Altay, Mecliste düzenlediği basın toplantısına, deprem bölgesindeki kadınlar başta olmak üzere kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlayarak başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın depremzedelere yönelik Helallik istiyorum. sözlerini anımsatan Altay, Helallik isteyeceksen önce hakaret ve küfrettiğin muhalefetten iste. Haklıymışsınız, doğru söylediniz. Ben de kabul ediyorum, devlet ilk 3 gün yoktu. de. Ölenlerden helallik istenmez, Erdoğan bunu çok iyi bilir. Helal edecek bir hak yok ama senin mesuliyetin çok. diye konuştu.
Afet yönetimi politikalar kurulunun kurulacağını belirten Altay, Sakın kurma, 67 gün sonra o kurulların hepsi kapanacak. ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanlığında bütün kurulların çöktüğünü ileri süren Altay, Biz, inşallah pek kısa bir süre sonra şehircilik ve afet yönetimi bakanlığı kuracağız. Zaten bu yaraları kimin saracağına 67 gün sonra aziz milletimiz karar verecek. dedi.
Afet Yeniden İmar Fonu kurulmasını öngören kanun teklifine değinen Altay, fonun şeffaflığı ile ilgili tereddütleri olduğunu söyledi.
Engin Altay, toplanan bağışların çarçur edileceği endişesi taşıdığını dile getirerek, Bunlara güvenmiyorum. Sicil bozuk. Şeffaflık bunların fıtratında yok. Şeffaf devlet gelirlerini, giderlerini yazar. Nereye ne harcandığını bilmemiz lazım. O para bunların babasının parası değil. değerlendirmesinde bulundu.
AK PARTİ çADIR YOK DİYENLERİ PROVOKATÖR İLAN ETTİ
Kızılayın 12 şirketten oluşan bir holding olduğunu anlatan Altay, Sayın Kerem Kınık bir kere de ben sorayım; 12 şirketten maaş alıyor musun? çık, Almadım de. Yok. Genel müdür, yönetim kurulu, huzur hakkı var ama kan yok, çadır yok, seyyar mutfak yok, battaniye yok. Böyle bir Kızılay olabilir mi? sözlerini sarf etti.
Deprem bölgesinde halen çadır olmadığını iddia eden Altay, Kerem Kınık buraya çadır yolla. dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaşın dün Genel Kurulda çadır yok. diyenleri Bursaspor maçında pankart açan provokatörlere benzettiğini savunan Altay, AK Parti çadır yok diyenleri provokatör ilan etti. ifadesini kullandı.
BAY KEMALİN KIYAĞI OLSUN
Depremlerin ardından üniversitelerde uzaktan eğitime geçilmesini eleştiren Altay, Türkiyenin aleyhine bir karar aldınız. Milli Eğitim Bakanı ile YÖK Başkanı bu konuda kendi aralarında uzlaşmış değil. Buradan sesleniyorum; derhal üniversiteleri açmalısınız. dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun cumhurbaşkanı adaylığının ilan edileceği günlerde eş zamanlı olarak Türkiye ekonomisi bakımından güzel şeyler olduğunu söyleyen Altay, Kemal Kılıçdaroğlunun adaylığı bile dünyanın Türkiyeye bakışını değiştirdi. Türkiyenin kredi risk primi (CDS) 40 puan düştü. İş başı yaptığında herkes emin olsun ki Türkiyede ekonomi dahil her şey çok güzel olacak. Bu da Bay Kemalin, şimdilik ülkeyi onlar yönettiği için Erdoğana bir kıyağı olmuş olsun. diye konuştu.
KAMU MİSAFİRHANELERİ DEPREMZEDELERE AçILSIN
Kamu misafirhanelerinin depremzedelere açılmasını isteyen Altay, Konukevleri boş, kredi yurtlar kurumunun yurtlarından öğrencileri eve yolluyorsun. dedi.
CHP Grup Başkanvekili Altay, depremde ilk 72 saatte ihmali olanların adli ve idari hesap vermesi gerektiğini belirterek, O, bunların işi değil, bizim işimiz. 2,5 ay sonraki işimiz. ifadelerini kullandı.
Arama kurtarma ekiplerinin ödüllendirilmesini talep eden Altay, Ödül, para değildir. çıkıp devletin başındaki zatın samimi, yürekten teşekkür ve minnet duygusunu ifade etmesi lazım. sözlerini sarf etti.
DEVLET BEY, TAYYİP BEYİN YÜZÜNE NASIL BAKIYOR?
Engin Altay, MHP Genel Başkanı Devlet Başkanı Devlet Bahçelinin altılı masada yaşanan son gelişmelere ilişkin eleştirilerinin sorulması üzerine, şunları söyledi:
Ben yıllardır Tayyip Erdoğanın muhalifiyim. Kendisine çok laf ettim ama ben, Tayyip Beyle Mecliste karşılaşırsam yüzüne, gözüne bakabiliyorum. Yani yüzüne bakmayacak laf etmedim. Ama Devlet Bey, Tayyip Beyle ilgili öyle laflar etti ki şimdi Tayyip Beyin yüzüne nasıl bakıyor? Onu merak ediyorum. Bu konuda Türkiyede en son konuşacak kişi Sayın Bahçelidir. Kişi kendinden bilir işi. Sayın Bahçeli Suda ateş yanmaz diyordu, yanıverdi; Tekeden süt çıkmaz diyordu, çıkıverdi; Balda tuz bulunmaz diyordu, bal tuzlu çıktı. Bahçeli, sen önce kendine bak, bu işlere karışma. Tayyip Erdoğanı o postta tutmaya senin gücün yetmez.