupa Birliği bünyesindeki kamu kurumlarının başörtüsünü yasaklayabileceğine dair bir karar aldığını söyledi.
Kararı eleştiren Bülbül, İnsan haklarının temelini teşkil eden din ve vicdan özgürlüğü konusunda dünyaya örnek olduğunu ve bu temel hakların kaynağı olduğunu iddia eden Avrupa, Müslümanlara karşı çifte standartlı bir politika sürdürüyor. Bu karar, Batının çifte standardını, ikiyüzlülüğünü bir defa daha ortaya koymuştur. dedi.
HEDEP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç da bazı belediyelere atanan kayyumlara değindi. Oluç, Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, görevden alındı, yargılandı ama sonra beraat etti. Niye göreve iade etmediniz? çünkü meseleniz o değil, meseleniz seçim yoluyla, sandık yoluyla kazanamadığınız belediyeleri kayyumlar yoluyla ele geçirmektir. görüşünü savundu.
- KENDİ BELEDİYE BAŞKANLARINIZA DA KAYYUM ATADINIZ
CHP Grup Başkanvekili Burcu Köksal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın Genel Başkanları Özgür Özelin Pervin çakarı referansı göstererek partilerini terörle bağlantılı göstermeye çalıştığını kaydetti.
Dünyaca ünlü opera sanatçısı, soprano Pervin çakarı Genel Başkanımız izlemiş, sonunda performansını tebrik etmiş ve sahnede bir beyefendiye yaraşır şekilde nezaketen elini öpmüştür. diyen Köksal, Pervin çakarın, bazı AK Partili belediyelerin de içinde bulunduğu organizasyonlarda en iyi opera sanatçısı seçildiğini belirtti.
CHPnin herkes için var olan bir parti olduğunu dile getiren Köksal, bunun bir slogan cümlesi olmadığını, 85 milyonun hakkını, hukukunu korumak için mücadele verdiklerini söyledi.
Milli iradeye saygı duyulmasını istediklerini belirten Köksal, Halk tarafından seçilmiş belediye başkanlarını alıp yerine kayyum atıyorsunuz. Siz sadece Doğu ve Güneydoğudaki belediye başkanlarına kayyum atamadınız, halk tarafından seçilmiş kendi belediye başkanlarınızın yerine de kayyum atadınız. Ankara, İstanbul, Balıkesirde yaptınız, siz kayyum atamakta mahirsiniz. diye konuştu.
- PKKNIN KİRLİ OPERASYONLARINA HİZMET EDEN BELEDİYELERE KAYYUM ATANIYOR
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu da Gazzelilerin 7 Ekimden beri insanlık tarihinin en kalleş, en menfur saldırılarına maruz kaldığını belirtti. Akbaşoğlu, Camileri, kiliseleri bombalandı, okulları harabeye çevrildi, hastaneleri yerle yeksan edildi, sığındıkları mülteci kampları bilinçli şekilde hedef alındı, göç eden sivillerin üzerlerine yollarda bomba yağdırıldı, analarının öpüp koklamaya kıyamadığı sabiler hunharca katledildi. Babalara gözü gibi sakındıkları yavrularının parçalarını toplattılar. Gıdasını, yakıtını, ilacını, ekmeğini, elektriğini, suyunu, iletişimini kesip 360 kilometrekarelik açık hava hapishanesine sıkıştırdıkları 2,3 milyon insana adeta soykırım uyguladılar. diye konuştu.
Akbaşoğlu, CHP Genel Başkanı Özgür Özelin Kürtlerin seçtiği belediyelere kayyum atanıyor, Kürtler daha az eşittir. şeklinde açıklama yaptığını aktardı.
Bu iddiaların Türk milletine ve devlete hakaret olduğunu dile getiren Akbaşoğlu, şu şekilde konuştu:
AK Parti olarak biz Kürtlerin dostuyuz. Kürtler, Türkler, Araplar, Aleviler, Sünniler ve 85 milyon insan kardeşiz. HEDEP ve CHP arasındaki senkronizasyonun ve ardı ardına aynı şekilde bir gündemi takip etmelerinin bir manası olsa gerek. Asla Kürtlerin seçtiği belediyelere kayyum atanmıyor. Kürt kardeşlerimizin verdiği tertemiz oylarla başa gelip Kürt vatandaşlarımıza, insanımıza, Türke, Arapa, Aleviye, Sünniye değil de PKKnın kirli operasyonlarına hizmet eden belediyelere kayyum atanıyor.