Kişiler ile iletişim kurmamızı sağlayan ses sistemimiz ve ses sağlığımız için yapılması va yapılmaması gerekenleri uzmanlar açıkladı. Sesini iş hayatında aktif olarak kullanan meslek gruplarında ses problemleri kişilerin sosyal ve iş yaşamını olumsuz yönde etkiler.
Kişinin iletişim kurmasında ve kendini ifade etmesinde önemli bir yeri olan ses sağlığının korunması için uzmanlar önemli tavsiyelerde bulunuyor: Sigara ve alkolden uzak durun, bol su tüketin ve bağırmayın!
Doç. Dr. Kürşat Yelken, kişinin ses kalitesinin, perdesinin ve şiddetinin benzer yaş, cinsiyet, kültürel geçmiş ve coğrafik yerleşimdeki bireylere göre farklılaşmaya başladığı durumlarda ses bozukluğunun ortaya çıktığını belirterek şunları söyledi:
Ses üretim mekanizmasını etkileyecek, ses bozukluğuna neden olacak etmenler çok çeşitlidir. Yüksek sesle konuşmak, bağırmak, sık sık boğaz temizlemek gibi ses suistimalli konuşma alışkanlıkları, gırtlağın alınması, tiroid ameliyatı, kalp ameliyatı gibi tıbbi sebepler, solunum problemleri, hormonal sorunlar, mide sorunları, alerji gibi kronik hastalıklar), alkol, sigara tüketimi gibi alışkanlıklar ya da nörolojik bozukluklar ses bozukluklarının en önemli nedenleridir.
Ses bozukluklarının tedavisi/terapisi mümkün müdür?
Ses bozukluğu yaşandığında öncelikle hekim muayenesi gerekmektedir. Hekim, sizlere tanıda yardımcı olacaktır ve tıbbi tedavi gerektiğinde uygulayacaktır ya da ses terapisi gerektiğinde sizi bir dil ve konuşma terapistine yönlendirecektir. çünkü bazı ses hastalıklarının önlenmesi, düzelmesi ve yeniden oluşmaması için ses terapi tekniklerini, dil ve konuşma terapistleri uygulamaktadır.
Ses terapisi nedir?
Hastalara ses sistemlerini kullanarak mümkün olan en iyi sesi nasıl üreteceklerini, zarardan ya da hastalıktan nasıl geri döneceklerini ve nasıl korunacaklarını öğretmeyi amaçlayan ve ses üretim fizyolojisinin dengesini teşvik eden, nefes koordinasyonuna yardım eden, ses üretimi ve ses tellerinin sağlığı için gerekli uygun perde, yükseklik ve ses kalitesini sağlamaya yönelik egzersizleri içeren bir programdır. Sese zarar verecek çevresel etkilerin ve davranışların azaltılması ya da yok edilmesi ile birlikte sesin sağlıklı kalması için gerekli kullanım ve bakımın sağlanması için rehabilitasyon programının bir parçası olarak koruyucu bir yaklaşımdır. Hastalığa ve semptomlarına göre, uygulanan terapi teknikleri değişmektedir.
Sesinizin sağlığı için neler yapabilirsiniz?
* Gün içerisinde 8 10 bardak su tüketin. Yeterince su tüketmediğimizde her organımız gibi ses tellerimiz de ihtiyacı olan nemi karşılayamaz. Ses telleri kuru olduğu zaman boğazdaki salgılar kalınlaşır, bu durumda boğaz temizleme ya da öksürme ihtiyacı yaratır. Sabah uyandığınız zaman bir bardak, öğünler sırasında birer bardak, aralarda birer bardak, yatmadan önce bir bardak su içebilirsiniz.
* Boğaz temizlemekten ve öksürmekten kaçının.Boğaz temizlemek ve öksürmek ses tellerine zarar verebilir. Bunun yerine kuvvetlice yutkunabilir ya da ufak miktarlarda sıvı alabilirsiniz. Boğaz temizleme ve öksürük altta yatan başka bir sebepten (reflü gibi) kaynaklanabilir.
* Gece uykunuzu tam alın. Uykusuzluk ve yorgunluk ses kalitenizi olumsuz etkileyecektir.
* Mentollü/naneli şeker, sakız vb. tüketiminden kaçının. Bu tip tüketim maddeleri boğazınızın dolayısıyla ses tellerinizin kurumasına yol açar. Bu tüketim maddeleri yerine sıvı tüketebilir ya da boğaz pastili alabilirsiniz.
* Uzun cümleler kurarak konuşmayın. Kısa cümleler ile konuşmak, nefes desteğini doğru kullanmanızı ve daha rahat konuşmanızı sağlar.
* Yüksek ses ile konuşmaktan kaçının. Bağırmayın, çağırmayın, seslenmeyin!Gürültülü bir ortam (araba/ otobüs içi, alışveriş merkezleri, cadde, konser, parti, restoran, oyun parkı, inşaat alanı, trafik, sınıfa karşı konuşmak vb.) içerisinde bulunmak, başka bir odada bulunan birine seslenmek sesimizi daha yüksek tondan ve perdeden kullanmamıza neden olur. Bunun sonucunda ses telleri zarar görür. Topluluk önünde konuşacağınız zaman mikrofon kullanabilirsiniz. Başka bir odada bulunan birine sesleneceğiniz zaman ıslık ya da zil çalmak gibi ses tellerinizi kullanmayacağınız aktivitelerde bulunabilirsiniz.
