CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ’’Akılla, mantıkla, sağduyuyla, tarihsel birikimimizle bu sorunu (terör) aşabiliriz. Biz geçmişteki bütün hatalara karşın olarak Adalet Kalkınma Partisi’ne yeni bir kredi açıyoruz. Çözün sorunu’’ dedi.
CHP Parti Meclisi (PM) Kılıçdaroğlu, başkanlığında toplandı. Kılıçdaroğlu, toplantının açılışındaki konuşmasında, Türkiye’nin son 10 yıldır gündeminde bulunan ve değişmeyen konulardan birinin de terör olduğunu söyledi.
TERÖR DAHA BİTMEDİ
Yeni şehit haberlerinin, kış nedeniyle yeni şehit haberlerinin gelmediğini savunan Kılıçdaroğlu, ’’Kimse sanmasın ki terör bitti. Her kış karşılaştığımız tablo bu’’ dedi.
’’10 yılda bu hükümetin terör konusunda kararlı ve tutarlı bir politika izlemediğini herkes biliyor. Mısır’daki sağır sultan da biliyor’’ diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
’’Biz çok iyi niyetlerle yola çıktık. Teröre karşı ortak tavır, ortak tutum belirlenmesi gerektiğinin altını hep özenle çizdik. Şunu da söyledik; Bu sorunun çözüm adresi TBMM’dir dedik. Orada oturacağız, konuşacağız. Sorunu aşmak için ortak aklı kullanacağız dedik. Bu görüşümüzü hala koruyoruz. En sağlıklı, en tutarlı görüşün de bu görüş olduğuna inanıyoruz. Bunu her yerde söyledik. Sayın Başbakan’a bazı önerilerim var; son günlerde gazetelerde, televizyonlarda haberler okuyoruz. Haberleri büyük bir dikkatle izliyoruz. Önerim şu; açık ve dürüst bir politika gütmek gerekiyor, bu sorunu çözmek için. Türkiye’nin en hassas, en can yakıcı konusu, günlük kaygılara, seçim kazanma hesaplarına alet edilmemelidir. Bu çok tehlikeli bir süreç olur. Geçmişte yaşananların faturası daha sonra daha ağır çıktı.’’
BunlarI yapmazsanIz bu sorunu çözemezsİnİz
Annelerin çocuklarını rahatlıkla askere göndermek istediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ’’Onun için biz barışa umutla bakıyoruz. Huzura da umutla bakıyoruz. AKP’nin geçmişteki kötü siciline rağmen umudumuzu koruyoruz. Onun için çıkar hesapları yapmadan, bu sorunun ülkenin çıkarları bağlamında, insanımızın çıkarları bağlamında ele alınıp çözülmesi gerekiyor. Buradaki tek önemli kıstas samimiyet. Sorunu çözmede gerçekten samimi olacağız, ’ben bu sorunu çözmek istiyorum’ diyeceğiz’’ değerlendirmesinde bulundu.
KAN DÖKÜLMESİNİ İSTEMİYORUZ
Sorunun çözümünde, bir başka önemli koşul daha olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
’’Demokrasisi sağlıklı çalışan bir ülkede, demokrasinin vazgeçilmez kuralı olan anamuhalefet partisine bilgi verilmesi. Bu çok önemli bir kuraldır. Demokrasinin önemli kuralıdır, sadece bize mi? Hayır. Parlamento’ya da bilgi vereceksiniz. Samimi olarak bu sorunu çözmek istiyorsanız, çözüm araçlarını paylaşmaktan çekinmeyeceksiniz, korkmayacaksınız. Eğer görüşmelere bu çerçevede bakmaz da kendi kişisel çıkarlarınızın ve seçim hesaplarınızın bir gereği olarak bakarsanız, yeni bir hayal kırıklığıyla toplum karşı karşıya kalabilir. Bunun faturası çok daha ağır olur. O nedenle dikkat edilmesi gereken 4 temel ilke var. Bir, samimi ve dürüst olacaksınız. İki, gizli kişisel bir ajandanız olmayacak. Üç, millete izah edemeyeceğiniz angajmanlara girmeyeceksiniz. Dört, anamuhalefet partisine veya millete bilgi vereceksiniz. Bunları yapmazsanız bu sorunu çözemezsiniz.’’
CHP’nin bu temel sorun noktasında en duyarlı, en samimi yaklaşan parti olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, ’’Bu ülkede kan dökülmesini istemiyoruz. Hiçbir yurttaşımızın saçının teline zarar gelmesini istemiyoruz. Akılla, mantıkla, sağduyuyla, tarihsel birikimimizle bu sorunu aşabiliriz. Biz geçmişteki bütün hatalara karşın olarak Adalet Kalkınma Partisi’ne yeni bir kredi açıyoruz. Çözün sorunu’’ dedi.
ASGARİ ÜCRET ZAMMI
Son 10 yılda işsizlik, terör ve yoksulluğun Türkiye’nin değişmeyen gündemlerinden olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde yeni asgari ücretin belirlendiğini anımsattı. Asgari ücretin 733 lira, yılın ilk yarısı için yapılan zammın da 33 lira olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, ’’Değişimden umuttan söz ediyoruz. ’Geleceğe umutla bakalım’ diyoruz, 10 yıldır, işsizlikten, yoksulluktan söz ediyoruz, asgari ücrete yılın ilk yarısı için yapılan zam sadece 33 lira. Günde bir simit parası’’ dedi.
