Uygun diyet ve beslenme alkanlnn ürogenital tümörler üzerinde anti-tümöral etkisi olduunun bilindiini belirten Prof. Dr. Hasan Biri, bunun yannda ar ve dengesiz beslenme, malnütrisyon, hazr gda ve fast food tüketiminin ürogenital kanserlerine yakalanma riskini arttrdn söyledi. Obezite ve yal beslenmenin prostat ve mesane kanseri üzerinde olumsuz etkilerinin deerlendirildii geni çapl çalmalar bulunduunu ifade eden Biri, Obezite prostat kanseri geliimindeki en büyük çevresel risk faktörüdür. Amerika kökenli ve geni katlml bir çalmada vücut kitle endeksinin 30 kg/m2nin üzerinde olan prostat kanseri saptanm hastalarda kanserin daha ileri derecede ve daha ölümcül seyrettii bildirilmitir. Benzer bir çalmada ise 10 yl içinde kontrollü olarak 5 ve üzeri kilo veren hastalarda prostat kanseri gelime sklnn azald vurgulanmtr eklinde konutu.
Böbrek kanserine yakalanma riski artyor
Böbrek kanserlerinin de incelendiinde prostat kanserine benzer sonuçlar gözlendiini vurgulayan Biri, Yani vücut kitle endeksinin 30 kg/m2nin üzerinde olduu insanlarda böbrek kanserine yakalanma riskinin artt belirtilmitir. Obez hastalarda prostat kanseri ve böbrek kanseri görülme sklnn artt bilinse de beslenmesi bozulmu, dükün ve vücut kitle endeksi düük hastalarda mesane kanseri görülme sklnn daha yüksek olduu düünülmektedir. Ancak Koebnick ve arkadalar, 1995 ile 2003 yllar arasnda geni katlml bir çalma sonucunda obezitenin mesane kanseri riskini bir miktar arttrdn ancak bunun istatistiksel olarak anlaml olmadn vurgulam olup, benzer bir çalmada ise vücut kitle endeksi ile mesane kanseri arasnda bir iliki olmad belirtilmitir. Bu konuyla ilgili en ilginç çalmada ise mesane kanseri gelimesinde rol oynayan TP53 gen mutasyonunun görülme sklnn obez ve yüksek kilolu hastalarda daha az olduu ortaya konulmutur ifadelerini kulland.
Yüksek oranda hayvansal yalar
Bat Avrupa ve Amerikada yaplan geni katlml çalmalarn yal beslenme ile prostat kanseri görülme skl arasnda ciddi bir iliki olduunu tespit ettiini anlatan Biri, konuya ilikin unlar dedi:
Buna ek olarak yal beslenmenin prostat kanseri tanl hastalarda prostat kanseri ölüm skln da arttrd vurgulanmtr. Bu konunun detayna inilen çalmalarda ise diyetle alnan tüm yalarn deil arlkla doymu ya oran yüksek olan gdalarla beslenen erkeklerde prostat kanseri gelime riskinin artt savunulmutur. Bu alanda Giovannucci ve arkadalarnn yapt benzer bir çalmada ise beslenmesinde yüksek oranda hayvansal ya tüketen ve ksmi olarak da krmz ette bulunan alfa-linoleic asitin sadece prostat kanseri deil birçok kanserin gelimesinde önemli bir risk faktörü olduu belirtilmektedir. Bunun sonucunda yüksek oranda hayvansal yalar ve doymu yalarla beslenen erkeklerde prostat kanseri gelime skl arasnda ciddi bir iliki bulunmaktadr. Prostat kanserine neden olan bu yalarn kanseri nasl tetikledikleri incelendiinde androjen seviyelerini arttrd, proinflamatuar sitokinler olarak adlandrlan ve vücudun savunma hücrelerinden salglanan löktrien ve prostaglandini ve kanser geliiminde rol oynayan serbest radikallerin salnmn arttrd tespit edilmitir.
