Peygamber Sevdalıları Vakfı Sözcüsü Yahya Oğraş, Diyarbakırda Nevruz Parkında En Güzel Örnek Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vessellem) temasıyla düzenlenen Mevlid-i Nebi etkinliğinde vakfın mesajını okudu.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Sözcüsü Oğraşın okuduğu mesajda şöyle;
Hamd, lemlerin Rabbi olan Allaha mahsustur. Salat ve selam; Onun kulu ve elçisi olan En Güzel Örnek Hz. Muhammede, ehli beytine ve ashbına olsun.
1) Belayı ver, musibeti nasihat bilenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Bela ve musibetler güzel nasihatçilerdir. Gaflet perdesine ve ölüm sarhoşluğuna karşı etkili birer öğüttür. Onun için doğal afetler, depremler, hastalık ve salgınlar; müminler için günahlardan arınma, Allaha yakınlaşma ve hatalardan ders çıkarma vesilesi edinilmelidir. Onlar; başlarına bir musibet gelince, Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allaha aidiz ve şüphesiz Ona döneceğiz derler. (Bakara Suresi 156. Ayet meali) Bela ve musibetler ancak zalimler için bir kaybediş ve sefalettir.
2) Paylaşmayı dayanışma, yardımlaşmayı sorumluluk edinenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Depremzede kardeşlerimizin yaralarını sarmak hem İslami hem de insani sorumluluğumuzdur. Hem fni dünyada hem de ebedi hiret yurdunda mutlu olmanın esaslarından biri; sadece Allah (Celle Celluhu) rızası için paylaşabilmek ve bunun hazzına varabilmektir. Allah rızası için verilen bir sadakanın, mazlumların yüzünde oluşturduğu sevincin tarifi imknsızdır. Muhsin, güzel işlerle süslenmiş kimsedir. Yüce Kelam, Muhsin olana armağan bir naiflikle emir buyuruyor: Onlar bollukta da darlıkta da harcarlar, öfkelerini yutup insanları affederler. Allah iyilik yapanları sever. (li İmrn Suresi 134. Ayetin meali)
3) Hakka sarılmayı izzet, Haktan uzaklaşmayı zillet görenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Allaha (Celle Celluhu), Resülüne (Sallallahu Aleyhi Vesellem), Kuranı Kerime, iman ve ibadet esaslarına yönelik küstahça yapılan hakaretleri; kutsal değerlerimize ve aynı zamanda kendimize yapılan çirkin saldırılar olarak görmekteyiz. Bu saldırılar, İslam düşmanlarının içine düştüğü zelil ve aşağılık durumun bir yansımasıdır. Bu saldırıları şiddetle reddediyor, hiçbir şekilde fikir özgürlüğü veya benzer bir mazeret olarak kabul etmiyoruz. Onların bu pespaye saldırıları Allaha ve yüce davasına olan teveccühü artıracaktır. Oysa izzet (güç, onur ve üstünlük) Allahın, Onun Reslünün ve Müminlerindir. Ancak münafıklar bilmezler. (Münfikn Suresi 8. Ayet meali)
4) Haneyi korunak, aileyi saadet yurdu bilenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Mümin erkekler ile mümin kadınlar için aile kurumu; huzur ve saadetin muhkem bir kalesidir. Fani dünya hayatının süsleri olan evlatlarımızın; slih, ahlaklı, dinamik ve başarılı olmalarıyla geleceğimiz teminat altında olur. Cinsiyetsiz toplum projeleri, ifsat edici martaval sözleşmeler, müflis batı medeniyetinin eliyle fonlanan dernekler, kadim aile kurumunu hedef almaktadır. Bu arsız ve haysız akına karşı izzetli duruş, Müslüman toplumların beka meselesidir.