* Uzun süre telefonda konuşmayın.Telefonda konuşurken karşı tarafa sesinizi duyurmak için yüksek ses ile konuşabilirsiniz. Yüksek ses ile konuşmanın ses tellerinize zarar verebileceğini unutmayın.
* Kuru, dumanlı ve tozlu ortamlarda bulunmaktan kaçının.Bu tip ortamlar boğazınızın kurumasına ve tahriş olmasına sebep olur. Sigara içilmeyen ortamları tercih edin. Klimalı ortamlardan uzak durun. Ortamı nemlendirmek için çeşitli noktalara su dolu kaplar yerleştirebilirsiniz. Tozlu ortamlarda bulunmanız gerekiyorsa maske takabilirsiniz.
* Yorulduğunuzu hissettiğiniz zaman sesinizi kullanmaktan kaçının.Sesinizi kullanmaya devam ettiğiniz zaman ses tellerinize zarar verebileceğinizi unutmayın.
* Mide ve/veya boğaz reflünüz ile ilgili olarak doktorunuzun verdiği önerilere mutlaka uyun ve reflü yapan yiyecek-içeceklerden kaçının. Reflü ses tellerinizi olumsuz etkileyeceği için ses kaliteniz de etkilenecektir.
* Sesinizle ilgili 15 günden daha uzun süre sorun yaşıyorsanız en yakın kulak burun boğaz doktoruna başvurun.15 günden daha uzun süren ses kısıklıklarının altında bir sorun yatıyoYoğun ses kullanımı nedeni ile bu kişilerin sesleri sık sık kısılabiliyor, ses tellerinde tahriş ve şişlik oluşabiliyor. Ses tellerinin fazla zorlanması ses telleri üzerinde nodül denilen sert çıkıntılara ya da ses telinin belirli bir noktada fazla şişmesi ile ortaya çıkan polip denilen, cerrahi tedaviye kadar ilerleyebilen hastalıklara yol açabilir. Bu hastalıkların oluşmasını engellemek için sesin doğru kullanılması gerekir. Sesin çabuk kısılmasına neden olan bu hastalıklar seslerini kullanarak mesleklerini icra eden kişileri olumsuz yönde etkiler. Ses hastalıkları sadece sesin yanlış kullanımı sonucu oluşmaz, üst solunum yolu ve boğaz hastalıkları da sese olumsuz yönde etki eder. SES TELLERİNDE NODÜL OLUŞABİLİR Vokal kord nodülleri, sesin kısık çıkmasına ve kişinin konuşma esnasında çabuk yorulmasına neden olur. Kişiler genellikle bu gibi durumlarda kendi seslerini suiistimal ettiklerinin farkında değildir. Sesi doğru kullanmanın teknikleri var ve doğru kullanıldığı takdirde bu belirtiler ortaya çıkmaz. çoğu zaman nodüller yanlış ses kullanımı ile başlar. Kısılan ve zayıflayan sesi duyurmak için ses tellerini zorlayarak konuşmak hasarın daha da artmasına neden olur. Nodüllerin büyüklüğü sesin istismar süresi ile orantılıdır, bu süre ne kadar uzarsa nodül o kadar sert ve büyük olur. Nodüller sadece ses kısıklığı ve bozukluklarına neden olmaz, boğazda yumru hissi, boyun ağrısı, vücut yorgunluğuna da neden olur. Her durumda zamanında tedavi sesin kalıcı olarak zarar görmesini engeller. Bu hastalıkların oluşmaması ve tekrarlanmaması için ses terapisi desteğiyle sesi doğru şekilde kullanma tekniklerinin öğrenilmesi gerekir.
SES TERAPİSİ İLE NODÜL TEDAVİ EDİLEBİLİR Vokal kord nodülleri ses terapisi ile tedavi edilebilir. Ses terapistleri hastanın ses üretimini değiştirmek, vokal kord nodülü oluşumunu teşvik eden zararlı alışkanlıkları ortadan kaldırmak için hastayı yönlendirirler. Ses terapistleri kişiye özel tedavi yöntemleri ile hastanın sesi etkili ve doğru kullanma yeteneğini geliştirirler. Terapide kullanılan egzersizler sayesinde, ses telleri güçlenir ve nodüller gerileyerek iyileşmeye başlar. Gelecekte nodül oluşma riski engellenir. Ortalama 8 hafta süren bir ses terapisinin ardından hastalar ses sağlığına kavuşur ve ses kısıklığı sorunu yaşamadan uzun süre konuşabilmeleri sağlanır. Eğer zamanında müdahale edilirse, vokal kord nodülü ses terapisiyle iyileşir. Zamanında müdahale edilmeyen nodül vakalarında cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi müdahale sonrasında kişi muhakkak ses terapisi alarak sesini doğru şekilde kullanmayı öğrenmelidir, aksi takdirde nodül oluşumu tekrarlanır. Gastroözofageal reflü hastalığı (GÖR), tiroit sorunları ve alerji gibi tıbbi problemlerin de ses tellerinin üzerinde etkisi vardır. Bu hastalıkların da ses sağlığı için tedavi edilmesi gerekir.