Maliye Bakanı’nın Türkiye’de 10 milyonu aşkın kişinin asgari ücretle geçindiğini söylediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ’’10 milyon yurttaşa biçilen değer, günde bir simit parası. Hani Türkiye çok hızlı büyüyordu. Yeni yıl aynı zamanda iğneden ipliğe her şeyin zam gördüğü bir yıl oldu’’ ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, resmi rakamlara göre 5 kişilik bir ailede, 2010’da yoksulluk sınırının bin 25 lira olduğunu, yaptıkları hesaplamayla 2013’ün başında bu rakamın bin 202 liraya yükseldiğini belirtirken, asgari ücretliye ise yoksulluk sınırının altında zam yapıldığını savundu.
Bu tabloya rağmen ’’üç çocuk yapılmasının’’ istendiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ’’Bu resmen bütün asgari ücretlilerle dalga geçmek demektir’’ değerlendirmesinde bulundu.
YÜZ KARASI BİR TABLO
Ekonominin özünün kaynak paylaşımı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinde ilk kez parlamentodan meşru olmayan bir bütçenin geçtiğini bunun da ekonomi tarihi açısından yüz karası bir tablo olduğunu ileri sürdü.
Kaynak bölüşümünün hakça olmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, otoyollar ve köprülerle ilgili olarak yapılan 5,7 milyar dolarlık özelleştirmenin ise bir istihdam yaratmayacağını söyledi. Kılıçdaroğlu, bu paranın sanayiye yatırılmış olması durumunda ise 40 bin kişiye istihdam yaratılabileceğini bildirdi.
Elin oğlu uzaya gidiyor, Mars’a gidiyor
Türkiye’nin 1993’te sanayi liginde ilk 15 içinde olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, yaşanan büyük depremlere rağmen yerini koruyan Türkiye’nin bugün bu sıralamada yer almadığını savundu.
Ekonomi politikasının emek ve istihdam dostu olması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, açıklanan yeni ekonomi programını eleştirdi. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin yeni bir ekonomi programına, teşvik politikasına ihtiyacı olduğunu kaydetti.
Bir bakanın üniversitelerin fizik bölümüne gerek olmadığını buralarda pastacı yetiştirilmesi gerektiğini söylediğini belirten Kılıçdaroğlu, ’’Elin oğlu uzaya gidiyor, Mars’a gidiyor, biz pastacı yetiştireceğiz. Elbette ki pastacılık çok önemli meslek ama fiziği öngörmeyen bir düzenin geleceğe umutla bakma hakkı yoktur. Nasıl siyaset adamıdır bu kişi’’ dedi.
BarIşI sağlamak emek İŞİDİR
Barışın önemini vurgulayan Kılıçdaroğlu, barışı sağlamaya yönelik bütün çabaların arkasında olmaya devam edeceklerini söyledi.
Barışı, sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada istemek zorunda olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
’’Eğer siz, komşunuzun evini kundaklarsanız, orayı yakmaya kalkarsanız, o yangının bir süre sonra sizin evinizi de saracağını unutmamanız gerekir. Eğer siz komşudaki kavgada, koşup hemen silahı alıp, ya karıya ya kocaya verip, ’şunu öldür’ derseniz, o huzursuzluk bir süre sonra sizi de kapsayacaktır. Türkiye bugüne kadar dış politikasında hiç bir zaman komşularının iç işine doğrudan müdahale etmedi, taraf olmadı. Tam tersine bir yerde yangın varsa, o yangını sağduyuyla, hoşgörüyle dindirmeye çalıştı ve saygınlık kazandı. İlk kez bu topraklar, komşuyu kundaklayan bir siyasal iktidara tanık oldu. Bunun faturası ağırdır. İç politikada zaman zaman kavga edebiliriz ama bir süre sonra barışabiliriz. Dış politikadaki yanlışların faturası kuşaktan kuşağa nakleder. Komşunun iç işlerine müdahale etmemek, sadece ahlaki bir kural değil, aynı zamanda aklında öngördüğü bir kuraldır. Eğer bunu yaparsanız, başarının altına bir imza koyarsınız, barışın altına, saygınlığın altına imza koyarsanız. Barışı sağlamak emek işidir ama aynı zamanda akıl, siyasi birikim, aynı zamanda samimiyet işidir.’’
Tekin’e sürpriz doğum günü pastasI
Öte yandan PM toplantısı öncesi bugün doğum günü olan Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’e, aralarında CHP Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş’in de bulunduğu bazı PM üyeleri tarafından doğum günü sürprizi yapıldı.
Tekin, PM’nin yapıldığı 4’ncü kata inerken, çağrıldığı bir odada doğum günü pastası ile karşılaştı. Pastadaki mumu söndüren Tekin, yaşının sorulması üzerine ise ’’yarım asrı devirdik neredeyse’’ yanıtını verdi.
AA