5) Kardeşliği esas, vahdeti bu esasın binası olarak görenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Yürekleri yangın yerine çeviren zulüm ve çaresizliklerin çözümü; Müslüman halklar arasındaki güçlü bir vahdet ile mümkündür. Müslümanlar arasındaki kardeşlik ve bunun üzerine bina edilen vahdet, ulaşılmaz bir hayal değildir. Bilakis Rabbimizin bir emri olup dayanışmaya, yardımlaşmaya, birlik ve beraberliğe dayanan müthiş bir güçtür. İslam adaletinin toplum hayatına hakim kılınması, ancak bu güç ile mümkündür. Bütün Müslümanlar, bu kardeşlik ve vahdet ruhunu ihya etmeye çalışmalıdırlar. Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu (düşmana) teslim etmez. (Hadisi Şerif. Buhr, Mezlim 3; Müslim, Birr 58)
6) Gençliği toplumun geleceği olarak görüp yarına hazırlamak gayretinde olanlar için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
İslami gençlik; sorumluluğunun bilincinde, kuvvet ve kabiliyetlerinin farkında, ahlak ve şahsiyeti ile mümtaz bir gençliktir. Gençliğe kıymet vermek, geleceğe paha biçilmez bir yatırımdır. İslami hizmet ve hareket sahasının bereketi, kıymetli gençlerin kabiliyetlerini ortaya çıkarmak ve yönetebilmek ile mümkündür. Müslüman gençler, anlamsız kuşaklar ile tarif edilebilecek bir argüman değildir. Müslüman gençliğin kıymeti, İslam tarihinin her döneminde yaptıkları ve yapabilecekleri ile değerlendirilmelidir.
7) Kudüs ve Mescidi Aksayı sahiplenenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Kudüs davası, zaman ve şartların eskitemediği yüce bir davadır. Bitmeyen bir söz, izzetli bir duruş ve beklenen bir zaferdir. Kendisine bazı mucizelerimizi gösterelim diye kulu Muhammedi bir gece Mescidi Haramdan yola çıkararak, çevresini kutsal kıldığımız Mescidi Aksaya ulaştıran Allah, her türlü noksanlıktan münezzehtir. (İsr Suresi 1. Ayet meali) Mescidi Aksa, müminler için vazgeçilmez kutsal bir dava ve bir vefa borcudur. Bu vefa borcu her devranda tekrarlanacak bir nakarat ve hakikattir.
8) Sulhu selamet, adaleti huzur ve istikrar olarak görenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Adalet; sulhun, huzurun, barış, istikrar ve mülkün temelidir. Adalet; kardeşliği bozulmuş, hudutları çiğnenmiş, zenginlikleri talan edilmiş toplumların yitirilmiş değeridir. Adalet; iyi ve ahlaklı olmak kadar adil olmanın da zor olduğu dönemlerde sığınılan bir vicdandır. İslam adil olmayı ve adaletle hükmetmeyi emreder. Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder (Nisa Suresi 58. Ayet meali)
9) Kuranı yol, Sünneti rehber edinenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Vahyin kuşatıcı menbaından süzülen İslam mektebi, küfrün ve şirkin karanlık dehlizine rağmen ulvi bir medeniyet imar etmiştir. İnşa ve ihya edici bu mektebin muallimi Hz. Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem), talebeleri ise Ashbı Güzindir. Beldelerden önce gönülleri fetheden İslam mektebinin müfredatı olan Kuranı Kerim; asıldır. Sünnet ise bu kıymetli mektebin uslüdür. Asıl olana ulaşmanın yolu usle ittibadır.
10) Beytullahı kıble, mescitleri secdegh edinenler için En Güzel Örnek Hz. Muhammeddir.
Allahın (Celle Celluhu) evleri yeryüzünün parlak kandilleridir. Mescitler, yorgun ruhlara dinlenme ve arınma yurdudur. Tüm mescitler Beytullahın birer şubeleridirler. Bireysel ve toplumsal ihyanın bir yolu da mescitlerin asli fonksiyonlarına kavuşturulmasıdır. Mescitlerin tekrardan ihyası; mabetlerden göğe yükselen kıyamlar, Kuran halkalarının teşekkülü, ilim ve sohbet meclislerinin ziyafeti ile mümkündür.