Dünyanın birçok ülkesinden üniversiteler ve araştırma kuruluşlarının bir araya gelerek oluşturduğu Su İzleme Ağı adlı konsorsiyum tarafından yayımlanan 2024 Küresel Su İzleme Raporunda, geçen yılın iklim ve hava olayları açısından aşırılıklar yılı olduğu belirtildi.
Raporda, daha yoğun sellerin, uzun süreli kuraklıkların ve rekor kıran sıcaklıkların suyu etkilediğine ve bu durumun su ile ilgili afetlerden kaynaklanan yaşam, altyapı ve ekosistem risklerini artırdığına dikkat çekildi. Suyla bağlantılı afetler geçen yıl 8 bin 700den fazla kişinin ölümüne neden olurken 40 milyon insan yer değiştirmek zorunda kaldı.
Suyla bağlantılı afetlerin en çarpıcı örnekleri arasında Afganistan ve Pakistanda 1084 kişinin hayatını kaybettiği ve 1,5 milyon kişinin yer değiştirmek zorunda kaldığı sel felaketi ile Güneydoğu Asya ve çini etkileyen ve 844 kişinin yaşamını yitirdiği Typhoon Yagi Tayfunu gösterildi.
AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Somuncu, geçen yıl kurak ayların sayısının arttığını, son yıllarda yaygın olan bu durumun, 2024te, rekor düzeyde düşük yağışlı ayların yaşandığı 1995-2005 baz dönemine göre, yüzde 38 daha fazla kurak ayın yaşanmasıyla sonuçlandığını kaydetti.
- Kuraklıktan ve aşırı yağıştan etkilenen bölgeler
Somuncu, 2024 yılında küresel kara alanındaki ortalama yıllık yağış miktarı 798 milimetre. Küresel yağış miktarında yılda 0,65 milimetrelik, istatistiksel açıdan anlamlı bir düşüş eğilimi var. Bu verilerden hem yüksek yağışın hem de kuraklığın daha aşırı hale gelmeye başladığını söyleyebiliriz. 2024 yılında rekor düzeyde yüksek 24 saatlik yağış ekstremleri yüzde 52 daha sık meydana geldi. diye konuştu.
2024te rekor ve rekora yakın sıcaklıkların yağış eksikliğiyle birleşmesinin birçok bölgede şiddetli kuraklığa yol açtığını bildiren Somuncu, Doğu Ukraynanın bazı bölümleri ile Rusya, 2024ü ortalamadan çok daha kuru geçirdi. Kanadanın büyük bir bölümünden ABDnin batısı ve Meksikanın bazı bölgelerine kadar uzanan alanlarda ortalamanın altında yıllık yağış meydana geldi. En geniş ve ortalamadan çok daha kuru koşullar Güney Amerika ve özellikle Brezilyanın büyük bölümlerinde, Bolivya ve Peruda meydana geldi ve bu bölgelerdeki birçok yerde kayıtlardaki en kurak yıl yaşandı. dedi.
Buna karşılık, rekor ve rekora yakın yağış koşullarının yaygın olduğu Afrika Sahelinin büyük bir bölümünü içeren bölgelere anormal derecede yüksek yağış düştüğünü aktaran Somuncu, Kazakistanın büyük bir kısmı ve Orta Rusyanın da aralarında bulunduğu Orta Asya, Doğu Moğolistan ve Kuzeydoğu çinde ortalamanın çok üzerinde rekor düzeyde yağış koşulları yaşandığına dikkati çekti.
- Yükselen deniz yüzey suyu sıcaklığı daha yoğun sağanaklara neden oldu
Tropikal siklonların, özellikle ABD ve Güneydoğu Asyada 520 milyar doları aşan ekonomik zarara yol açtığını belirten Somuncu, bu durumun tropikal siklonları 2024ün en maliyetli felaketi haline getirdiğinin altını çizdi.
2024teki deniz yüzeyi sıcaklıklarının Orta ve Kuzey Atlantik Okyanusunun büyük bölümünde, Hint Okyanusunun kuzey yarısının çoğunda ve Batı Pasifik Okyanusu ile Güney Okyanusunun bazı kısımlarında rekor sıcaklıklarda olduğunu anlatan Prof. Dr. Somuncu, şöyle devam etti:
Yükselen deniz yüzeyi sıcaklıkları Yagi Tayfunu gibi tropikal siklonları ve Amazon Havzası ile Güney Afrikadaki uzun süreli kuraklıkları yoğunlaştırdı. Küresel ısınma ayrıca Boris Fırtınası ve şiddetli tropikal Tami Fırtınasının da kanıtladığı gibi daha yoğun sağanak yağışlara ve daha yavaş hareket eden fırtınalara neden oldu.
2024 yılının en sıcak yıl olarak kayıtlara geçtiğini ve Haziran 2023ten Temmuz 2024e kadar 14 ay boyunca rekor sıcaklıklar yaşandığını hatırlatan Somuncu, eylül ayından itibaren yılın geri kalanında aylık sıcaklıkların 2023 kayıtlarının biraz altında kaldığını anlattı.
- Sahel ve Güney Afrikada 30 milyondan fazla insan yer değiştirdi
Sel ve kuraklığın Afrikanın farklı bölgelerini etkilediğine ve şiddetli kuraklığın Amazon Havzasını etkisi altına aldığına değinen Somuncu, yüzey suyu kapsamının, göl hacimlerinin, toprak ve yer altı suyu depolama değişikliklerinin Sahel bölgesi ve Doğu Afrikada su baskınlarına neden olduğunu vurguladı.
Prof, Dr. Mehmet Somuncu, Sahel bölgesindeki nehir taşkınları ve Güney Afrikadaki kuraklığın 30 milyondan fazla insanı yerinden ettiğini, Güney Afrikada mahsul üretiminin yarı yarıya azaldığını ve geniş bölgelerdeki gıda güvensizliğini daha da kötüleştirdiğini dile getirdi.
İklimle ilgili su ve vektör kaynaklı hastalıkların görülme sıklığının tüm bölgelerde artmasının beklendiğine ve tatlı su ekosistemlerinde önemli hasarların sıklığının ve giderek geri döndürülemez kayıpların artacağına dikkati çeken Somuncu, konuşmasını şöyle tamamladı:
2025e yönelik görünüm, artan riskler gösteriyor. Mevsimsel iklim tahminleri ve mevcut havza koşulları Güney Amerikanın kuzeyi, Güney Afrika ve Asyanın bazı bölgelerinde kuraklıkların potansiyel olarak kötüleşebileceğine işaret ediyor. Afrika Saheli ve Avrupa gibi bölgeler artan sel riskiyle karşı karşıya kalabilir. İklim değişikliği ani seller, sıcak hava dalgaları ve orman yangınları gibi aşırı olayların her yerde daha olası hale gelmesine neden oluyor.