Bazı gıdalar kanser hücrelerinin vücuttan atılmasında vücudun kendi dinamiklerini daha güçlü bir şekilde destekler. Pek çok uzman, bu gıdalardan çok fazla yemeniz konusunda uyarılarda bulunuyor. Tüm detaylara haberimizi okuyarak ulaşabilirsiniz.
KANSERLE SAVAŞAN ALTI BESİN
Modern bir hastalık olan kanserle mücadelede sağlıklı ve dengeli beslenmenin önemi büyüktür. Bu bakımdan vücudun bağışıklık sistemine yaptığı katkıyla öne çıkan ve sadece bir adım değil birkaç adım öne çıkan bazı besinler var. Telegraphın görüştüğü uzmanlar da bu yiyeceklerin altını çizdi. Mide, kolon, meme, prostat ve akciğer kanseri riskini en aza indirmeye yardımcı olabilecek altı gıdanın altını çizdi. Doktor Malcolmson Telegrapha şunları söyledi: Meyve ve sebzeler açısından zengin sağlıklı bir beslenme aynı zamanda sağlıklı kilonuzu korumanıza da yardımcı olabilir. Bu aynı zamanda kansere yakalanma riskini de önemli ölçüde azaltır. Kahvaltıda yulafı çilek, muz gibi meyvelerle birleştirmek çok önemli dedi. Doktor meyvelerin yanı sıra sebzelerin de kanserle savaşan flavonoidler ve antioksidanlar açısından zengin olduğunu söylüyor. Dr. Malcolmson şöyle diyor: Karalahana ve ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunan karotenoidler vücudun antioksidan savunmasını güçlendiriyor ve bu da kansere yol açabilecek DNA hasarını sınırlıyor. Bundan dolayı öğle yemeğinde karışık sebzeli omlet yemek çok etkilidir. Nohut, mercimek ve fasulye Akdeniz diyetinin merkezinde yer alır. Birçok uzman haftada en az üç kez alınması gerektiğini iddia ediyor. Bu ürünler lif açısından oldukça zengindir. Bu, bağırsaklardaki yağ asidi seviyelerinin artmasına yardımcı olur ve böylece tümör gelişme olasılığını azaltır. Doktor Oliver Shannon, Fasulye, lif ve protein sağlayan besleyici ve çok yönlü bir seçenektir. Pek çok akşam yemeği tarifine dahil edilmesi kolaydır. Örneğin kıymanın yarısını mercimekle değiştirebilirsiniz. Fasulye ve nohut tek başına veya çeşitli yemeklerde kullanılabilir. Ayrıca atıştırmalık olarak da yenilebilir. Örneğin çıtır nohut son derece besleyici ve kanserle mücadele eden bir üründür dedi. Uzmanlar badem, çam fıstığı, antep fıstığı gibi kuruyemişlerin haftada üç kez küçük avuçlar halinde tüketilmesi gerektiğini söylüyorlar.çünkü bu kuruyemişler antioksidan bakımından zengindir. Birçok çalışma bu ürünlerin oksidatif stresi ve DNA hasarını azaltarak kanser riskini en aza indirdiğini göstermiştir.
Dr. Fiona Malcolmson şunları söyledi: Fındık, Akdeniz diyeti alımınızı artırmak için harika bir fırsattır. Örneğin, bir paket cips satın almak yerine badem veya ceviz gibi bir avuç tuzsuz kuruyemiş yemek kansere karşı korunmanıza yardımcı olabilir. Artık hepimiz balığın omega-3 yağ asitleri açısından zengin olduğunu biliyoruz. Omega-3 yağ asitlerinin tümör oluşumunu yavaşlattığını gösteren çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Özellikle sardalya, uskumru, somon, kalkan ve ton balığı omega-3 içeriği en yüksek balıklardır. Dr Fiona Malcolmson şunları söyledi: Birleşik Krallıktaki çoğu insanın balık tüketimi azdır, ancak haftada en az üç porsiyon balık tüketmek önemlidir. Bunun nedeni, balığın iltihaplanma ve hücre çoğalması gibi kanserle ilişkili biyolojik süreçler üzerinde olumlu bir etkiye sahip olmasıdır. En etkili balık somon balığıdır. Bu ürün özellikle kırmızı veya işlenmiş ete alternatif olarak denenebilir dedi. Zeytinyağında bulunan alfa-linolenik asitin düzenli kullanıldığında bazı kanser türlerine karşı koruma sağladığı bilinmekte. Ayrıca uzman isimler zeytinyağının kanserle ilişkili serbest radikallerle savaşan A, D, E ve K vitaminleri açısından mükemmel bir kaynak olduğuna sıklıkla dikkat çekiyor. Zeytinyağı gerçek kanserle savaşmak için harikadır ifadesini kullanan Dr. Oliver Shannon şu bilgileri aktardı: Günde 4 yemek kaşığı yemeyi hedefleyin. Araştırmalar, zeytinyağının kanseri önleyici etkisinin, DNA hasarını sınırlayan yüksek antioksidan içeriğinden kaynaklandığını ileri sürüyor. Taze pişmiş ekmekte tereyağı yerine kullanılması, salata ve makarnaların üzerine gezdirilmesi ve yemek pişirmede kullanılması önerilir.