Gelişimi anne karnında başlayabilen böbrek kistleri, böbrek havuzu ile idrar kanalı arasındaki darlıklar ya da mesaneden böbreklere idrarın geri kaçması en sık görülen hastalık sebepleri arasında yer alıyor. Prof. Dr. M. Derya Balbay, doğumsal böbrek sorunları ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
Sağlıklı böbreği olan bebekler sağlıklı nefes alabilir
Vücutta hiç böbrek olmaması, her 5 bin doğumda bir görülen doğumsal bir sorundur. Bu nedenle bebeklerin böbrek sağlıklarının daha anne karnındaki dönemlerinden itibaren takip edilmesi gerekir. Bebekler anne karnında gelişirken böbrek fonksiyonları anne böbrekleri tarafından karşılanır. Bebek böbreğinin anne karnında idrar üretmesi, akciğerlerinin de gelişmesini sağlamaktadır. Bebeğin ürettiği idrar bebeğin içinde yaşadığı amnion sıvısını oluşturur ve bebek bu sıvı içinde yüzer. Bu sıvı aynı zamanda bebeğin sindirim yolu ve akciğerlerini de doldurarak gelişmesini sağlamaktadır. Böbreklerin çalışmayarak idrar üretmemesi, akciğerlerin gelişmesine de engel olur. Bu şekilde dünyaya gelen bebekler doğumdan kısa süre sonra genellikle hayatını kaybetmektedir. Anne karnında iki böbreğinden birinin bile normal gelişmesi, bebeğin sağlıklı bir ömür sürmesini sağlayabilmektedir.
Böbrek kistleri tedavi edilmezse yetmezliğe neden olabilir
Böbreklerdeki kanı süzen ve zararlı maddeleri atmak üzere idrar oluşturan bölümler ile oluşan bu idrarı toplayan ve böbrek havuzuna taşımaya yarayan kanalların birbirleriyle kaynaşamaması sonucu, böbrek içinde üretilen idrarın gittikçe birikmesiyle böbrek kistleri oluşabilir. Bazıları çocukluk çağında tespit edilemezken erişkin hayatta belirlenebilir. Kistlerin böbrekte meydana getirdiği tahribat, böbreğin gelişimindeki bozuklukların derecesine bağlı olarak değişir. Böbrek fonksiyonları tamamen normal olabileceği gibi değişik derecelerde böbrek yetmezliği tablosu ile de ortaya çıkabilir.
Kanal darlığı böbrek hasarına yol açabilir
Bazı erkek çocukları sol böbrekleri ile iç idrar kanalının birleşim yerinde daralmalar UP (üretero-pelvik) darlık ile dünyaya gelir Bu darlıklar böbreğin şişmesine ve zamanla işlevini kaybetmesine neden olmaktadır. Erken bebeklik döneminde teşhis edilen böbrek çıkış darlıkları, böbreğe zarar vermeden tedavi edilebilmekte ancak geç teşhis edilen vakalarda ise böbrek hasarı oluşabilmektedir. Hastalık, herhangi bir belirti ile kendini göstermese de idrar yolu iltihabı ile sinyal vermektedir. Aynı zamanda karında şişlik, yan ağrısı, gelişme geriliğine de neden olmaktadır.
Erken dönemde açık ve kapalı ameliyatla tedavi edilebilir
U-P darlığı, böbrek havuzu ile böbrekten mesaneye idrar taşıyan kanalın birleşim yerinde damar basısı veya gerçek darlığa bağlı olarak gelişir. Erkek bebeklerde kız bebeklere göre iki kat daha sık görülür. Böbrek havuzunda idrar birikeceğinden havuz bölgesinde gittikçe genişleme olur. Eğer havuz böbreğin etli kısmının içindeyse dışarıya doğru genişleyemeyeceğinden basınç artışı ile böbrek fonksiyonlarını bozarak böbrek yetmezliğine kadar ilerleyebilir. Eğer havuz bölgesi böbreğin etli kısmının dışında ise böbrek içinde basınç yükselmesine neden olmayacağı için genişlemeye devam eder ancak böbrek fonksiyonlarını bozmaz. Yine de böbrek havuzunda idrar birikmesine bağlı olarak taş oluşumunu ve iltihaplanma risklerini artırabilir. Böbrek havuzunun genişlemesine bağlı olarak hastalar ağrı hissedebilir. Yapılan incelemelerde tespit edildiklerinde ameliyatla tedavi edilerek böbrek kurtarılabilir. Taş oluşumu veya enfeksiyon oluşumu engellenebilir. Ameliyatlar günümüzde açık tekniklerle yapılabildiği gibi laparoskopik veya robotik olarak da yapılabilmektedir.
Böbreğin fonksiyonu bozulmadan tedaviye başlanmalı
Böbrek anomalilerine; böbrek çıkışında tıkanma veya böbreklere mesafedeki idrarın geri kaçması durumlarında cerrahi müdahale gerekebilir. Bazı durumlarda böbreğin az gelişmesi iltihaplanmalara veya yüksek tansiyona yol açabilir. Bu gibi sorunlar ortaya çıktığında böbreğin çıkarılması gerekir. Doğuştan böbrek sorunlarında böbreğin fonksiyonunun bozulmadan yapılan tedavilerin önemi büyüktür. çünkü eğer var olan doğuştan anomali böbrek fonksiyonlarına zarar vermişse ve vücutta önemli sorunlara yol açmışsa, bu durumda hastada tam olarak bir iyileşme söz konusu olmayabilir. Bunun tam tersi, böbrek fonksiyonları bozulmadan anomaliler cerrahi olarak düzeltilirse, hastanın yaşam standardı değişmez. Böbreklerin fonksiyonlarını kaybettiği durumlarda ameliyatla böbreğin çıkarılması ya da hasta için diyaliz veya böbrek nakli ihtiyaçları ortaya çıkacaktır. Böbrek fonksiyonları bozulmadan anomaliler cerrahi olarak düzeltilirse hastanın yaşam standardı değişmez. Eğer böbrek fonksiyonları bozulmuşsa böbreğin çıkartılması gerekebilir, daha ileri dönemlerde hastaların diyaliz veya böbrek nakli ihtiyaçları ortaya çıkabilir. Böbrek çıkışında tıkanma veya idrarın böbreklere doğru kaçarak yüksek basınç oluşturduğu ve böbreğin az gelişmesi sonucu oluşan iltihaplanmalar veya yüksek tansiyon gibi durumlarda böbreğin çıkartılması gerekebilir.