Omega-3 prostat kanserini önlüyor
Ritch ve arkadalarnn yapt bir çalmada ya asitlerinin prostat kanseri üzerindeki etkilerinin aratrldn ve Omega- 6 ya asitleri içeren besinlerle beslenen erkeklerde prostat kanseri geliiminin daha sk, Omega-3 ya asitleri ile beslenen erkeklerde prostat kanseri gelime sklnn ise daha az olduunun tespit edildiini ifade eden Biri, unlar kaydetti:
Omega-3 ya asitleri en çok souk iklimlerde yetien somon, sardalya, uskumru, ton bal gibi balklarn ya dokusunda bulunmakta olup Omega-6 ise bitkisel yalarda daha çok bulunmaktadr. Aslnda bu iki ya asidinin vücutta dengeli olarak bulunmas gerekir. Bu oran Omega-6 lehine bozulduundan kanser riskini arttrd savunulmaktadr. Omega-6 ayçiçek ya, susam ya ve ceviz ya gibi besinlerde yüksek oranda bulunmaktadr. Prostat kanserindeki gibi mesane kanserinin gelimesinde de doymu ya asitleri ile beslenmenin ve beslenme ile alnan farkl tip lipitlerin rolü bulunmaktadr. Yaplan çalmalarn ortak noktas yüksek ya oranna sahip hayvansal et tüketiminin yüksek olduu bireylerde mesane kanserinin görülme sklnda art olduudur.
Yal besinlerin günlük enerji ihtiyacmz
Yalarn, doymu yalar ve doymam yalar olarak iki grupta incelendiini aktaran Biri, Daha çok hayvansal besinlerde bulunan doymu yalar, insan sal için zararl yalardr. Daha çok bitkisel besinlerde ve balklarda bulunan doymam yalar ise insan sal için yararldrlar. Yal besinleri tüketirken günlük enerji ihtiyacmzn yüzde 30dan fazlasn içermemesine dikkat etmeliyiz diye konutu.
Zorunlu ya asitlerinin en iyi kaynaklardr
Doymam yalar vücudun gereksinim duyduu zorunlu ya asitlerinin en iyi kaynaklardr diyen Prof. Dr. Biri, Oda scaklnda sv haldedirler ve büyük çounluu bitkisel kaynakldr. Zeytin ve kabuklu yemiler (fndk, fstk, ceviz), kabuklu yemi yalar (yer fst ve badem yalar) ve avokado gibi besinler doymam yalar içerir. Oda scaklnda kat olan yalar doymu ya adn alr. Hayvansal ürünlerde bulunan veya bu ürünlerden yaplan yiyeceklerdeki yalar bu grup içinde yer alr. Tereya, margarin, iç ya (et, sakatat), süt ve süt ürünleri (süt-peynir-yourt-krema-kaymak, dondurma), Hindistan cevizi, palmiye ya, kakao ya, kümes hayvanlarnn derisi ve yumurta sarsnda bulunur deerlendirmesinde bulundu.
Yal beslenme böbrek kanserini tetikliyor
Böbrek kanseri ile yal beslenme arasndaki iliki incelendiinde dier ürolojojik kanserler gibi yal beslenmenin kanser gelime riskini arttrdnn tespit edildiini söyleyen Biri, sözlerini öyle sürdürdü:
Böbrek kanseri patogenezini aratran ngiliz aratrmaclar çalmalarnda balk ya içinde bulunan DHA maddesinin böbrek kanseri dokusunda Metalloproteinaz-1 maddesinin orann arttrarak kanser dokularnn böbrek dna doru ilerlemelerini azalttn tespit etmilerdir.
Kolesterol ile böbrek kanserleri
Biri, hiperkolesteroleminin prostat kanserini arttrc bir risk faktörü olduuna dikkat çekerek, Hiperkolesteroleminin tedavisinde statin olarak adlandrlan ilaç grubu kullanlr. Statinlerin kanser hücreleri üzerindeki etkilerini aratran hayvan ve insan çalmalar mevcuttur. Bu çalmalarda statinlerin hücre büyümesini G1 faznda durdurup kanser hücrelerinin bölünmesini yavalatc etkide bulunduu öne sürülmütür. Geni katlml çok merkezli bir çalmada ise hiperkolesterolemi nedeni ile statin grubu ilaç kullanan hastalarda prostat kanseri gelime riskinin kullanmayanlara göre yüzde 7 orannda daha düük olduu bildirilmitir. Mesane kanserinde de hiperkolesterolemi tedavisinde kullanlan statinlerin anti-proliferatif, antioksidan ve anti-inflamatuar etkilerinden dolay mesane kanserinden koruyucu ve görülme skln azaltc etkileri olduunu bildiren çalmalar mevcuttur. Kolesterol ile böbrek kanserleri arasndaki iliki ise halen aratrma konusudur ifadelerini kulland.
