Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Mücahit Öztürk, Türkiyede sigaranın kontrollü ve kullanımına sınır konulmasıyla ilgili sürecin başarıyla sonuçlandığını anlattı.
Dünya Sağlık Örgütünün, Türkiyeyi, sigarayla mücadeleyi iyi yapan ilk 4 ülke arasına almasının önemine işaret eden Öztürk, Fakat şöyle bir sorunla karşılaştık. Bir şeyi kontrol etmiyorsanız, ne kadar sınır koyarsanız koyun, çok sağlıklı yürümüyor. Başta işler çok iyi gitti. Herkes buna sahip çıktı. çünkü sigara dumanından bayağı bunalmıştık. Ama daha sonra her işte olduğu biraz gevşedi. Bu gevşeklikte herkesin rolü var sadece denetim mekanizmalarını suçlamak doğru değil. Bir denetim problemi de oldu. diye konuştu.
Zaman içinde vatandaşların işe müdahil olmamaya başladığını, işletme ya da kurum sahiplerinin müşteri ilişkileri endişesiyle hassasiyetlerini biraz kaybettiğini kaydeden Öztürk, yaşanan gevşeklik sonucunda sigara yasağının bazı alanlarda delindiğini, birtakım bahaneler bulunduğunu, pencereler açılarak açık alan denildiğini kaydetti.
Vatandaşların sigara yasağını ihlal edenleri Alo 184 Sağlık Bakanlığı Danışma ve Şikayet Hattına ihbar edebildiğini belirten Öztürk, bunun üzerine halk sağlığı görevlilerinin şikayet edilen mekanda yaptığı kontroller sonucunda birtakım cezaların söz konusu olabildiğini hatırlattı.
Mücahit Öztürk, bu uygulamada telefonla ulaşma, yer ve mekanın adresini tam olarak bildirme konusunda problemler yaşadığını ifade ederek, şunları anlattı:
Teknoloji bağımlılığına karşı bir kurum olarak ama teknolojiyi faydalı kullanmaya da Evet diyerek, Teknolojiyi bu alanda nasıl kullanabiliriz? diye düşündük. Bunun sonucunda Dedektör denilen projeyi geliştirdik. Sağlık Bakanlığı ile birlikte çalıştığımız bir proje. Vatandaşlar, akıllı telefonlarına bir uygulama yükleyecek. Bu uygulama sayesinde nerede bir ihlal görüyorsa, konum bildirecek. Akıllı telefonlarla yapılacak yer bildirimi, anında Sağlık Bakanlığının bilgisayarına düşecek.
Öztürk, uygulamanın 31 Mayıs Dünya Tütünsüzlük Gününden önce İstanbulda, daha sonra Türkiyede yaygınlaştırılacağını söyledi.
- İhbarı yapana bilgi verilecek
Uygulama sayesinde ihbarı alan ekiplerin belirtilen yere giderek, ihlal olup olmadığını tespit edeceğini kaydeden Öztürk, şu bilgileri verdi:
Ekipler, ihlal varsa gerekli işlemleri yapacak. En önemlisi ihbarı yapan kişiye dönülerek, gerçekleştirilen işlemle ilgili bilgi verilecek. Böylece ihbar eden bilinçli vatandaşın işlemin sonuçlarını öğrenmek gibi bir hedefi de olacak. Bizim hedefimiz de bu. İşlemin kolay uygulanabilir olması vatandaşların gerekli mercilere ulaşmalarını rahatlıkla sağlayacak. Telefonla ihbarda vatandaşlar, o anda bulundukları yeri anlatmakta, tam adresi vermekte zorlanıyorlardı. Bu uygulamada böyle bir zorluk olmayacak. Dedektör, faydalı ve caydırıcılığının çok yüksek olacağını düşündüğümüz bir proje. Temel amacımız, var olan sistemi biraz daha pratik ve hareketli hale getirmek. Uygulamayla bilgisayarda kayıt tutmak daha kolay olacak. Bir anlamda denetleyenleri de denetlemiş gibi oluyorsunuz. Sağlık Bakanlığı da bu işe çok sıcak baktı ve projemizi destekledi, Birlikte bir adım atalım. dediler.
- İspiyonculuk olarak değerlendirmemek lazım
Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Mücahit Öztürk, vatandaşların da Dedektör Projesini kabulleneceğine inandığını dile getirerek, şunları kaydetti:
Yaşamımızı kolaylaştıran birçok şeyi telefonumuza indiriyoruz. Bu uygulamayı da indirip, çok basit bir şekilde sıkıntıyı giderebiliriz. Bu çalışmayı ispiyonculuk olarak değerlendirmemek lazım. çatışma değil, kamu huzurunun olmasını isteriz. Birtakım kurallar varsa bu kuralların da uygulanmasını isteriz. Sigara yasağı niye var? Herkesin sigara içmesini engellemek gibi bir durum yok. İnsanların özgür iradesi var ve biz ikna ederek sigarayı bıraktırmak istiyoruz. Ama başka bir problem var. Pasif içicilik diye bir kavramdan bahsediyoruz. Sadece kafeler değil, birçok mekanda sigara içildiğini görüyoruz. Vapurlarda sigara içmek yasak ama insanlar arkaya geçip içebiliyor. O zaman bizim başkalarının hakkına saygı göstermemiz ve bu hakkı da korumamız gerekiyor. Bu anlamda bunlar caydırıcılığı yüksek uygulamalardır.
Öztürk, kapalı alanlarda sigara içme yasağının ardından Türkiyede sigara içme oranlarının önemli ölçüde azaldığını belirterek, Bir şeyi serbest bırakmanız, teşvik etmeniz o şeyin çok daha fazla kullanılması anlamına gelir. Sınırlandırırsanız da kullanımı azaltırsınız. Buradaki hedef de sınırlandırmak. şeklinde konuştu.