Çocuk hastalıkları uzmanı Dr. Pınar Balgöz Ergül, baharda görülme sıklığı artan çocuk hastalıklarıyla ilgili bilgi verdi: En çok alerjik rinit ve astıma rastlanıyor. Ayrıca krup, nezle ve farenjit, bronşit gibi virüslerin neden olduğu solunum yolu enfeksiyonları, döküntülü hastalıklar, ishallere sık rastlanıyor.
Kronik öksürük esir alıyor
Astıma bağlı kronik öksürük, gece öksürüğü ve solunum sıkıntıları bu aylarda nüksediyor. Ayrıca göz nezlesi olarak bilinen alerjik konjonktivitin sıklığı artıyor. Gözlerde kızarıklık, sulanma, yanma ve batma hissi hastalığın belirtilerinden. İltihaplı göz akıntıları, enfeksiyon belirtisi olabilir.
Ses kısıklığı krup habercisi
Küçük çocuklarda görülen ve viral bir hastalık olan krup, ilerlemesi durumunda ağır solunum sıkıntısına yol açabiliyor.
2-3 günlük burun akıntısı, ses kısıklığı ve hafif ateşi takiben havlar tarzda öksürükle ortaya çıkıyor. Bazen alerjik bir reaksiyon olarak aniden de görülebiliyor. Bu dönemde hastanelerin acil servislerine başvuruların sık nedenlerinden birisi krup.
Nezlesiz bahar olmaz
Alerjik rinit, bahar aylarının başlamasıyla beraber polenlerin ortaya çıkması sonucu görülen bir hastalık. Belirtiler nezleyle karışabiliyor. Ancak alerjik rinitte burunda kaşıntı, hapşırık, gözlerde sulanma ve kaşıntı hissi belirgindir.
Çocuğun avuç içiyle burnunu yukarıya doğru kaşıdığı (alerjik selam) gözlenir. Virüslere bağlı nezle genellikle bir haftada iyileşirken alerjik rinit bahar ayları boyunca devam eder. Alerjik hastalıkların tanısı; çeşitli kan ve cilt testleri, burun akıntısında alerji hücreleri- nin analiz edilmesiyle konulabilir.
İlaçlar yardıma koşuyor
Alerjinin en iyi tedavisi alerjenden kaçınmak. Ancak mümkün olmaması halinde hafif şikayetleri olan hastalarda antihistaminikler, daha ciddi ve inatçı vakalarda burun yolundan uygulanan steroidler kullanılıyor. Astım tedavisindeyse inhilasyon yoluyla alınan steroidler ve bronş genişletici ilaçlar tercih ediliyor.
Ailelere altın ögütler
Çocuğunuzu terletmeyin: Genellikle enfeksiyon hastalıkları, hava sıcaklıklarında ani değişim dönemlerinde ortaya çıkar. Bu dönemde çocuğun havaya uygun giydirilmesi gerekir. Terleten kıyafetlerden kaçınılmalı, terli giysiler sık sık değiştirilmeli.
Elleri yıkayın: El yıkamak, her dönemde enfeksiyonlardan korunmanın en basit ve etkili yolu. Eve geldiğimizde önce ellerimizi yıkayıp sonra çocuklarımızla temas etmeliyiz. Okula giden büyük çocuklar, küçük kardeşlerine enfeksiyon taşıyabiliyor.
Yoğurt ve kefir yedirin: İyi ve dengeli beslenme her dönemde bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar. Yoğurt ve kefir gibi besinler, içerdiği probiyotikler sayesinde bağırsak florasını güçlendirir. Başta ishaller olmak üzere pek çok enfeksiyon hastalığından korunmayı sağlar.
Güneşe çıkarın: D vitamini, enfeksiyonlardan korunmaya yardımcı olur, bağışıklık sistemini güçlendirir. Güneşten hem kendimizi hem çocuklarımızı mahrum etmemeliyiz. Günde yarım saat yeterli.
Parka götürün: Havalandırması iyi olmayan, kapalı ve büyük alışveriş merkezleri yerine temiz havada dolaşmayı tercih edin. Böyle yerlerden, çok kalabalık olması nedeniyle, özellikle çocuklarımızı uzak tutmalıyız.
Bisiklete binsin, yürüsün: Egzersiz, bağışıklık sistemini desteklediğinden temiz havada yürüyüş, bisiklete binmek gibi aktivitelere çocukları yönlendirmeliyiz.