İşte Akdağ’ın açıklamalarından satırbaşları;
Bilimsel bir heyetle çalışma başlattık, Türk toplumunun büyük bir bölümü kürtaja karşı, hatta kadınların da büyük bir bölümü buna karşı. Elbette anne sağlığını tehdit eden bir sorun varsa, doğacak bebeğin bir sorunu olacaksa elbette buna karşı değiliz ve bunları tartışılır buluyoruz, basında geniş biçimde yer alan bir açıklamam var bu nedir? Bana deniyor ki bazı özel durumlarda hamilelik olabilir, bu durumlarda ne yapacaksınız? Bu durumda eğer annenin hayatı yada sağlığı ile ilgili geniş bir kısıtlama getirilecekse bu çocuk sahipsiz kalmaz, bu çocuğa da devlet bakar. Bunları bizler bilimsel uzmanlar ve araştırmalarla tartışacağız daha sonra Bakanlar Kurulu’na götüreceğiz.
Sezaryen bir ameliyattır
Sezaryen ise normal doğumun yerine geçecektir, sezaryen bir ameliyattır bir defa bunu yaptığınız zaman mütakip doğumları da bu şekilde yapmalısınız. Normal doğum olmaz mı? Birinci doğum sezaryense eğer ikinci doğum normal olabilir diyorlar fakat bunun tehlikeli olduğunu belirtiyorlar. Burada vatandaşımız sezaryene kesinlikle itibar etmemelidir, meslektaşlarım arasında bir bilgi farklılığı var siz doğum esnasında kişinin kendisi ve ailesine tehlike varsa ve bunu aksettirirseniz ne denirse razı oluyorlar.
Kürtaj Türkiye’de bir 12 Eylül yasasıdır
Bugün Türkiye’de her insanın aile hekimi var, her vatandaş her aile modern planlamaya uymalı, işin özeti budur. Tartışmaları sağlıklı götürmek lazım, tekrar söylüyorum Türkiye’de kürtaj konusu bir 12 Eylül darbe yasasıyla oldu bittiye getirilmiştir. Biz şahsen sayın başbakanımız da bende burada yaşam hakkından yanayız, kadının seçim hakkını savunanlar da var o halde bu tartışmalar devam edecek ve bu süreci sağlıklı şekilde sonlandıracağız.
Peşpeşe sezaryenler olamaz mı? Olabilir, fakat her sezaryen anne için tehlike olduğu için ilk doğumdan sonra eğer devam eden doğumlar da aynı şekilde gerçekleşecekse tehlike teşkil eder.
Ana amaç bellidir ama bunun elbette ikincil yararları üzerinde de tartışacağız. Ben diyorum ki eğer kürtaj sadece annenin yada bebeğin sağlığıyla ilgili bir durumdan dolayı yarın serbest bırakılacaksa, o zaman belli sıkıntılarla doğan çocukları devlet sahipsiz bırakmayacaktır. Ancak böyle bir kararı da henüz almış değiliz, Türkiye’de kürtaj şuanda 10. haftaya kadar koşulsuz şekilde serbesttir, dileyen bu haftaya kadar anne karnındaki bebeği aldırabilir. Neden kadın örgütleri, insan hakları ile ilgilenen kişiler yada sizler bunu vurgulamıyorsunuz. 10 haftadan sonra kolu, bacağı artık kan dolaşımı başlayacak olan bebeğin anne karnından kazınmasının adıdır kürtaj, bundan bahsediyorum ben.
4 hafta konusunu ortaya atan biz değiliz. 4 Hafta konusu tartışması sonuca varacaktır, bu bizim fikrimiz değil benim fikrim bilimsel kurulun çalışması sonucunda şekillenecektir.
Sigara yasağı cezaları
Miktarı 10 milyonları bulan cezalar var, bunun dışında yüzde 95’e yakın olarak bir uyum olduğunu biliyoruz, ben bunun dışında basına da teşekkür etmek istiyorum, yasaklara uymayan yerleri ifşaa edenler var bunları görüyoruz.