Diyanet'in FETÖ raporu: Münafıklar

Din İşleri Yüksek Kurulu'nun yaptığı çalışmayla FETÖ'nün dini değerleri istismarı örnekleriyle beraber ortaya kondu.

Haberler 06.10.2016 - 10:03 Son Güncelleme : 01.01.0001 - 00:00

Diyanet İşleri Başkanlığının, Cumhurbaşkanı Erdoğanın isteğiyle hazırladığı FETÖnün din istismarına ilişkin rapordan: Örgüt egemen güçlerin sinsi planları için dini araç yaptı. Hedef karanlık güçler adına dünyevi bir hkimiyet kurmak...

FETÖnün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Olağanüstü Din Şrasını toplayan Diyanet İşleri Başkanlığı, FETÖnün dini değerleri istismarıyla ilgili bir rapor hazırladı. Din İşleri Yüksek Kurulunun yaptığı çalışmayla FETÖnün dini değerleri istismarı örnekleriyle beraber ortaya kondu. İşte rapordan satır başları:

BİRçOK MASKE KULLANDI

40 yıllık söylem ve eylemlerine bakıldığında birçok maskeyi ustalıkla kullandıkları görülüyor. Hedef, İslama hizmet değil karanlık güçler adına dünyevi bir hkimiyet elde etmekt. Nitekim Gülenin uzun yıllar önce söylediği Biz, yeryüzünü bütünüyle fethetsek bile, ona takılıp kalmadan gökyüzünü fethetmek için yollar aramalıyız sözü, onun ne kadar hayalperest ve ihtiraslı olduğunu göstermekte.

Örgüt için din, o sinsi planlarını uygulamak için sadece bir araç. Örgüt elebaşısı, başlangıçta din eğitim vaadiyle geniş halk kitlelerini aldatmış, sonunda ise ülkemizi fesat yerine çevirmeye çalışmıştır.

Din kisvesi altında faaliyet gösteren örgüt mensuplarının karakterleri, Medine döneminde yaşayan münafıklar ile örtüşmekte. Nitekim münafıklarla ilgili ayetlerde bu kimselerin kalben hastalıklı oldukları, inananlara sinsice tuzak kurdukları, gizli ajandalarını gerçekleştirme adına şeytan odaklarla buluştuklarında onlarla beraber olduklarını beyan ettikleri anlatılmakta.

ASLA DİNİ TEŞEKKÜL DEĞİL

Bu hastalıklı yapı, din bir cemaat değil, küresel sistemin sinsi bir projesidir. Kuran ve Sünnet rehberliğinde değil; belli bir üst akıl ile sevk ve idare edilen, egemen güçlerin gizli emellerine hizmet eden bir yapı asla din bir teşekkül olamaz. FETÖ/batılı kamuoyunun ilgi ve desteğini sağlamak, medeniyetler çatışması tezine karşı duyarlılık üretme adına Dinlerarası diyalog ve ılımlı İslam diyerek şaibeli girişimler başlatmış, pek çok sırlı ve gizemli ilişkiyle uluslararası dünyada Müslümanların aleyhine oluşturulan karanlık projelerin bir parçası olmaktan çekinmemiştir.

HIRİSTİYANLAŞMA EĞİLİMİ

Gerçekte II. Vatikan Konsilinde alınan kararlara dayanan Dinlerarası Diyalog projesiyle Gülen, ulusal ve uluslararası birçok etkinlik düzenleyerek, bir taraftan bağlarını Hıristiyan kültürüne yaklaştırırken diğer taraftan örgütün Batı dünyası tarafından akredite edilmesini sağlamıştır. Bu sayede Gülen, kendisine Pensilvanyada üs kurma fırsatı bulurken, birçok batılı ülkenin kapıları örgüte bu sayede açılmıştır.

KURANI İSTİSMAR ETTİ

Diyalog sürecine meşruiyet kazandırmak için, l-i İmrn Suresinin 64. ayeti istismar edilmiş, bilinçli şekilde kelime-i tevhidin sadece ilk kısmı öne çıkarılmıştır. Gülen L ilhe illallah diyeni başıma koyarım demiş, bu da müntesiplerince Kelime-i Tevhidin Muhammedün Raslullah kısmı söylenmese de kurtuluşa erilebileceği şeklinde algılanmasına yol açmıştır. Müslüman olmak için kelime-i tevhidin ilk kısmı olan L ilhe illallah demenin yeterli olduğu ve Hz. Muhammede iman etmeyenlerin de cennete girebileceği safsatası ileri sürülmüştür.

FETÖNÜN GÜNAH GALERİSİ DİYE YAYIMLAYIN

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 4 Ağustosta yapılan Olağanüstü Din Şrası açılışında yaptığı konuşmada, Sözde kitaplar yazıyormuş, sözde eserleri varmış. Artık ne tür intihaller yapıldığını bilemem, ama çok intihaller olduğu belli. Diyanet İşleri Başkanımıza da bir ara söyledim. Bunun sözde eserlerini Din İşleri Yüksek Kurulumuza verin de Ada Zye incelesinler, inceletsinler. Bu kitapların içinde dinimizle bağdaşmayan ifadeler var. Ve ondan sonra da FETÖnün Günah Galerisi diye bir kitabı siz yayımlayın. Ve burada bütün gerçekleri ortaya serilsin. Bunun en ideali, Din İşleri Yüksek Kurulunun bu çalışmayı yapmasıdır, bunu bekliyoruz açıklamasını yapmıştı.

Ana Sayfaya Git