Zeybekci, Ege’yi yeniden yorumlamamız, birlikte tek bir şehir gibi planlamamız lazım. Kimsenin Ege’nin başkentinin İzmir olduğunun da tartıştığı yok zaten ama İzmir’in de başkent gibi davranması lazım dedi. İzmir’deki 10 iş insanı derneğinin temsilcilerinin katıldığı ’Ortak Platform İş Zirvesi ve Sektör Tanıtım Günleri’, Kültürpark Fuar Alanı’nda başladı. BASİFED’in Kültürpark’ta ’Katma Değerli Büyüme Yolunda Finans, Bilişim ve Yönetişim’ başlığı ile düzenlediği zirveye Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci de katıldı. Zeybekci, Türkiye’nin 500 milyar dolarlık dış ticaret hacmi ve 800 milyar dolarlık milli gelire ulaştığını belirterek, Türkiye’nin bu noktaya fasoncu olarak geldiğine dikkat çekti ve şöyle konuştu: Hammadde alanlarını tamamen başkalarının kontrol ettiği, enerji piyasalarını tamamen başkalarının kontrol ettiği, teknolojide tamamen başka ülkelerin ürettiği teknolojiyle üretim yapan, finans piyasalarında da tam anlamıyla başka dinamiklerin kontrolü altında olan bir dünyada fasoncu bir ülke olarak bu destansı başarıyı sağladık. Fasoncu derken küçümsemek anlamında söylemiyorum. Buna rağmen biz bunu yaptık. Eğer 2023 hedefleri diyorsak, 500 milyar dolarlık ihracat diyorsak, 2 trilyon dolarlık milli gelir, dünyanın ilk 10 büyük ekonomisinden biri olmak diyorsak, Türkiye’nin olmazsa olmazları var. Bilgiyi ve teknolojiyi üreten ülkeler, kullananlara hükmederler. Öncelikle eksikleri tespit ederek yapılması gerekenleri tüm siyasi mülahazaların üstünde milli doğrular olarak ortaya koymak zorundayız.
O ZEYBEĞİ OYNAYACAK NOKTAYA GELMEMİZ LAZIM
Horon tepen Karadenizliler’in, halay çeken Güneydoğulular’ın zeybek oynayan Egeliler’in ortak iş kültürü olmadığını düşündüğünü ifade eden Zeybekci, Siz tek oynayan zeybeği görmüşsünüz. Siz efeleri o zeybeği birlikte ve ahenk içinde görseydiniz eğer bunu söylemeye korkardınız. O aynı müzikle aynı tonda bizim o zeybeği oynayacak noktaya gelmemiz lazım. Ben onun için BASİFED dendiğinde çok önemsedim. Bizim Ege’yi yeniden yorumlamamız lazım. Birlikte tek bir şehir gibi planlamamız lazım. Kimsenin Ege’nin başkentinin İzmir olduğunun da tartıştığı yok zaten ama İzmir’in de başkent gibi davranması lazım. Ege’nin bütün sivil toplum kuruluşlarını gelin bir araya getirmeye çalışalım. Biz Denizli’de bunu başardık ve bir anayasa ortaya çıkardık. Ege’nin böyle bir şeye ihtiyacı var dedi.
TEKNOLOJİ TANSFER OFİSLERİ KURULMALI
BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman, bir ilki gerçekleştirerek 10 derneğin temsilci ve başkanlarının yer aldığı önemli bir toplantıya imza attıklarını belirtti. İzmir için de önemli bir adım olan bu zirvenin sonuç verdiği zaman etkili olabileceğini anlatan Akgerman, kalkınma ajansları ve teknoparklara sahip İzmir’in teknoloji tabanlı büyüme için ideal bir konumda olduğunu vurguladı. İzmir’de teknoloji tabanlı üretim için başta gelen şartlardan biri olan beceri için belirli bir teknolojik altyapısının da olması gerektiğini belirten Akgerman, İzmir’de üniversite bünyelerinde kurulu teknoparkların teknoloji transfer ofisleri kurmasının büyük önem arz ettiğini ifade etti. Yenileşme konusunda atılım yapan firmaların bu transferlere büyük ihtiyaç duyduğunu ifade eden Akgerman, zirve sayesinde firmaların teknolojik dönüşüm ve yönetişim konularında yabancı yatırım fonları ve uluslararası firmalar tarafından da bilgilenme şansı yakalayacaklarına dikkat çekti. Akgerman ayrıca üretim hattında işgücü maliyetinin ortadan kalktığını, istihdamdaki erimeyle birlikte satış ve pazarlama kısmına yönelik yeni mühendislik alanlarının da ortaya çıktığını belirterek, bu değişim sürecinde ekonomiyi yönetenlerle özel sektörün beraber strateji çizmeye ihtiyacı olduğunu söyledi.
KALKINMA MODELİ ÖRNEĞİ
TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Temel Aycan Şen, bir bölgenin gelişimi için rakamsal verileri analiz etmenin yanı sıra oradaki girişimci, akademisyen ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle derinlemesine görüşmeler yaparak bir kalkınma modeli oluşturduklarını aktardı. Şen, şimdiye kadar Çorum, Tunceli, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ için bu çalışmayı yürüttüklerini, her kentte başka bir özgün model ortaya çıktığını dile getirdi. Öte yandan Bölgeler Arası Ortak Girişim Projesi ile de Batı’daki sanayici ile Doğu’daki girişimciyi buluşturduklarını anlatan Şen, Egeli iş insanlarından da bu projeye destek istedi.
YENİ BİR BAŞARI HİKAYESİNE İHTİYAÇ VAR
İstanbul Sanayi Odası Meclis Başkanı ve Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay da, bölgenin lider iliİzmir’de kendilerinin de önemli yatırımları ve iş ortakları bulunduğunu belirterek, Bu reform adımları bizi 2009’a getirdi. Türkiye’de dünyanın da sunduğu olumlu konjonktürle hak ettiği payı aldı. Küresel krizden sonra yavaşlama Türkiye’nin de hızını kesti. AB’deki büyüme sorunu bizim büyümemizi de yüzde 3’ün altına çekti. Temel olarak değişimi gerçekleştirdiğimizi düşünüyoruz. Ama dönüşümü tam olarak gerçekleştiremediğimizi düşünüyorum dedi. Türkiye’nin bugün hala yatırım yapılabilir bir ülke konumunda olduğunu dile getiren Okyay, 2015’in Türkiye adına çok kolay bir yıl olmayacağı aşikar. FED’in faiz kararı bizim gibi gelişmekte olan ve yabancı yatırımlara ihtiyaç duyan ülkeler için olumsuz olacak diye konuştu. Uluslararası ticaret anlaşmaları, Rusya’daki kriz gibi dış risklerin yanı sıra seçim ve çözüm süreci gibi iç risklerin de bulunduğunu kaydeden Okyay, Türkiye’nin yüksek büyüme ve yeni bir başarı hikayesine ihtiyacının olduğunu, bunun için de seçim sonrası hızlı bir reform sürecine girilmesi gerektiğini savundu.