Yargıtay 1’nci Ceza Dairesi, sanığın öz annesi olmayan mağdurun, olay öncesi başka erkekler ile görüşmesinin, aynı evde sürekli birlikte yaşamayan sanık lehine haksız tahrik oluşturmayacağını bildirerek eksik ceza verildiğini açıkladı.
Olay, 21 Ekim 2012 tarihinde merkez Yakutiye İlçesi’ne bağlı Ömer Nasuhi Bilmen Mahallesi’nde meydana geldi. 34 yaşındaki Selahattin O., babasını aldattığını düşündüğü üvey annesi 49 yaşındaki Saniye O. ile tartıştı ve evden ayrılmasını istedi. Tartışmanın büyümesi ile evden çıkan Saniye O. evinin altındaki kadın kuaförüne sığındı. Kuaföre giden Selahattin O., Sen bunu hak ettin diyerek üvey annesini bıçakladı. Selahattin O., daha sonra dışarıdakilere Karakola söyleyin gelsin beni alsın diye bağırdı. Saniye O. hastaneye kaldırılırken, gözaltına alınan Selahattin O., sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklandı. Selahattin S. hakkında Erzurum 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ’Nitelikli kasten yaralama’ suçundan dava açıldı. Yaklaşık 5 ay tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Selahattin O., babasının 2008 yılında Saniye O. ile evlendiğini hatırlattı. Selahattin O., verdiği ifadesinde, şöyle konuştu:
Üvey annemin dışarıda sürekli bir adam ile görüştüğünü öğrendim. Bunun üzerine babam ve akrabalarımız Saniye O.’nun Kars’ta yaşayan ailesinin yanına giderek durumu anlattı. Bunun üzerine Saniye O. karakola giderek babamın onu tehdit ettiği iftirasını attı. Olay günü babam ile üvey annem arasında tartışma çıktı. Ben de kendisinin evden ayrılmasını istedim. Evden gitmek istemedi ben de sadece mahalleliye teşhir etmek kastı ile evden aldığım bıçakla dışarı çıkıp o sırada girdiği bayan kuaföründen dışarıya çıkarmak istedim. Bana küfürler savurunca üzerime aldığım bıçağı çıkardım. Sonrasını hatırlamıyorum. Öldürme kastım yoktu.
Mahkeme heyeti, 23 Mayıs 2013 tarihinde açıkladığı kararında Selahattin O.’nun eylemini tartışma esnası ve öncesinde katılanın eve başka kişileri aldığını duyması nedeniyle tahrik altında gerçekleştirdiği, sanığın engel bir neden olmaksızın eylemini sürdürmeyip kendiliğinden bıraktığı, öldürmeye teşebbüs kastı bulunmadığını bildirdi. Heyet, ’nitelikli kasten yaralama’ suçundan 6 yıl hapis cezası verdiği Selahattin O.’nun cezasını haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddeti göz önünde bulundurarak TCK’nın 29/1 maddesi uyarınca 3 yıl hapse indirdi. Mahkeme, Selahattin O.’nun olaydan sonraki ve yargılama sürecindeki davranışlarını dikkate alarak O.’yu 2.5 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Yerel mahkemenin verdiği karar Yargıtay 1’nci Ceza Dairesi’nde görüşüldü. 1’nci Ceza Dairesi Selahattin S.’nin 3 bıçak darbesi ile üvey annesini hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığına işaret etti. Saniye O.’nun sanığın öz annesi olmadığına vurgu yapan Yargıtay, Sanığın öz annesi olmayan mağdurun, olay öncesinde başka erkekler ile görüşmesi şeklindeki eyleminin aynı evde sürekli birlikte yaşamayan sanık lehine haksız tahrik oluşturamayacağı gözetilmeden, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayan yazılı gerekçeyle haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini bozmayı gerektirmiş dedi.
Yargıtay’ın geçen Mayıs ayında verdiği karar üzerine Selahattin O., 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden yargılanacak.