Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çözüm sürecine yönelik eleştiri ve iddialar karşısında, ’’Bize kalkıp da ’ne karşılığı’ diyenlere ben şu cevabı veriyorum: Karşılık değil, bir amaç uğruna bunu yapıyoruz. Nedir bu, güvendir, istikrardır, milletimin huzurudur, milletimin refahıdır. Bu hedeflere yönelik biz riski alıyoruz, bu adımı atıyoruz. Yoksa birşey karşılığı ’şunu verelim bunu alalım’ asla böyle bir şey sözkonusu değil’’ diye konuştu.
Başbakan Erdoğanın konuşmasından satır başları şöyle:
Süreç nasıl gidiyor?
Başarılı bir süreç olarak görüyoruz. Şu anda medyanının da olumlu yaklaşımları ile isabetli gidiyor, gideceğini de inanıyorum. Geçmişteki yanlışlar yapılmasa başarılı çıkacağız. Dolaştığım illerde halkımızı ilgisini görüyorum.
Anketlerde de çözüm sürecine olumlu bir yaklaşım var. Yüzde 58’lik bir oranla... Bu oranını daha da artacağından eminim.,
Doğu Anadolu’da yüzde 70, Güneydoğu’da ise yüzde 80’lik bir oranda halkımız süreci destekliyor.
Örgüt ne istedi?
Çözüm sürecinde ben halkıma inanıyorum. Siyaset risktir. Süreç içinde biz Emre Taner döneminde ada görüşmelerini başlattık. Bunlar bu sürecin ön hazırlığıydı. Süreçte Pazarlık durumu yok. Bizler devlete ait haklar konusunda af yetkisi kullanabiliriz. Ama şehitlerin hakkının üzerinden af yapamayız. Af yetkisi varislerindir. Genel af yetkisini kendimde görmüyorum. Dolayısıyla karşılık değil, bir amaç uğruna bunu yapıyoruz. Milletimizin refahı için bu riski alıyoruz. şunu verelim bunu alalım söz konusu değil...
Öcalan’a ev hapsi yok
Ev hepsi mev hapsi söz konusu değildir. İmralı’da biz niye bu kadar bedel ödüyoruz. F Tipi’ne alsak hergün toplu mitinglerle mi uğraşacağız.
Al başkanlığı ver şunu.... diyenler bizi iyi anlamamış.
PKK’nın çekilmesi
İki başlık çok önemli. Bu işi içerde ve dışarıda provoke etmek isteyenler olabilir. Türkiye’nin güçlü olmasını istemiyorlar. Silahların bırakılması diyorum, bırakılmaması durumunda sıkıntı olur. Biz hep silah değil siyaset diyoruz. Buna yönelik telkinlerde bulunuyoruz.
Silahını bırak, git
Silahını Türkiye’de nereye bırakırsa bıraksın, bırakıp gider. Aksi takdirde bu iş provokasyona çok açıktır. Yasal zemin dendiğinde ise anayasal hükümlere aykırı olamaz. Biz şimdi anayasaya aykırı yasal bir zemin nasıl oluşturalım. Yeni bir Oslo sürecine müsade etmem. Sınırları geçeceklerse silahı bırakmakla bu mümkün olur. Güvenlik güçlerimiz eli silahsız insanlara silap sıkmaz. Eli silahsız olanların hepsine de terörist diyemeyiz. Türkiye içinde 1500-2000 kişilik bir terörist var. Silah bırakanların nereye gideceğini bilemem.
Silahların susması demiyorum, silahın bırakılması diyorum. Operasyonlar dursun deniyor. Operasyonlar nerede durur, silah bırakılırsa. Güvenlik gücü silahlı görürse ne yapacak, müdahale edecek. Bunun için yasal güvence talebiyle geliyorlar. Böyle olmaz.
Akil insanlar
Süreç devam ediyor. Bir iki gün içinde biter. İçinizdeki insanlar bile olabilir. 7’şer kişiden oluşan akil insanlar grubu olacak. Bu kişiler içinde bir kişi başkan olacak. Başkanlarla bire bir muhatap olacam. akil insanlar 1 ay içinde işlerini biterecekler. Masraflarını biz karşılayacağız. O bölgelerdeki STK’ları ziyaret edip. konferanslar düzenleyecekler.
Irak ile ilişkiler
Irak anayasasına göre petrol gelirlerin yüzde 17’si kuzey Irak’a ait. Kuzey Irak bizimle anlaşma yaptı, çünkü Maliki onlara dayatmalarda bulundu. Kuzey Irak ise ekonomik açığını bizimle gidermek istediği için ticari sözleşme içine girdik.
Yeni anayasa
Mart sonu itibarıyla yeni anayasa çalışması çağrımız sona eriyor. TBMM Başkanı ’bu iş olmuyor’ diyecek. Artık alternatiflerle yola devam edeceğiz.
Eyalet tartışması
Muhalefet tarih falan bilmiyor. Cumhuriyete savaş açmak falan diyorlar ama dünyada güçlü ülkelere barkarsanız eyalet korkusu yoktur. Eyalet yapılanması süratle kalkınmayı getirir. Bu güçlenme alametidir. Güçlü Osmanlı’da Laziztan eyaleti var Kürdistan eyaleti var güneyde başka eyaletler var. MHP bir taraftan Osmanlı’nın devamıyız iddiasında ama bir taraftan da Osmanlı’nın uygulamalarına karşı çıkıyor. MHP’nin endişesi eyalette başka bir etnik unsur seçimi kazanırsa ne olacak. O zaman sen de gir kazan. Bizim öyle bir endişemiz yok. 81 ilin 81’inde belediyemiz var. Güçlü bir Türkiye asla eyalet sisteminden korkmamalı. Siz eyalet sisteminde de bu üniter yapıyı koruyabilirsiniz. Demokraside ekonomik kalkınmada güçlü bir Türkiye’den bahsediyoruz. Osmanlı Lazistan ve Kürdistan demiş ama biz o bölgelerimizin adıyla hayata geçirebiliriz. Böyle bir yaklaşım tarzını şu an için söylemiyorum. Şu an bize şu anki yapı gerekli. Eğer kontrol mekanizmalarını iyi götüremezsek sıkıntı olur.