Türksat AŞ’nin davetiyle Türkiye’ye gelen Shukor, Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü’nü ziyaret etti. Burada soruları yanıtlayan Shukor, İslamiyetin bir yaşam biçimi olduğunu ifade eden Shukor, uzay seyahatinde namazını kıldığını ve orucunu tuttuğunu söyledi.
Malezya’nın nasıl bir ülke olduğunu ve diğer ülkelerle yarışabilir bir ülke olduğunu göstermek istediğini anlatan Shukor, Malezya, gençleri uzay çalışmalarına özendirmek amacıyla uzaya insan göndermek istiyor. 5-10 sene gibi yakın bir gelecekte çok daha fazla doktor ve bilim insanı yetiştirmeyi hedefliyor. Ben nereye gitsem herkes uzayla ilgileniyor. Bu da programın temel amacıydı diye konuştu.
Uzaya gitmenin maliyetinin 25 milyon dolar olduğunu bildiren Shukor, Rusya’da 18 ay süren uzaya gitme eğitimi aldıklarını anlattı.
Uzaya gitmek isteyen 11 bin 435 kişi arasından biri kadın 4 kişinin seçildiğini ifade eden Shukor, Bu eğitimi alabilmeye hak kazanmak için çok iyi görmeniz, çok iyi duymanız ve dişlerinizin sağlam olması gerekiyor. Vücudunuzda ameliyat izi olmaması gerekiyor. Çünkü uzayda basınç çok yüksek olduğu için dikiş yerleri açılabilir dedi.
11 bin 435 kişi içinden seçilmesinin nedeninin en hızlı, en güçlü olması olmadığını anlatan Shukor, şunları bildirdi:
Zihinsel olarak en güçlü kişi olduğuma inanıyorum. Ben 5 erkek kardeşin olduğu bir ailede büyüdüm. Kaybetmekten nefret ederdim, kazanana kadar mücadele etmeye devam ederdim. Uzaya gitmek için ailem çok destek verdi. Uzaya gitme eğitimi aldığım süre içinde sürekli gözyaşı döken annem, 12 kilogram verdi. Babam ise ’uzaya gitmeden geri gelme’ dedi. Herkesin uzaya gidebileceğine inanıyorum ama zihinsel olarak çok güçlü olmak gerekiyor.
UZAY İÇİN BİR FETVA HAZIRLANDI
Bütün müslümanlara İslamın nasıl bir din olduğunu uzaydan göstermenin büyük bir önem taşıdığına işaret eden Shukor, şöyle devam etti:Müslüman olarak sorumluluklarınızın ne olduğunu, nerede olursanız olun ister dünyada, ister uzayda, İslamiyet bir yaşam biçimidir. O yaşam biçimini nasıl orada da devam ettireceğimizi göstermek istedik. Malezya’da dini otoriteler, uzayda dini görevlerini nasıl yapılacağına ilişkin bir fetva hazırladı. Özellikle gelecekteki Müslüman astronotlar için.
Uzay seyahatim Ramazan ayına denk gelmişti. Oruç zamanı ve ibadet zamanıuzaya gidilen yere bağlıdır. O yüzden uzay mekiği, Kazakistan üzerindenfırlatıldığı için oradaki saati baz aldık. Yine Kazakistan saatine bağlı olarak 5vakit namazımı kıldım. Abdest olarak da teyemmüm aldım. Toprak olmadığı için duvarlardan teyemmüm abdesti aldım. Kıble olarak dünyaya yönünüzü çevirmek gerekti. Zaten Uzay İstasyonu sürekli dünyaya bakacak şekildeydi yönü. Namaz kılmak için ayakları bağlamanız gerekiyordu, yer çekimi olmadığından. Secdeye iniş ve kalkışlarda çok yavaş hareket etmek gerekiyordu.
UZAYDA HERKES BİR MUCİZE YAŞAR
Uzayda herkesin bir mucizeyi hissedeceğini belirten Shukor, Ben orada ezan sesini duydum. Uzay İstasyonu’nun içerisinde gerçek olarak bu ezan sesini duydum. Diğer astronotların ezan hakkında bilgileri yoktu, ama ben bizzat fiziksel olarak o sesi duydum. Uzaydayken buna o kadar da şaşırmıyorsunuz. Çünküuzayda bulunduğunuz sürenin her anında Allah’ın varlığını ve gücünü oradan hissediyorsunuz. Uzayda kaldığım her an Allah’a kendimi çok yakın hissettim.Orada oruç da tuttuk. Bu ibadetleri yaparken, aç, susuz ve yorgun kendimi hissetmedim diye konuştu.
Uzay istasyonundaki yaşamla ilgili deneyimlerini paylaşan Shukor, Orada hayat çok farklı. Bu hayatı Türkiye’deki genç nesillere anlatmak için Türksat’ındavetlisi olarak geldim. Bu sayede de uzaya bir ilgi oluşturmak istiyorum dedi.
Uzaya ilk gittiğinde dünyaya baktığını ve dünyanın ne kadar küçük olduğunu gördüğünde tüylerinin diken diken olduğunu anlatan Shukor, Yani kalbiniz duruyor, gözünüzü kırpmadan dünyaya bakıp ve dünyanın ne kadar güzel olduğunu temaşa ediyorsunuz. Dünyaya her bakışında ne kadar küçük olduğunu fark ettiğiniz dünyada, aynı büyülü duygulara kapılıyorsunuz. Yaradanın gücünü hissediyorsunuz. İnsanlar dünyada çeşitli sebeplerden dolayı birbirleriniöldürüyorlar. Ama uzaya çıkıp dünyaya baktığınızda dünyanın ne kadar küçük olduğunu görüyorsunuz. Biz, milyonlarca galaksiyle karşılaşıyoruz. Bu nedenle dünyayı korumak çok önemli diye konuştu.
Shukor, uzayı fetheden kişinin dünyayı da fethedeceğini belirterek, Amerika, İran, Hindistan’ın da aralarında bulunduğu bazı ülkelerin uzaya ilişkin çalışmalar yaptıklarını anımsattı.
Uzaya gidip dünyaya bakıldığında, dünyadaki hava kirliliği, ozon tabakasının incelmesi gibi nedenlerle dünyanın nasıl yok olduğunun görüldüğünü ifade eden Shukor, Dolayısıyla dünyaya geri döndüğünüzde küçük, lokal sorunlar değil, global sorunlarla ilgilenmek istiyorsunuz. Çocukların aç kalması, savaşlar gibi sorunlarla ilgileniyorsunuz. Astronot olarak dünyaya döndüğünüzdeki misyonunuz da zaten dünya ülkelerini gezerek gençlerin, bakış açısını değiştirip onlara vizyon kazandırmak. Ben de kendimi bu misyonu gerçekleştirmeye adadım. Bir gün Türkiye’nin de uzaya astronot göndermesini ve Türklerin de uzay çalışmalarıyla ilgilenmesini hayal ediyorum dedi.
KANSER ARAŞTIRMA SONUÇLARI 1 YIL İÇİNDE AÇIKLANACAK
Uzayda, kanser hücreleri üzerinde çalışmalar yaptığını dile getiren Shukor, deneyin yüzde 80 civarında sonuçlandığını, sonuçların tamamlanmasının ardından kamuoyunun bilgilendirileceğini söyledi.Hücrelerin uzayda daha hızlı yenilendiğini anlatan Shukor, Uzayda fazla kalmayın çabuk yaşlanırsınız dedi.
Bu araştırma sonuçlarının bir sene içerisinde çeşitli uluslararası dergilerde bilim dünyasına duyurulacağını bildiren Shukor, bu çalışmaların daha önce de başka araştırmacılar tarafından yapıldığını, ancak kendi araştırmalarında diğerlerinden daha farklı yöntemler kullandıklarını söyledi.
Shukor, Araştırmalarımızda uzayda yer çekimi olmamasından dolayı kanserli hücrelerin biraz daha fazla üreme yaptığını bulduk. Deney sonuçlarımız çok olumlu ama şu an bir şey konuşmak için bir beş sene daha gerekiyor dedi.
Uzayda yaşadıklarını paylaşan Shukor, 11 gün oradaydım keşke orada daha uzun süre bulunabilseydim. Yer çekimsiz bir ortamda olmak zaten çok ilginç. Sürekli olarak uçuyorsunuz. Her 45 dakikada bir güneş doğup, her 45 dakikada bir batıyor. Uluslararası Uzay İstasyonu, 27 bin kilometre hızla dönüyor. Günde 16 kez dünya etrafında dönüyor şeklinde konuştu.