Belgesel filminde Süryani tarihi ortaya çıktı

Süryanilerin savaşlarını ve göçlerini konu eden belgesel filminde, Süryaniler Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en eski halkları olabileceği ileri sürüldü.

Haberler 23.05.2012 - 10:29 Son Güncelleme : 23.05.2012 - 10:29

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan ve 1915 yılında Kürt ve Türklerle çatışmalara giren Süryanilerin yöredeki yaşamlarını ve göçlerini konu edinen Aynkehften Aynverte adlı belgesel filmin çekimleri sırasında Süryanilerin, yöredeki tarihleriyle ilgili ulaşılan yeni bilgilere göre Süryanilerin Güneydoğu Anadolu Bölgesinin en eski halkı olabileceği bildirildi.

Süryanice, Arapça, Kürtçe ve Türkçenin bir arada konuşulduğu, son yıllarda yalnızca 1 Süryani ailenin kaldığı Mardine bağlı Hapsinas Köyünde yapılan çekimlerde, Hıristiyanlığın yayılmaya başladığı ilk yüzyıllardan kalma kalıntıların, Süryanilerin yöredeki varlıklarıyla ilgili bilgiler verdiği belirtildi.

SÜRYANİ TARİHİ ORTAYA ÇIKTI

Prof. Dr. Sedat Cereci tarafından yönetilen, Yrd. Doç. Dr. Ersoy Soydan, Yrd. Doç. Dr. Funda Masdar, Yrd. Doç. Dr. Rohat Cebe, Arş. Gör. Murat Bayazit, Nuri Abaşlıoğlu, Emine Polat, Veysi Arslanın bulunduğu çekim ekibinin, Süryanilerin yöredeki hüzünlü öykülerinin yanı sıra resmi tarihin kaydetmediği pek çok bilgiyi de ortaya çıkardığı bildirildi.

Daha önce yüzlerce Süryani ailenin yaşadığı Hapsinas, Aynvert, Kıllit, Hah gibi köylerde, son 20 yılda yaşanan göçlerle artık sayılı ailenin kaldığı, yörenin en eski halkı olması olasılığı bulunan Süryanilerin bölgedeki yaşam alanlarının giderek daraldığı, köylerde kalan yaşlı Süryanilerin gelecekten umudunun kalmadığı vurgulandı.

BELGESEL ÇALIŞMASINDA ÇIKTI

Filmin temasını oluşturan, yörenin manevi önderi Şeyh Fethullah Efendinin Süryanilerle Kürtler ve Osmanlı askerleri arasında çıkan çatışmada arabulucu rolü oynayarak binlerce Süryaniyi koruması altına alarak ölümden kurtarması oluştururken, yörede yaşayan Süryanilerin Şeyh Fethullah Efendiyi minnetle andıkları dile getirildi. Diğer Süryani evlerinde olduğu gibi Hapsinas Köyüde yaşayan tek Süryani aile Abdullah ve Nisan Kurtun evinde de Süryani Kilisesinin aziz ilan ettiği Şeyh Fethulah Efendinin fotoğraflarının Süryani metropolitinin fotoğrafının hemen yanında asılı olduğu, tarih içindeki zor durumlarda Müslüman ileri gelenlerin Süryanileri himayesi altına aldığı, Süryanilerin de büyük bir saygı ve bağlılıkla Müslümanlarla birlikte yaşadığı öğrenildi. Yöredeki evlerde Süryani dini önderlerinin, Bediüzzaman Said-i Nursinin, yöredeki Müslüman Manevi önderlerin ve aile büyüklerinin fotoğraflarının yan yana asılmış olmasının, yöre halkının birlikte yaşam, geniş toplum, barış konularındaki evrensel görüşünü ortaya koyduğu, önce Türkiyenin ve sonra da tüm dünyanın Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki çok unsurlu yapıdan büyük dersler alması gerektiği belirtildi.

GÜNEŞ TAPINAĞI ÜZERİNDEKİ YAZI

Güneş tapınağı üzerine yapılmış Kaim (Mor Lozor) Manastırının bulunduğu çekim alanında, köylülerin anlattıklarına göre bir Müslüman aşiretin köye saldırması ve Süryani bir kadınla bir çocuğu öldürmeleri üzerine çıkan çatışmalar sonunda yüzlerce Süryaninin köy çevresindeki mağaralara gizlendiği, Müslümanların öldürmek için köyde günlerce Süryani aradığı bildirildi. Köyün on yıllar önce olduğu gibi birkaç dilin bir arada konuşulduğu ve herkesin barış içinde yaşadığı bir yer olması için kurulan Sami Mıhallemi Dinler Diller ve Medeniyetler Arası Diyalog Derneği Başkanı Mehmet Ali Arslanın verdiği bilgilere göre, yörede yaşayan manevi önderlerin pek çok durumda barışı sağlamak için devreye girdiği belirtildi. Süryanilerle Müslümanlar arasında çıkan çatışmada da Şeyh Fethullah Efendinin barışı sağlamak adına bir güvence olarak oğlu ve yeğenini rehin bıraktığı öğrenildi.

MEDENİYETLER ARASI DİYALOG

Yörenin manevi önderi Şeyh Fethullah Efendinin torunu Sabahattin Hamidi ve Sami Mıhallemi Dinler Diller ve Medeniyetler Arası Diyalog Derneği Başkanı Mehmet Ali Arslanın da katıldığı çekimlerde, yöredeki yüzlerce Süryani ailenin baskılar nedeniyle vatanlarını terk ettiği, pek çoğunun Avrupa ülkelerine yerleştiği, yöredeki Süryani evlerinin ve kiliselerinin bakımsızlıktan harabeye döndüğü belirlendi. Kasım ayında tamamlanması planlanan Aynkehften Aynerte adlı belgesel filmin, Prof. Dr. Sedat Cerecinin diğer filmleri gibi İngilizce altyazıyla kurgulanarak uluslar arası film festivallerine katılacağı dile getirildi.

Ana Sayfaya Git
  • ©Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır