Diyarbakırın Sur ilçesindeki hendek ve barikat siyasetinin arkasında yer alan ve kısa süre önce polise teslim olan PKK üyesi E.Y. hakkında hazırlanan iddianamede 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istendi.
PKK mensuplarına yönelik operasyonun sürdüğü Sur ilçesinde örgütten kaçtıktan sonra babası ile Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine giden 17 yaşındaki E.Y, polise teslim oldu. Bölgedeki terör örgütü üyeleri hakkında bilgi veren E.Y, işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan tutuklandı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca E.Y. hakkında hazırlanan iddianame, çocuk Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede ifadesine yer verilen E.Ynin babası, kızının 6 ay boyunca terör örgütü PKK üyeleriyle kırsal alanda faaliyet yürüttükten sonra kaçarak Diyarbakıra geldiğini, daha sonra Sur ilçesindeki örgüt üyelerine katıldığını ve 15 gün kaldıktan sonra pişman olup tekrar kaçtığını belirtti.
E.Y. de Kobanide (Ayn el Arap) yaşananlardan etkilenerek dağa gitmek istediğini, tanıştığı Havva B. ile Diyarbakırın Lice ilçesi kırsalında bulunan PKKya katıldığını, burada silah kullanma ve ideolojik eğitim aldığını kaydetti.
Eğitimin ardından gruplar halinde Suriyeye geçtiklerini aktaran E.Y, ifadesinde şunlara yer verdi:
Örgütte kaldığım sürede hiçbir silahlı eyleme katılmayarak sadece nöbet tuttum. Katılım sonrasında örgütün ve dağdaki yaşam şartlarının bizlere anlatılan gibi olmadığını gördüm. Örgütte tabur komutanı olarak görev yapan kişiyle hakkımda duygusal ilişki yaşadığım şeklinde dedikodular çıktı. Her şeyi yeni katılanlara yaptırıyorlardı. Onlarda Allah inancı yoktu. Terör örgütü üyelerine Sizlerin yaşamı göründüğü gibi değil, evime dönmek istiyorum dediğimde, Aldığın eğitimden hiçbir kazanım elde edememişsin diyerek, beni Suriyeden Irakın kuzeyine gönderdiler. Orada yaklaşık 22 gün eğitim gördük.
PKKDAN KAçARAK HRİSTİYAN AİLEYE SIĞINDI
Nöbet tuttuğu sırada örgütten kaçmak isteyen Zehra isimli biriyle tanıştığını ifade eden E.Y, birlikte örgütten kaçarak, yaklaşık 11 saatlik yolculuğun ardından bir köydeki Hristiyan aileye sığındıklarını belirtti.
Daha sonra Şırnakın Silopi ilçesi yakınlarındaki Habur Sınır Kapısından Türkiye giriş yaparak teslim olduğunu ve Etkin Pişmanlık Yasasından yararlanarak serbest kaldığını bildiren E.Y, sokağa çıkma yasağı ve operasyonların devam ettiği Sur ilçesinde terör örgütünün gençlik yapılanması üyesi erkek arkadaşına yakın olabilmek için örgüte katıldığını, ilçede yaklaşık 16 gün kaldığını savundu.
E.Y, şunları kaydetti:
Basında sıkça yer alan fotoğrafta yüzü kapalı kişi benim. Bana kullanmam için uzun namlulu silah verildi ancak hiçbir eylemde kullanmadım. Erkek arkadaşımın Sur ilçesinden ayrıldığını öğrenmem üzerine ben de oradan kaçtım. Fotoğrafta bulunan ve YDG-H üyesi kuzenim Serhat K. ile birkaç kişi gelerek beni yeniden Sura götürdü. Yaklaşık 5 gün boyunca bir evde kaldım. Fırsatını bulduğum gibi tutuklu bulunduğum evden kaçtım.
SURDA 400 ÖRGÜT MENSUBU BULUNUYOR
Pişman olduğu için kendi rızasıyla teslim olduğunu vurgulayan E.Y, Dağ kadrosunda Destan, Surda ise Berfin kod ismini kullandım. Sur ilçesinde 4 suikastçı, Şenda kod ismini kullanan kadın ile 4 keskin nişancı, 2 biksici, 2 roketçi, kırsaldan gelen 150 örgüt mensubu ile 350 YDG-H üyesi bulunuyor ifadelerini kullandı.
İddianamede tutuklu sanık E.Y. hakkında Türk Ceza Kanununun 314/2 maddesi gereğince silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istendi.