Dönemin Başbakanı merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 1990lı yıllarda PKKnın bölgedeki eylemlerini tırmandırması üzerine 16.05.1990 tarihinde 20522 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan kararla o dönem Siirte bağlı ilçe olan Batman ve Şırnakı İl statüsüne kavuşturdu. Bu gelişme ardından Şırnaka vali atanırken, 172inci Tugay Komutanlığı Tümen düzeyine getirilerek terörle daha etkin mücadele edilmesi hedeflendi.
Bu karar, o tarihte köy görünümde olan Şırnakta büyük coşkuya neden olurken, düzenlenen kutlamalara Özal da katılmıştı. Yine o tarihte Cizrenin çok daha merkezi konumda olduğu belirtilirken terörist grupların geçiş noktası üzerinde bulunan etrafında Cudi, Gabar, Herekol gibi dağlar bulunan Şırnakın il olarak seçilmesinin yanlış olduğu savunulmuştu.
YERİNİ HÜZNE BIRAKTI
Bugün verilen kanun tasarısı ile yeni dönemde Cudi Dağında Nuhun Gemisinin bulunduğuna inanılan Şırnakın ismi de tarih olacak. İl olma sevinci 26 yıl 2 ay 17 gün süren Şırnakın tarihi Katip çelebinin 17inci Yüzyılda yazdığı Seyahatname ve tarihi rivayetlere göre Nuh Tufanı öncesine dayanıyor. Rivayetlere göre Cizre, tufandan sonra ikinci kez Hz. Nuh (AS) ve oğulları tarafından inşa edilirken Cizrenin kızgın sıcağından korunmak için, Şırnak yazlık ve yaylak olarak inşa edilmişti. Önceleri Şerneh, daha sonraki yıllarda ise Şırnak adını alan, yenri dönemde Nuh İli olarak adlandırılacak yerleşim birimi 1inci Babil devletinin başkenti Babil Kebeli Köyü) yeni il Cizre sınırlarını kapsıyordu. Bunun yanı sıra Guti (Gudi) İmparatorluğunun başkenti olan Bajarkard de Şırnaka bağlı Silopi İlçesinde bulunuyordu.
23 Temmuz 1914 tarihinde ilçe statüsü ile Siirte bağlanan Şırnak 18.05.1990 tarih ve 20522 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 16.05.1990 tarih ve 3647 sayılı yasa ile il statüsüne kavuşturulmuş, il merkezine Beytüşşebap, Cizre, Güçlükonak, İdil, Silopi ve Uludere ilçeleri bağlanmıştı.