'YSK bunu yargıya taşımalı'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Bizim elimizdeki seçmen bilgileri, Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) elinde yok." açıklamasına ilişkin, "Bana göre, YSK Başkanı ve ekibi bunu yargıya taşımalı. Yargıya taşımak suretiyle artık bu adama bedel ödetmeli." dedi.

Haberler 20.08.2022 - 00:32 Son Güncelleme : 01.01.0001 - 00:00

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.

Yakın zamanda İsraille de normalleşme süreci başlamıştı ve büyükelçilerin atanmasına da karar verildi. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri en nihayetinde İsrail Mısırdan da örnek verdiniz. İsraille olan ilişkiler Doğu Akdenizde Mısırla da olursa, bu ilişkilerimiz için genel anlamda enerji eksenli bir ilişki, irtibat diyebilir miyiz acaba? sorusuna Erdoğan şu yanıtı verdi:

Daha çok siyaset eksenli dersek isabetli olur. Yani siyasetin gereği bu. Onun için de siyasette dargınlık olmaz. Her an barış içinde olacaksın. Her an görüşebilme imkanı yakalayacaksın. Mesela Mısırla şu anda üst düzeyde, istenilen yerde değil ama biz şimdi Mısırla da arkadaşlarla alt düzeyde yani bakanlar seviyesinde bu işi sürdürelim ve ardından da temenni ederiz ki üst düzeyde de bu adımı en güzel şekilde atalım. çünkü Mısır halkı bizim kardeşlerimiz. Bizim Mısır halkıyla dargın olmamız mümkün değil. Onun için de bir an önce orayla da bu barışı bizim temin etmemiz gerekiyor. Suriye ile daha ileri seviyede adımları temin etmemiz gerekiyor. Bu adımları atmak suretiyle, tüm bölgede yani İslam dünyasının bizim komşularımızla olan bu bölgesinde inşallah birçok oyunu biz bozarız.

ABDÜLHAMİD HAN SONDAJ GEMİSİ

Abdülhamid Han sondaj gemisi için ilan edilen NAVTEXde önemli bir detay vardı. Kıbrısta katledilen, Kıbrıslı şehit kardeşler Hakan, Kutsi, Murat İlhan kardeşlerin ismini taşıyan 3 gemi Abdülhamid Hana refakat ediyor. Bu çok önemli, güçlü bir mesaj olarak algılandı. Öte yandan Ege bölgesinde Yunan tarafının tavrı da ortada. Nasıl bir değerlendirme yapabilirsiniz? sorusunu üzerine Erdoğan, üç kardeşin ismini alan gemilerin Abdülhamid Han sondaj gemisine refakat etmesinin sevindirici olduğunu ve kendilerini mutlu ettiğini dile getirdi.

İnşallah buradan beklenen neticeler alınmaya başlarsa tabii bizi çok daha mutlu edecek. diyen Erdoğan, 12 bin metreye kadar sondaj yapabilme kabiliyetine sahip Abdülhamid Hanın dünyada sayılı gemiler arasında yer aldığını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:

Alanında şu anda eşi benzeri yok. Böyle bir özelliği, böyle bir güzelliği var. Beklentimiz inşallah yeni müjdeler olması. Bakalım ne getirecek? Tabii başta ana muhalefet olmak üzere birileri bundan çok rahatsız oluyor. Gemiye Abdülhamid Han ismini koyduk. Bundan kimlerin rahatsız olduğunu gördünüz. Düşünün, siyaset yapıyor ve tarihçi, tarihi çok iyi bildiğini söylüyor. Nasıl biliyorsa tarihi? Abdülhamid Hana saygısızlık yapacak kadar ileri gidebiliyor. Lafa da geldiği zaman muhafazakar havalarına giriyor. Öyle veya böyle biz Abdülhamid Han sondaj gemimizle inşallah o beklenen neticeleri aldığımız anda bunu milletimizle paylaşacağız. Hele hele bir de inşallah doğal gazımız, petrolümüz çıkmaya başladığı andan itibaren çok daha farklı olacak.

Malezya Kralı Sultan Abdullah Riayatuddin Al-Mustafa Billah Şahın Türkiyeye ziyaretini hatırlatan Erdoğan, Bu arada sayın Malezya Kralının ülkemizi ziyaretinde bazı konuları görüştük. Bunlardan bir tanesi de Petronas ile Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının ortaklaşa bir adım atması hususuydu. Bu konuyla ilgili belirlenen bir iki bölgede müşterek çalışma planlıyoruz. İnşallah bu çalışmada bir tarafta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımız ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı öbür tarafta Petronas ve bir diğer tarafta çinliler, belki 3 ayaklı olarak inşallah bir adımı da beraberce atacağız. Tabii sevincimiz şu anda 4 sondaj gemimiz var, 2 sismik araştırma gemimiz var. Bütün bunlarla beraber artık bir gücüz. Allah sonucunu da inşallah hayır verir. diye konuştu.

Malezya ile olan bu ortak arama faaliyetleri Akdenizde, Karadenizde mi yoksa başka bölgelerde mi? sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hayır başka. karşılığını verdi.

ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM ÜLKEMİZİ OLUMLU GELİŞMELERİN BEKLEDİĞİNİ GÖRÜYORUZ

AK Partinin 21inci kuruluş yıl dönümü dolayısıyla yaptığınız konuşmada Türkiye Ekonomi Modeline değindiniz, iç tutarlılığı olduğunu söylediniz. Programın gidişatına ilişkin satır başlarıyla bir değerlendirme yapabilir misiniz? Bir de özellikle sonbahar ayları için ağırlıklı olarak enerji faturasındaki yüksek artış nedeniyle ödemeler dengesinde Türkiyenin sıkıntı yaşayabileceğine ilişkin uluslararası kuruluşların raporları, değerlendirme notları, hepsi üst üste gelmeye başladı. Böyle bir negatif enerji birikiyor sanki sonbahar ayları için. O noktada da bir piyasaya mesajınız olur mu? sorusunu Erdoğan şöyle yanıtladı:

Türkiye Ekonomi Modeli ile makroekonomik istikrarı sürdürülebilir kılmayı hedefledik. Yüksek katma değerli üretimi artırmayı özellikle hedefledik. Cari dengede kalıcı iyileşmeyi hedefleyen bir politikalar bütünü olarak bunu ifade ettik. Modeli oluştururken ülkemizin geçmiş tecrübelerini, iç ve dış dinamiklerini, sahip olduğu jeostratejik avantajı, Kovid-19 salgını ve sonrasında yeni küresel ekonomik düzenin ortaya çıkarmış olduğu fırsatları kapsayan birçok parametreyi dikkate aldık. Tabii modelin tasarımında serbest piyasa ekonomisi ilkelerinden asla taviz vermiyoruz. Modelin temel politika araçlarını, Türk lirası tasarrufların özendirilmesine yönelik adımlar, selektif kredi politikaları, yatırım ortamının iyileştirilmesine dönük tedbirler oluşturuyor. Son dönemde model kapsamında uyguladığımız politikaların olumlu sonuçlarını da almaya başladık. Bununla birlikte özellikle IMFnin yaptığı son açıklamalara baktığımız zaman, Türkiyenin ekonomik olarak dünya ülkelerinden farklı bir konumda olduğunu, çok daha isabetli bir büyüme parametresini yakaladığını IMF kendisi ifade ediyor. Böyle bir konumdayız ve biz önümüzdeki dönem için ülkemizi olumsuz değil, tam aksine olumlu gelişmelerin beklediğini görüyoruz.

TARIM KREDİYE AİT MARKETLERDEKİ İNDİRİMLİ SATIŞLAR

Ekonomi demişken gündemdeki bir mevzuyla devam edelim. Tarım Kredi Kooperatiflerinde indirimler başladı. Aslında siz yine bir yurt dışı ziyaretinde Tarım Kredi Kooperatifleri market sayısını 1000 yapacağız. diye bir söz vermiştiniz. Bu sözünüzü tuttunuz, hatta aştınız. 1000 hedefini yüzde 40 aşmış gözüküyorsunuz şu anda. Tarım Kredi Kooperatifleri ile ilgili indirim olduğu da gözüküyor rakamlarda. Size gelen bilgiler nasıl bu marketlerle ilgili? Devletimiz hakikaten ekonomik olarak büyüyor. Bir yandan da vatandaşın ekonomisi fahiş fiyatlardan dolayı sıkıntı geçiriyor. Bunu daha önce siz de dile getirmiştiniz. Fahiş fiyatı engelleme noktasında sistem yerine oturur mu Tarım Kredi Kooperatifleriyle? İndirimler dönemsel mi kalıcı mı? Kalıcı olur mu bu indirimler? sorusu üzerine Erdoğan şunları söyledi:

Öncelikle Tarım Kredi Kooperatiflerinin attığı bu adımla biz vatandaşımıza uygun fiyatlı ürünleri ulaştırırken bir yandan da birilerini terbiye ediyoruz. Şu anda Tarım Kredi Kooperatiflerinin 1300-1400 marketi var. Biz şimdi Tarım Krediye diyoruz ki Tarım Kredi, de ki market açmak üzere bana işte 250, 300, 400 metrekarelik bina ile gelin. Ürünü biz verelim. Sen ürün için işletme sermayesi koyma. Onu Tarım Kredi sana versin. Bunu niye diyoruz? Şu andaki market sayısını 1400 değil, 2 bine, 2 bin 500e çıkaralım ve piyasayı Tarım Kredi olarak biz balanse edelim. çünkü bizim derdimiz burada para kazanmak değil. Bizim tek derdimiz var: Vatandaşımıza bir, kaliteli ürün; iki, ucuz ürün sunalım. Mesela et ürünleriyle ilgili bunu sadece koyun kuzuda değil, büyükbaşta da yapalım. Şimdi bakın hemen muhalefet çılgına döndü, Aldatıyorlar, kandırıyorlar, yok şöyle yok böyle. falan filan. Şu anda Tarım Kredi raflarında ürün kalmadı. Yoğun bir şekilde ürün yetiştirmeye çalışıyorlar. Ben iki gün önce Genel Müdürle de konuştum, dedim süratle depoların sayısını da artıralım, bu depolarla da Türkiye genelinde marketlerimize ürün yetiştirmede sıkıntı yaşamayalım. Şu anda gerek Bakanım gerek Genel Müdürümüz bu çalışmayı hızla devam ettiriyorlar. Zaten bu Tarım Kredi marketlerindeki olayla, diğer zincir marketler fiyatları hemen indirmeye başladılar, başlayacaklar. Bizim derdimiz zaten para kazanmak değil. Burada tek derdimiz piyasayı balanse etmek, vatandaşa ucuz, kaliteli ürün yetiştirmek.

