İbrahim Toraman, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamayla futbol kariyerini bitirdiğini açıklarken, uzun yıllar futbol oynadığı Beşiktaş yönetimine de sitem etti.
Önce İbrahim Üzülmez, sonrasında Sezer Öztürk ile kavga eden ve bu son kavganın ardından Medicana Sivasspora kiralanan Toraman, yaşadıklarını, aldığı kararın nedenini ve sitemini Hürriyete anlattı.
3 YILDAN 2 YILA İNDİM 2012-13 sezonu biter bitmez yönetici Ahmet Kavalcı benimle 3 yıllık mukavele yapmak istediğini söyledi. Pazarlık yapmadan 3 yıllık mukaveleye imza attım. Sonra yöneticinin biri aradı Sözleşmeni 2 yıla indirelim dedi. Zorluk çıkarmadan kabul ettim. Kamp başladı. Sıkıntılı olacağı belliydi. Önder Özen ve başkanın açıklamaları vardı. Daha sonra Biliçin bana Senin takımda ağırlığın var, sevilen birisin ama kaptanlığı sürekli 11de oynayacak birine verebilirim dedi. Bunun üzerine kaptanlığı bıraktığımı deklare ettim. Benim daha baştan takımda düşünülmediğim düşüncesi doğdu. ÜZÜLMEZ BENDEN ÖZÜR DİLEDİ İbrahim Üzülmez ile kavgamızın içeriğini tam olarak kimse bilmiyor. İbrahim Üzülmez giderken basın toplantısı yaptı ve beni taraftarın önüne attı. Aslında bana iftira atarak zararı bana değil Beşiktaş camiasına, takımına vermiştir. Kavgayı başlatan da Üzülmezdir. Kavgadan sonra yönetim ikimizi de kadro dışı bırakıp İstanbula gönderdi. Bana yine bir büyük takımdan teklif vardı. Kendi takımımda beklemeyi tercih ettim. PAF takımda Üzülmez ile antrenman yaptık. Yanıma gelerek özür diledi. Bana birlik beraberlik adına basın toplantısı yapmamızı önerdi. SENİ BURADA BIRAKMAM DEDİ Bakın, Üzülmez ile yaptığımız kavgadan dolayı benim aşil tendonumun sakat olduğunu 2 yıl boyunca kramponun arkasını kesip oynadığımı tüm camia biliyor. Üzülmez, bana Bu takımdan gideceğim ama seni de burada bırakmayacağım dedi. Adamda böyle Toraman kompleksi ve kini var. Son olarak Sezer ile aramızda bir olay yaşandı. Kadro dışı bırakıldık. Söyleyeceğim, buradaki en önemli noktalardan biri, sporcu kavgası o anlıktır. Galatasarayda da Filipe Melo soyunma odasında kavga etti fakat olay kapatıldı. Biz de ise büyüdükçe büyüdü, konu bir türlü halledilemedi. Mustafa Denizli döneminde çifte kupa kazandık. İnanmış ortam vardı. Hocanın da tecrübesiyle iki kupayı da aldık. Geride kalan sezonda Beşiktaşın en büyük eksiği tecrübeli bir liderinin olmamasıydı. Sıkıntı buydu. BILIC iLE MAç ANALiZi YAPTIK Görevdeyken Bilic benim komşumdu. Hanımlar sitenin içinde beraber yürüyüş yaptılar. Ona ben tavsiye ettim. Hoşuna gitti. Benim Bilic dahil kimse ile sorunum yok. Zaman zaman maçların anilizini birlikte yaptık. Benim için mükemmel adamdı. DENİZLİ MAçI UNUTULMAZ Hala unutamadığım maçlardan biri 2008-09 sezonundaki Denizli karşılaşmasıydı. Sivas kazansa biz berabere kalsak onlar şampiyon olacaktı. Denizliyi 2-1 yenerken son golü ben attım. M. United ve Liverpool maçları da benim için unutulmaz. Üç ÖĞÜN KAVGA! İbrahim Toramanın Beşiktaşta yaşadığı ilk büyük gerginlik 2008-09 sezonunda İbrahim Üzülmez ile kavgasıydı. Sonrasında 10 Ekim 2013te Hırvatistanda H. Split ile oynanan hazırlık maçında Toraman ile Sezer Öztürk, pas atıp atmama yüzünden saha içinde tartıştılar. İstanbul dönüşü, Ümraniyedeki tesislerde Toramanın odasına giden Sezer, kapıyı içeriden kilitledi. İkili yumruklarla birbirine girdi, ardından ikisi de kadro dışı kaldı. İbrahim Toraman, telefonda Evladımızsın diyenlerin, sonrasında kendisine yanlış yaptığını, Fikret Ormanı sevdiğini ama yaşananların zoruna gittiğini söyledi. Artık başka takımda futbol oynamayı düşünmüyorum. Kendimi Beşiktaşta 1 yıl daha oynayıp futbolu bırakmaya hazırlamıştım. Olmadı. Bana deselerdi ki, Yeni yapılanmaya gidiyoruz ben de el sıkışır yoluma bakardım. Kendime hedef seçerdim. Zaman aleyhime işledi. Hem maddi, hem manevi kaybım var. Üzüldüğüm noktalar bunlar. 3 yılım boşa gitti derken bunu ima ettim. Fikret Orman sevip saydığım birisi. Benim zoruma giden net bir şeyin söylenmemesi. Telefonda hep olumlu konuştular. Bana Evladımızsın, seni seviyoruz diyorlar. Sonra böyle şeyler oluyor. Futbolcunun hayatı 15 yıldır, benim 3 yılım gitti. 3 büyük de beni istedi Ben Beşiktaşa, Gaziantepsporla UEFA Kupasında oynamış, 100ün üzerinde forma giymiş ve bir milli takım futbolcusu olarak geldim. 3 büyük kulüpten de teklif vardı. Ben tercihimi Beşiktaştan yana kullanarak İbrahim Toraman oldum. Sergen ve Tayfurdan çok şey öğrendim.