Güler, parti genel merkezinde 11. Kadın Kurultayı’na ilişkin düzenlediği basın toplantısında, kadın kurultayının 8 yıl aradan sonra pazar günü Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu’nda toplanacağını anımsattı.
Suriye’nin düşürdüğü askeri uçak ve sonrasında yaşanan gelişmelere değinen Güler, kadınların savaş istemediğini ifade etti.
Güler, şunları söyledi:
’’Uçağımızın düşürülmesine sebep olan bu sorumsuz politika nedeniyle savaşın kapımızı çaldığının farkındayız. Biz CHP’li kadınlar olarak hükümeti çocuklarımız adına ve ülkemizin geleceği adına savaştan uzak durmaya çağırıyoruz. Savaş tamtamları içinde 11. Kadın Kurultayımız’ı yapmaktan dolayı üzgünüz ama kadın kurultayımızı bu konuda mesajlarımızı topluma vermek ve büyük kadın ittifakını gerçekleştirerek savaş tehditlerini durdurmak için platform sayıyoruz.’’
SAMSUNDAKİ SEL FELAKETİ
Samsun’da yaşanan sel felaketiyle ilgili herkesin üzgün olduğunu dile getiren Güler, TOKİ’ye ve hükümete eleştirilerde bulundu.
Güler, ’’TOKİ’nin dere yataklarına, deprem fay bölgelerine ev yapmaktan çok özel bir haz duyduğunu görüyoruz. CHP’li kadınlar adına söylüyorum; evlerimizi dere yataklarına gömmekten vazgeçin, evlerimizi deprem fay hatlarına kurmaktan vazgeçin. Bizim ve çocuklarımızın sorumluluğu boynunuzdadır’’ dedi.
Gerçekleştirilen son tüzük değişikliğiyle CHP’de kadının yerinin daha da güçlendiğinin altını çizen Güler, tüm organlarda yüzde 33 ’’cinsiyet kotası’’ getirildiğini belirtti.
Yapılan düzenlemeler sonrasında ’’büyük kurultay’’ delegeliğinden 223’ünü kadınların oluşturduğunu ifade eden Güler, önceki büyük kurultayda ise bu sayının 15 olduğunu bildirdi.
Kadın Kurultayı için tüm hazırlıkların tamamlandığını belirten Güler, ’’957 ilçeden 632’sinde ve 75 ilde kongrelerimizi tamamladık’’ dedi. Güler, kalan yerlerde ise örgütlenmedeki sıkıntılar nedeniyle kongrelerin yapılamadığını söyledi.
Güler, şu ana kadar mevcut başkan Deniz Pınar Atılgan, eski başkan Zühal Samlı ve Hilal Dokuzcan’ın basın yoluyla adaylık açıklamasında bulunduğunu kaydetti.
Bir soru üzerine Güler, genel merkez tarafından desteklenen hiç bir aday bulunmadığını, bu şekilde desteklemenin de doğru olmadığını ifade etti.
Başka bir soru üzerine Güler, kurultaya sanatçı Şevval Sam ile Ayşe Paşalı’nın kızının da davet edildiğini söyledi.
Tunus İlerici Demokrat Parti Genel Sekreteri Maya Jribi, Sosyalist Enternasyonal Kadın Başkanı Pia Locatelli ve Avrupa Sosyalist Partisi Kadın Başkanı Zita Gurmai’nin de kurultayın yabancı konukları arasında yer aldığını dile getiren Güler, ayrıca Hollanda İşçi Partisi parlamenteri Emine Bozkurt’un da video mesajla kurultaya katılacağını belirtti.
Güler, bir soru üzerine Kadın Kurultayı’nın çarşaf liste ile yapılacağını ancak adayların anlaşması üzerine blok listenin de uygulanabileceğini söyledi. Güler, ’’Umarım adaylar çarşaf liste cesaretini gösterir’’ dedi.
TUTUKLU VEKİLLER
’’3. yargı paketiyle, adli kontrol sisteminde düzenlemeler yapıldı. Şu anda gündemde tutuklu milletvekillerinin serbest kalması söz konusu, böyle bir ihtimal gerçekleşirse siz tatil döneminde meclisi toplamayı düşünür müsünüz?’’ şeklindeki soru üzerine, Güler, böyle bir ihtimalin şimdiye kadar çoktan gerçekleşmesi gerektiğini savundu.
’’Arkadaşlarımız serbest bırakıldıklarında elbette büyük bir memnuniyetle hepimiz bulunduğumuz yerden tatillerimizi yarıda kesip çalışmalarımıza son verip burada olacağız’’ diyen Güler, ’’Peki siz bu tahliyelerin ne zaman gerçekleşmesini bekliyorsunuz?’’ sorusuna da ’’Bunlar siyasi tasarruflar olduğu için AKP’nin paşa gönlüne bağlıdır. Tahminlerde hep yanıldık şimdiye kadar’’ yanıtını verdi.
Olağanüstü bir toplantı için Meclis’e bir çağrılarının olup olmayacağının sorulması üzerine ise konunun grup başkanvekillerine sorulmasının daha uygun olacağını ifade eden Güler, tutuklu milletvekillerini en kısa zamanda Meclis’te görmek istediklerini bildirdi.
Tutuklu milletvekillerinin Türkiye’nin en büyük ayıbı olduğunu ileri süren Güler, TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın açıklamalarının hatırlatılması üzerine ise, ’’Bu şunu gösterdi, ’şimdiye kadar bu kararlar bizim mesajlarımızla verildi, tutukluluklar öyle sürdü’ itirafıdır. Şimdi biz de ’bazı koşullar değişti, hadi bakalım gevşetin’ diyoruz. Böylece Türkiye’deki adli sistemin gerçekten siyaseten işlediğini kendi ağızlarıyla söylüyorlar’’ açıklamasında bulundu.
AA