DEPREME KARŞI TEDBİRLERİMİZİ KARARLILIKLA SÜRDÜRME GAYRETİ İçİNDEYİZ

17 Ağustos depreminin üzerinden 23 yıl geçti. Kentsel dönüşümde hangi noktadayız? Bir de büyük bir çoğunluk sosyal konut projesini merakla bekliyor. Burada ayrıcalıklı kesimler, kota ayrılan kesimler genişletilecek mi? Mesela engelliler de bunun içerisine alınacak mı? sorusu üzerine Erdoğan şunları kaydetti:

Depreme karşı tedbirlerimizi kararlılıkla sürdürme gayreti içindeyiz. Bu kapsamda kentsel dönüşüm adımları önceliklerimiz arasında bulunuyor. 20 yılda TOKİyle 1 milyon 170 bin konut ve iş yeri yaptık. Şu anda 81 ilimizde 350 bin konutun dönüşümüne hızla devam ediyoruz. 60 bin konutluk Büyük İstanbul Dönüşümü kapsamında Esenlerdeki ilk etap konutların teslim törenini nasip olursa bugün yapacağız. Sosyal konut kampanyamızla da hedefimiz 2+1, 3+1 konutlarla halkımızın taleplerine cevap vermek. Bu konutlardan engelli kardeşlerimiz, şehit ailelerimiz ve gazilerimiz, emekli vatandaşlarımız da yararlanabilecek. İlk kez gençler ve yeni evli kardeşlerimize de ayrı bir kontenjan ayırıyoruz. Vatandaşımıza en uygun fiyatları ve ödeme seçeneklerini sunacağız. Tabii burada şunun üzerinde ısrarla durmakta büyük fayda var. Bakın Avrupanın birçok ülkesinde şu anda depremde, selde, çeşitli afetlerde konut yetiştiremiyorlar, konut vermiyorlar, oralardaki kentsel dönüşümü değişimi yapamıyorlar.

Fakat biz Bingöl depreminden tutun Van, Malatya, Elazığ depremlerine varıncaya kadar bütün buralarda süratle, bir yılı bulmadan hemen altyapısıyla, üstyapısıyla konutlarımızı yaptık ve vatandaşlarımıza bunları yetiştirdik. Kendisi tabii rahmetli oldu ama sayın Ecevitin başbakanlığı döneminde biz bir Gölcük depremini yaşadığımız zaman bırakın siz evleri, çadır bile yoktu. Ben o zaman belediye başkanı değildim, cezaevinden çıktım, doğru bölgelere gittim ve o bölgelerde vatandaşla hemhal olduk. O Gölcük ne haldeydi, Sakarya ne haldeydi, Yalova ne haldeydi? Yapabildiler mi? Yapamadılar ama biz hamdolsun hepsinde de geldik ve oraların bütün konut ihtiyaçlarını, taleplerini karşıladık. İşte Malatyaya bakın, aynı şekilde konutlardan ahırlarına varıncaya kadar yaptık, teslim ettik. Bu iş aşk işidir ve aşkınan koşan yorulmaz. Bundan sonraki süreçte de bu böyle devam edecek.

KILIçDAROĞLUNUN SEçMEN BİLGİLERİ AçIKLAMASI

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu geçen günlerde Bizdeki seçmen bilgileri Yüksek Seçim Kurulunda bile yok. diye tuhaf bir söz sarf etti. Bununla birlikte birtakım spekülasyonlar var, işte Hükmetin yapmayı planladığı bazı icraatlar önceden Kılıçdaroğluna servis ediliyor ya da sızdırılıyor. şeklinde. Bu ilginç duruma dair neler söylemek istersiniz? sorusu üzerine Erdoğan şu değerlendirmeyi yaptı:

Kılıçdaroğlunun bu açıklamalarına inanıyor musunuz? Adamın hayatı yalan. Bir şey bildiğinden değil. Tabii bana göre, YSK Başkanı ve ekibi bunu yargıya taşımalı. Yargıya taşımak suretiyle artık bu adama bedel ödetmeli. Yeri geliyor savcılara saldırıyor, yeri geliyor hakimlere saldırıyor ama nedense onlar çekiniyorlar, korkuyorlar. Anayasayla teminat altındasınız. Anayasada bununla ilgili Kesinlikle yargıya yönelik bu tür beyanlarda bulunulamaz diyor. İnşallah 2023te milletim sandıkta buna bir kez daha dersini verecek.

Ana Sayfaya Git