Başakşehir çam ve Sakura Şehir Hastanesinde ilk kez gerçekleştirilen ameliyatla yapay kalp takılan 52 yaşındaki hasta, yeniden hayata tutundu.
Uzun yıllardır yaşadığı kalp rahatsızlığı nedeniyle 2017 yılında kalp pili takılan Deniz Özfidan, nefes darlığı ve çabuk yorulma gibi şikayetlerinin gelişmesi üzerine 2 ay önce Başakşehir çam ve Sakura Şehir Hastanesine başvurdu.
Tedavi altına alınarak Kalp Damar Cerrahisi Kliniğine yönlendirilen Özfidan, kalp yetmezliği nedeniyle Sağlık Bakanlığının organ bekleme listesine alındı.
Özfidana, kalp bulunana kadar geçen sürede yaşamını sürdürebilmesi için Başakşehir çam ve Sakura Şehir Hastanesinde ilk kez gerçekleştirilen ameliyatla sol ventrikül destek cihazı takıldı.
Hastanede bir süre gözetim altında kalan Özfidan, yapay kalbi ile hastaneden taburcu oldu.
Merdiven çıkamıyordum ama şimdi çıkıyorum
Özfidan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sağlıklı olsaydı kendisinin de organ bağışçısı olmak istediğini söyledi.
Kalp rahatsızlığı nedeniyle 5 yıl önce işten ayrıldığını dile getiren Özfidan, takılan sol ventrikül destek cihazıyla sosyal hayatına önemli ölçüde geri döndüğünü kaydetti.
Özfidan, yapay kalp takılmadan önce yürümekte ve nefes almakta zorlandığını belirterek,
Bakkala ekmek almaya gidiyordum, geri dönüyordum, nefes nefese kalıyordum. Merdiven çıkamıyordum ama şimdi çıkıyorum. 20-30 merdiven çıkarım. diye konuştu.
Şu anda sol ventrikül destek cihazı ile yaşadığına dikkati çeken Özfidan, kalp nakli olması halinde daha iyi olacağını sözlerine ekledi.
Şu an yaşıyor ama çok uygun bir kalp nakil adayı
Ameliyatı gerçekleştiren ekipte yer alan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Dr. Mehmet Nuri Karabulut, Özfidanın yapılan testlerinde sol kalbinde ileri derecede yetmezlik tespit ettiklerini söyledi.
Karabulut, hastanın kalp nakli adayı olarak belirlendiğini, fakat mevcut durumunun organ bağış listesinde beklemeye uygun olmadığını kaydetti.
İleri kalp desteği sistemine ihtiyacı olduğunu tespit ettikleri hastaya, kalp nakli hazırlığı amacıyla sol kalp destek sistemi takılması karar verdiklerini aktaran Karabulut, bu işlemin hastaya uygulandığını söyledi.
Karabulut, söz konusu işlemin kalbin sol kısmını rahatlattığını ifade ederek, Hastanın klinik durumunu sanki kendi kalbi çok daha iyi çalışıyormuşçasına düzeltiyor ve kalp nakli için daha iyi bir aday haline getiriyor. dedi.
Dr. Mehmet Nuri Karabulut, bugünün 29 Eylül Dünya Kalp Günü olduğuna vurgulayarak,
Bu hasta yaşam beklentisi yüksek, hayatı seven bir hasta. Yaşamak istiyor. Kalbinin dışında bütün vücut sistemleri tıkır tıkır çalışıyor. Eğer bu cihaz olmasaydı belki nakil beklerken hayatını kaybedecekti. Şu an yaşıyor ama çok uygun bir kalp nakil adayı. dedi.
Türkiyedeki organ bağışı oranlarına dikkati çeken Karabulut, ne kadar çok bağış yapılırsa, o kadar çok hastanın yaşama tutunacağını söyledi.
Organ bağışı hayat kurtarıcıdır
Kalp Damar Cerrahisi Kliniği İdari Sorumlusu Prof. Dr. Mehmed Yanartaş da, kalp yetmezliğinin sadece Türkiyede değil dünya genelinde ciddi bir artış trendinde olduğunu söyledi.
Yanartaş, yeterli organ bağışı olmadığından kalp veya diğer organlardan nakil beklerken kaybedilen hastanın oldukça fazla olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:
O yüzden biz halkımızı özellikle yoğun bakımlarda yatan, artık bir çaresi kalmamış, beyin ölümü gerçekleşmiş, kendilerine bunların ifade edildiği hasta yakınlarına, başka bir hastanın hayatına umut olma adına özellikle organ bağışında bulunmalarını istirham ediyoruz. çünkü o organlar belki toprak olacak. Herhangi bir kişiye faydası olmayacak belki ama bir kişi organ bağışıyla, üç dört kişinin hayatını kurtaracak. Organ bağışı o yüzden hayat kurtarıcıdır.