HEDEP Eş Genel Başkanı Bakırhan'dan gündeme dair kritik notlar

HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan Partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu.

Haberler 28.11.2023 - 16:20 Son Güncelleme : 28.11.2023 - 16:20

HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, En düşük asgari ücret 25 bin lira olmalı. Asgari ücret yoksulluk sınırına göre her ay düzenli güncellenmeli. dedi.

Bakırhan, partisinin TBMM Grup Toplantısında yaptığı konuşmada, eski Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçinin ölümünün 8. yılı olduğunu belirterek, Elçinin yokluğunu her zaman hissettiklerini söyledi.

Siyasi cinayetlerdeki cezasızlık geleneğinin sürdüğünü öne süren Bakırhan, Onu özlemeye, anmaya devam ediyoruz. diye konuştu.

Tuncer Bakırhan, kongrelerinin ardından illere ziyaretlerinin sürdüğünü aktararak, Türkiyenin her bölgesinde olduğu gibi Kars, Ardahan, Iğdır ve Karsta da en önemli sorunun ekonomi olduğunu ifade etti.

Bölgenin tek geçim kaynağı hayvancılığın can çekiştiğini, iktidarın canlı hayvan ve et ürünlerinde de Türkiyeyi dışa bağımlı hale getirdiğini iddia eden Bakırhan, Kars, Ardahan, Iğdır ve Ağrıda üretici ve besicilerin zor durumda olduğunu dile getirdi.

Bölgede kamu yatırımlarının da düşük olduğunu ve bu illerin Türkiyenin en yoksul illeri arasında bulunduğunu söyleyen Bakırhan, bu kentlerde altyapı sorunlarının sürdüğünü savundu.

ERDOĞAN YİNE YANILDI

Türkiyede iflas eden 126 bin esnaf bulunduğunu, 20 milyon icra dosyası olduğunu anlatan Bakırhan, ay başını bulamayan memur ve işçiyi anlatmaya da gerek bulunmadığını kaydetti.

Bakırhan, bütçe kaynakları doğru kullanılsa emekliye 5 bin yerine 80 bin lira ikramiye verilebileceğini, engelli istihdamının yüzde 3lerden 6lara çıkarılabileceğini, depremden en çok etkilenen bölgelerdeki okul ve hastanelerin depreme dayanaklı hale getirilebileceğini iddia etti.

Türkiye ekonomisi iflas ederken faiz lobilerinin gülmeye devam ettiğini öne süren Bakırhan, çünkü 2024 bütçesinin en önemli kalemlerinden birisi de faiz lobilerine ödenecek paradır. 1 trilyon 254 milyar lira yeni bütçede faiz ve lobilerine ayrıldı. Evet, ben ekonomistim diyen Erdoğan yine yanıldı. Eğer gerçekten o ekonomist ise bu ülkede kıt kanaat yaşamını sürdürenlerin tamamına Nobel ekonomi ödülü verilmesi gerekiyor. değerlendirmesinde bulundu.

Asgari ücretin belirleneceği bir döneme girildiğini dile getiren Bakırhan, TÜRK-İŞe göre açlık sınırının 14 bin lira olduğunu ancak vatandaşların yarısından çoğunun bunun altında bir ücretle yaşamını sürdürdüğünü anlattı.

Bakırhan, 1 Aralıkta asgari ücret komisyonunun toplanacağını anımsatarak, Biz de asgari ücret konusunda arkadaşlarımızla birlikte bir çalışma yürüttük ve hedef olarak diyoruz ki en düşük asgari ücret 25 bin lira olmalı, yoksulluk sınırına göre her ay düzenli güncellenmeli. görüşünü paylaştı.

En çok borcu olan ve usulsüzlük yapılan belediyelerin de kayyum atanan belediyeler olduğunu savunan Bakırhan, AK Partinin tüm belediyelerinde bir yozlaşmanın olduğunu iddia etti.

Bakırhan, HEDEPin yerel yönetim anlayışında demokrasi bulunduğunu ifade ederek, Kendimize güveniyoruz, başaracağız. Bu konuda 25 yıllık bir deneyimimiz de var. Belediyelerimizi kayyumlardan kurtararak halkın evi, halkların bahçesi yapacağımıza söz veriyoruz. dedi.

ÖZDAĞ TARAFINDAN PAYLAŞILAN BELGE 100 YILLIK RET VE İNKAR POLİTİKASININ VESİKASIDIR

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağın, milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi yapılan bir protokolün belgesini paylaştığını hatırlatan Bakırhan, Özdağın paylaştığı belge, 100 yıllık ret ve inkar politikalarının vesikasıdır. Halklarımıza dayatılan ve bir kağıt parçası olan vesikayı kabul etmediğimizi, huzurlarınızda dile getirmek istiyorum. Bu protokol aynı zamanda bir utanç kaydı olarak tarihe düşecektir. ifadesini kullandı.

KORKUYORLAR...

HEDEP büyüdükçe iktidarın korktuğunu ileri süren Bakırhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Hiçbir şey bulamadılar. Tam yerel seçime gideceğimiz süreçte bizi uğraştırmak için HEDEPin ismine kafayı taktılar. çünkü kafaları hukuksuzluktan, adaletsizlikten başka bir şeye çalışmıyor. Neymiş, HEDEP ismi HADEPe benziyormuş. Tebrik ediyoruz, şapkadan tavşan çıkarmışlar. Türkiyede bir partinin adı ya da kısaltması ilk defa birbirine benzemiyor. Şunu bir türlü anlamadılar: Biz ne zaman bir binadan, tabeladan, 3 harften ibaret olduk. Partimiz kapanınca, ismimiz yasaklanınca, değişince mücadeleden mi vazgeçeceğiz? Adalet, demokrasi, özgürlük aramaktan mı vazgeçeceğiz?

HABER MERKEZİ

Ana Sayfaya Git