Üstad Bediüzzaman Said Nursinin doğduğu Bitlisin Hizan ilçesine bağlı Nurs köyünde, yurtiçi ve yurtdışında binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen Bediüzzamanı Anma Mevlid Programında konuşan Said Nursinin akrabası Sabri Okur, Risale-i Nurların toplumun ihyasındaki ehemmiyetine dikkat çekti.
Yeni yetişen gençlik ve neslin, dinden uzak olarak yetiştiğini vurgulayan Okur, mektepleri kalplere taşıyan yerli ve milli malımız olan Risale-i Nurların okullarda ve cezaevlerinde okutulması gerektiğini belirtti.
Okur, Bugün toplumun içinde bulunduğu hal ortada. Cumhurbaşkanımız, Biz en büyük bütçeyi eğitime ayırdık. ifadesini kullanmıştı. Buna rağmen eğitimde çok ciddi sıkıntılar var. Cumhurbaşkanımız, Dindar bir nesil yetiştireceğiz. dediği halde yeni yetişen gençlik, yeni yetişen nesil, dinden uzak yetişiyor. Demek ki buna ciddi bir şekilde eğilmek lazım. Oysaki bundan 100 sene önce Bediuzzaman Hazretleri bunun reçetesini yazmış. Aslında bu bizim yerli ve milli malımız. Bakıyorsunuz adam gözümüzün önünde eroin, içki kullanıyor, kumar oynuyor. Topluma çok zararlı bir fert iken; bir de bakıyorsun Risale-i Nur okuyarak bırakın eroin, içki, kumarı Sigara bile kullanmıyor. Hatta kötü bir söz bile ağzından çıkmıyor, bir karıncaya ayak basamaz duruma geliyor. Risale-i Nur, mektepleri kalplere getiriyor. ifadelerini kullandı.
Risale-i Nur eserleri, Kuranın bu asrın fehmine, anlayışına, direkt insanların ruhlarına hitap ediyor
Devletin bütçesini harcayarak yapılmayanları, Bediüzzaman Hazretleri tek başına bir eser yazarak yaptığına dikkat çeken Okur, şunları söyledi:
Şu anda milyonlar vererek bir mektep kuruyoruz. Ama Bediüzzaman Hazretleri tek başına bir eser yazmış, bakıyorsunuz dünyanın her yerinde bu eseri okuyarak, adam imanını kurtarıyor. Bu eseri okuyarak topluma en faydalı bir hale geliyor. Yani sizin, devletin bütçesini harcayarak yapamadığınız bir olayı, bir değişimi, bir gelişimi, Bediüzzaman Hazretleri tek başına bir eserle bunu yapıyor. çünkü direkt insanların ruhuna hitap ediyor. Bakın Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)in terbiye sistemi öyleydi. Ne diyor? İnsana zahiren musallat olmak gibi değil, belki akılları, kalpleri, nefisleri, ruhları tashir ediyor. Ruha hitap ediyor. İşte Bediüzzamanın yazdığı Risale-i Nur eserleri, Kuranın bu asrın fehmine, anlayışına, direkt insanların ruhlarına hitap ediyor. Dolayısıyla biz insanlara Kendini böyle değiştir, böyle geliştir. demiyoruz. Adama diyoruz ki Sen Risale-i Nur oku. Risale-i Nur okuduğu zaman, adam kendiliğinden gelişiyor, kendiliğinden değişiyor. Yemek yedikçe nasıl adam büyüyor, bünyesi kuvvetleniyorsa, onun gibi Risale-i Nurlar da hem kalbe, hem ruha öyle sirayet ediyor ki iman hakikatleri, bütün şeytanlar toplansa ona zarar veremez.
Risale-i Nuru okuyanlar, bir daha artık suç işlemiyor
Bir an önce bütün insanlığın yararına vesile olan bu Risale-i Nurlar, öncelikle kendileri okumaları, ondan sonra mutlaka ilkokuldan üniversitelere kadar bütün okullarda okutulmalı. çağrısında bulunan Okur, Risale-i Nurları okuyanların artık suç işlemediklerini ifade etti.
Açıklamasının devamında Okur, Şu anda 50nin üzerinde dile tercüme edilmiş, her yerde okunuyor. Bilhassa hapishanedekilere. Adamı niye hapishaneye alıyorlar? Terbiye olsun diye. Ama çıkınca daha vahşileşiyor. Arjantinde, Brezilyada bizim arkadaşlar, hapishanede bunları okutunca, buradaki hapishane müdürleri yalvarıyorlar. Ne olur kaç tane hapishanemiz varsa, hepsine gidin. Siz sadece gidin bu hakikatleri anlatın. diye özel izin veriyorlar. çünkü bunları okuyan adam, bir daha artık suç işlemiyor. Ben inanıyorum ki bunu din düşmanları istemiyor, bunu Türkiye düşmanları istemiyor, milletimizin, memleketimizin düşmanı olan insanlar istemiyorlar. diye konuştu.
Risale-i Nur direkt Kuranın malıdır
Risale-i Nurun, cemaatler üstü bir mesele olduğunun altını çizen Okur, Kuranın malı olan risalelere topyekn sahip çıkılması gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
Biz, toplum olarak, topyekn, hiçbir cemaat gözetmeksizin diyoruz ki; Risale-i Nur direkt Kuranın malıdır. çünkü bu cemaatler üstü bir şeydir. Nasıl ki Kuran bütün Müslümanların malıdır, Risale-i Nur da Kuranın tefsiri olması, bu asrın fehmine ve anlayışına bir ders olması hasebiyle bütün ehli imana faydalı, bütün ehli imanın istifade edebileceği bir eserdir. Semavi dinler için de büyük bir nimettir Risale-i Nur. Onun için Risale-i Nurun emniyetini ve kıymetini ben anlatamam. Kıymetini en güzel anlamanın yolu okumaktır. Risale-i Nuru okuyunca, kendileri de anlayacaklardır ki insanın ruhunda nasıl bir değişim, dönüşüm yaşanıyor.
Son olarak yetkililere seslenen Okur, Bütün yetkililere çağrımız şudur ki; bir an önce, bizim kendi yerli ve milli malımız olan ve bu asra Allahın bir lütfu, bir hidayeti olan Risale-i Nur hakikatlerini esas alalım. diye konuştu.