Yabancı diliyle turistlere İslam’ı anlatan şehit babası imama “iyilik” ödülü

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Uluslararası İyilik Ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde sahiplerini buldu.

Haberler 24.05.2024 - 12:41 Son Güncelleme : 24.05.2024 - 12:41

Uluslararası İyilik Ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın da katıldığı törenle verilirken, farklı dillerde kartlar hazırlayarak turistlere İslamı anlatan ve gönül köprüsü kuran İzmirdeki İsa Bey Camii İmamı İbrahim Taşdemir de iyilik ödülü aldı. Aynı zamanda şehit babası olan ve turistlerle kurduğu İngilizce diyalog ile bilinen İbrahim Taşdemir, Derdimiz; Allahın mesajından kullarının haberdar olması. İnsanlığı Kuran ile tanıştırmak gerekiyor. 21 değişik dilde mealimiz var. Biz bunları dünyanın her yerinden gelen bütün insanlara Allahın mesajı olarak, meal olarak dağıtıyoruz dedi.
Bu yıl 7. düzenlenen törende, farklı dillerde kartlar hazırlayan ve camiyi ziyaret eden turistlerin sevgisini kazanan İzmirin Selçuk ilçesi İsa Bey Camii İmamı İbrahim Taşdemir de ödülün sahibi oldu. Taşdemir, Cumhurbaşkanı Erdoğanın elinden iyilik ödülünü aldı.

Turistlerle İngilizce diyalogu dikkat çekiyor
8 yıldır İsa Bey Camiinde imam olarak görev yapan İbrahim Taşdemir, şu sıralar tarihi caminin restorasyonda olması nedeniyle Alpaslan Camiinde görevini sürdürüyor. Dünyanın pek çok bölgesinden; Efes Antik Kenti, Meryem Ana Evi, Artemis Tapınağı, Şirince gibi tarihi yapıları ziyaret için gelen turistleri ağırlayan Taşdemir, farklı dillerde hazırlanan Kuran-ı Kerim meallerini turistlere ücretsiz olarak dağıtıyor.
Ayasuluk Kalesi ve ST. John Anıtı karşısındaki Alpaslan Camiinde stant açan Özdemir, farklı ülkelerden gelen turistlerle akıcı bir şekilde İngilizce konuşarak İslamı anlatıyor.
Aynı zamanda 2017 yılında Diyarbakırda şehit düşen özel hareket polisi Ahmet Alp Taşdemirin babası olan İbrahim Taşdemir, ilk zamanlarda farklı ülkelerden gelen turistlerle iletişim kurmak için notlar aldığını, sonrasında farklı dillerde kelimeler öğrendiğini söyledi.
İslamı anlatırken dilin çok önemli olduğunu vurgulayan İbrahim Taşdemir, iyilik ödülünü aldığı için mutlu olduğunu söyledi. Taşdemir, Açıkçası biz bu işi sadece insanlığa bir hizmet olsun diye başlatmıştık. Yaklaşık 8 yıldır bu işi yapıyorum. Bu yaptığımız işin iyilik ödülü olarak değerlendirilip bize böyle bir ödülün verilmesi bizim için gerçekten dünyevi anlamda en büyük şereftir dedi.

21 dilde Kuran mealleri dağıtıyor
21 dildeki Kuran-ı Kerim meallerini turistlere dağıttıklarını ifade eden ve yabancıların ilgisini kazanan Taşdemir, Ben yaptığımız işin çok değerli olduğunu şöyle anladım; demek ki doğru vahyi yani insanlar tarafından değiştirilmemiş ilahi mesajları insanlara sunmak gerekiyor ki o insanlardaki muhtemel kötülük potansiyelini bloke edelim. Aynı zamanda o insanları Allahın yoluna davet edelim. İyiye, güzele davet edelim. Bu nedenle demek ki yapılan şey doğruymuş. Hakikaten insanlığı Kuran ile onun ölümsüz mesajlarıyla tanıştırmak gerekiyormuş. 21 değişik dilde mealimiz var. Biz bunları dünyanın her yerinden gelen bütün insanlara Allahın mesajı olarak, meal olarak dağıtıyoruz. Okumalarına vesile oluyoruz. Tabii ki burada ben görevimi yapmış oluyorum bundan müsterihim; ancak tabii o kişinin de görevi var. Onun da alıp okuması gerekiyor. Ücretsiz veriyoruz gelen turistlere. Biz o notlardaki şeyleri artık sözlü olarak ifade etmeye çalışıyoruz misafirlerimize diye konuştu.

Turistlerle kendi dillerinde sohbet etmek onların hoşuna gidiyor
İlk başta küçük küçük notlar aldığını anlatan Taşdemir, turistlere kendi dillerinde kelimeler söylendiğinde mutlu olduklarını ve ilgisini çekerek sohbet ettiklerini söyledi. Taşdemir, Mesela Papua Yeni Gineden bile misafirlerimiz oluyor; Ekvatordan, Şiliden her yerden insan geliyor. Dolayısıyla bu gelen insanlara ben Kuran-ı Kerimi verirken ilk önceleri sadece İngilizce konuşunca İngilizce bilmeyenlerle de karşılaştım. Bunun yanında onların kendi dilinden bir iki cümle söyleyince onların bundan memnun olduğunu fark ettim. Dolayısıyla onların dilinde; hoş geldiniz, nasılsınız?, biz Kuran-ı Kerim veriyoruz, ücretsiz, alabilirsiniz gibi basit cümlelerle, değişik dillerde böyle küçük küçük notlar aldım. Onların dilinde onlardan bir takım şeyleri öğrene öğrene, bir de internet çeviriden öğrene öğrene, onlarla daha yakın bir ilişki kurdum ifadelerine yer verdi.
Turistleri nasıl ikna ettiğini anlatan İbrahim Taşdemir, sözlerine şöyle devam etti:
Gelen turiste bakıyorum, önce Hristiyan ise eğer o zaman diyorum ki; bakın siz burada Meryem Ana Evini ziyaret edeceksiniz. Mesela burada Saint John dedikleri Yuhanna İncilini yazan Aziz Yahyanın kabri var. Oraya geliyorlar. Şimdi siz bunları ziyaret edeceksiniz. Ashab-ı Kehf var. Hemen Kuran ile o yerlerin bağlantısını kuruyorum. Diyorum ki; bakın Kuran-ı Kerimde yüce Rabbimiz 18. surede Ashab-ı Kehften bahsediyor. 7 uyurlardan. Bunlar inanmış Hristiyan gençler. Hz. İsaya iman eden gençler. Bunların çektikleri zorlukları anlatan, bunlara bu bölgede Rabbimizin yaşattığı bir mucizeden bahsediyorum. Kuran, Hz. Meryem hakkında ne diyor? Hz. İsa hakkında ne diyor? Diğer surelerde de bu konularda değişik ayetler, bilgiler var. Bunları lütfen okuyun ve o zaman daha geniş perspektiften bakın diyorum. Derdimiz; yeryüzünde iyiliğin çoğalması. Derdimiz; Allahın mesajından kullarının haberdar olması. Bu vesileyle, bu yaptığımız iş vesilesiyle açıkçası buraya çoğunlukta gelen turistlerin dillerini öğrendik. Mesela; İspanyolca, İngilizce, Korece gibi. Tabi bu dilleri derinlemesine öğrenmem benim yaşım anlamında mümkün değil. Meşguliyet anlamında da mümkün değil.

Ana Sayfaya Git