Mesane kanseri gelime riskini arttrc etki yapyor
Yüksek glikoz içeren besinlerle beslenme sonucu oluan yüksek kan ekeri düzeyleri kanser oluumunda risk faktörü olarak bilinmektedir diyen Prof. Dr. Biri, Epidemiyolojik çalmalar göstermitir ki Tip II Diyabet; pankreas, karacier, meme, kolon ve kadn üreme organlar kanserlerini arttrmaktadr. Ürogenital sistem kanserleri için yaplan çalmalarda da kontrolsüz diyabetin özellikle böbrek ve mesane kanserlerinin riskini arttrd gözlenmitir. Diyabetik hastalarda skça gözlenen hiperinsülinemi, obezite ve hipertansiyon bir süre sonra böbrek fonksiyonlarn bozmaya balayarak böbrek kanseri gelimesinde öncü bir hal alr. Öte yandan hiperinsülinemi mesane kanserlerinde de riski arttrc bir etkendir. Diyabetik hastalarda sk tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlar da mesane kanseri gelime riskini arttrc etki yapmaktadr eklinde konutu.
Kanser türlerini önleyici gdalar
Baz minerallerin kanser oluumu riskini arttrrken, baz minerallerin kanser oluum riskini azalttna dikkati çeken Prof. Dr. Biri, Örnein kirli hava koullarnn youn olduu sanayi bölgelerinde yaayan insanlarn skça maruz kald kadmiyum, nikel, asbest, kurun ve arsenik gibi mineraller ürogenital sistem kanserlerinin görülme skln arttrmakla beraber dier tüm kanserlerin olumasnda da öncü moleküllerdir. Kanserden koruyucu minerallerden bahsedecek olursak; kepekli tahl ürünlerinde ve su ürünlerinde bulunan selenyum, ayçiçei, yumurta ve kuru bakliyat içinde bulunan çinko, yeil sebzelerde bolca bulunan molibden ve bunlarn yannda demir ve kalsiyum gibi minerallerin de vücut için uygun miktarlarda tüketildiinde ürogenital kanserlerle birlikte dier kanser türlerini de önleyici etkiler oluturduu bildirilmitir. Ürogenital kanserlerden olduu kadar dier kanser türlerine yakalanma orann da obeziteden ve yal besinlerden kaçnarak, hayvansal gdalarn tüketimini azaltarak, yeterli ve dengeli beslenip 4 besin grubundan yiyeceklerin mevcut olduu menüler hazrlayarak, ilenmi yüksek yal et tüketimini snrlandrp, balk, tavuk, sebze, meyve ve kuru bakliyat tercih edilerek, doymu ya oran yüksek besinlerden uzak durularak ve yüksek oranda glikoz içeren ve boya ile renklendirilmi içeceklerden uzak durularak en aza indirilebilir bilgilerini aktard.
Prof. Dr. Biri, kanser riskini arttran ve azaltan besinleri ise öyle sralad:
Yal koyun, sr, keçi, tavuk, domuz eti, domuz pastrmas, hamburger, sucuk, salam, sosis, tereya, iç ya, yada kzartlm besinler, tuzlanm besinler, tütsülenmi besinler, nitrit, nitrat eklenmi besinler, atee çok yakn piirilmi kebaplar kanser riskini arttran besinlerdir. Soan, sarmsak, lahana, havuç, spanak, marul, kvrck, salatalk, paz, asma yapra, karnabahar, prasa, algam, turp, biber, maydanoz, tere, nane, roka, taze-kuru fasulye, bezelye, bakla, mantar, patlcan, enginar, kabak, yenebilen otlar kanser riskini azaltan sebzelerdendir. Portakal, greyfurt, limon, kuburnu, böürtlen, kzlck, elma, armut, ayva, erik, kiraz, vine, çilek, kavun, karpuz, üzüm, incir, nar, dut, muz, hurma, yeni dünya kanser riskini azaltan meyvelerdir. Kanser riskini azaltan kuru yemiler ise; leblebi, kestane, badem, fndk, fstk, ceviz.