KCK Yürütme Konseyi üyesi Zübeyir Aydar, sürecin tüm aşamalarında kendilerinin üzerilerine düşeni yaptığını ancak hükümetin verdiği sözleri tutmadığını, oyalama yoluna gittiğini ve sürece ciddiyetle yaklaşmayıp görüşmeleri habersiz bir şekilde kestiğini iddia etti.
’EYLEMSİZLİK DÖNEMİNDE KCK OPERASYONU BAŞLADI’
BBC Türkçe servisinden Mahmut Hamsicinin haberine göre Oslo sürecinin en hızlı yürüdüğü dönemin 2009 yılı olduğunu belirten Aydar, eylemsizlik içinde bulundukları bu dönemde KCK tutuklamalarının başladığını ve bunun sürece ilk zarar veren olay olduğunu belirtti.
’HABUR’DAKİLERİ TUTUKLAMAYACAĞIZ’ SÖZÜ VERMİŞLERDİ’
Aydar, bir grup PKK ’lının 19 Ekim 2009’da Habur sınır kapısından Türkiye ’ye giriş sürecinde de ’verilen sözün tutulmadığını’ iddia ederek Barış grupları dendi, biz gönderdik. Kimse yargılanıp, tutuklanmayacaktı. O grup içerisindeki insanlar şu anda cezaevine yatıyor. Başınıza hiçbir şey gelmeyecek, devlet sözü var dendi ama devlet sözü bu kadar işledi.dedi.
Aydar, karşılamanın PKK ’nın şovuna döndüğü ve kamuoyunu rahatsız ettiği yolundaki eleştiriler için ise Öyle bir karşılamayı kimse örgütlememişti ki! Millet barışı karşılamaya gidiyordu. İlk kez barış mesajıyla insanlar geliyordu, cenazeler değil. Buna herkesin sevinmesi gerekirdi. Onlar ’teslim olmaya geliyorlar’ şeklinde bir imaj yaratıyorlardı, bizse barış mesajı için insanları gönderdik.yanıtını verdi.
’SİLVAN ÇATIŞMASI PLANLI DEĞİLDİ’
Aydar, 14 Temmuz 2011’de Diyarbakır ’ın Silvan ilçesinde yaşanan ve 14 askerin öldüğü çatışmayla PKK ’nın Oslo masasını devirdiği yönündeki eleştiriler için ise Silvan olayında bir planlama yoktu. Orada olay, operasyon sırasında iki gücün karşı karşıya gelmesidir. Orada asker de öbürlerinin hepsini vurabilirdi ama o gün orada kim daha önce davrandıysa o sonuç aldı.yorumunu yaptı.
’DEVLETLE SON TEMAS ÖCALAN’IN PROTOKOLLERİ ÜZERİNDEN’
Aydar bütün bunlara ek olarak, 2010 yılı sonu ile 2011 yılı başlarında Türkiye ’nin, İran , Irak ve Suriye ’yle PKK ’ya karşı bir anlaşma yaptığını ve bu ortak saldırı planının da süreci olumsuz etkilediğini iddia etti.
Aydar’a göre bu plan, Kandil ’e giren İran ’ın yenilgiye uğraması ve Suriye ’nin kendi iç sorunlarına boğulması sonucunda başarıya ulaşamadı.
Aydar devletle son temaslarının 2011 Mayıs’ında Abdullah Öcalan ’ın hazırladığı üç tane protokolün tartışma belgesi olarak kararlaştırılmasıyla sağlandığını bundan sonra Haziran ayında kendilerine cevap verilmesi gerekirken verilmediğini iddia etti.
’YENİDEN BAŞLAMASI İÇİN HAZIRIZ’
Oslo görüşmelerinin tekrar başlaması için hazır mısınız? sorusunaysa Aydar, Tabi ki cevabını verdi ve ekledi: Bizim tabanımız barışa dünden hazırdır. Önceden tabanımızı buna göre hazırlamış bulunuyoruz. Bu işin mutlaka diyalog yoluyla halledilmesi gerektiğine inanıyoruz. O müzakere süreci boyunca zaman zaman çatışmalar oldu, tıkanıklıklardan dolayı oldu. Ama son bir sene içindeki kayıplar, ister bizim taraftan olsun ister karşı taraftan, bizim kayıplarımızdır, bu ülkenin kayıplarıdır. Bu süreç devam etseydi bu insanlar ölmeyebilirdi.
Aydar kendilerine talep gelmesi durumunda ’şartsız olarak masaya oturacaklarını da’ söyledi. Bununla beraber Aydar, Öcalandan 424 gündür haber alamıyoruz. O olmadan biz bu örgüte, yönetim olarak karar versek bile uygulatma durumunda sıkıntılar yaşatabiliriz. ’Bu işte rol alabilmem için sağlık, güvenlik ve serbest hareket istiyorum’ demişti. Biz oradayız dedi.