2.Ligde yer alan temsilcilerimizden Amedspor geçen haftayı yenilgiyle kapattı, Diyarbekirspor ise dile kolay tam 5 ay sonra galip gelerek ligde kalma umutlarını yeniden yeşertti.
Amedsporun yenilgisinde takımın hücumda etkisiz kalması kadar, hakemin verdiği yanlış penaltı kararı da etkili oldu. Böyle bir penaltı dünyanın hiçbir yerinde olmaz. Cenk Kaplanın topa elle temas etmesi bile söz konusu değil. Rakip takım oyuncuları bile şaşırdı. Penaltı kararını kimse anlayamadı. Hakemin de anladığını düşünmüyorum. Kötü düşünmek istemiyorum ama niyetinden şüpheliyim. Bunun adı emek hırsızlığıdır. Bir takımın kaderiyle oynuyorsunuz. Bu penaltı olmasa belki Amedsporun direnci kırılmayacak ve galip gelecekti, en azından 1 puan alacaktı. Yazıktır, günahtır. Kul hakkına girmenin futboldaki emsallerinden biri.
Tabi hakem bir yana takım da çok etkisiz kaldı. Her şeye rağmen yakalanan 3 net pozisyon var. Bunları gole çeviremezseniz maç kazanamazsınız. Takımın forvet eksikliği bariz şekilde görülüyor. Bir an önce bu iş bitirilmeli. İyi bir forvet takviyesi olmadan bu iş olmaz. çok zor bir grup. Puanlar birbirine bir nefes kadar yakın. Her hafta 1 puanla ya da averajla lider değişebiliyor. Şampiyonluk hedeflerken, bir anda Play-Off potası dışında kalmak bile mümkün. Böyle bir tabloda kadro zenginliği oldukça önemli. Grupta ara transferde güçlenen takımlar var, bunlara dikkat etmek lazım. Bu yüzden Amedspora ivedilikle gol yollarında etkili bir forvetin gerekli olduğunun altını kalın harflerle çizerek bu haftaki Şanlıurfaspor maçına sözü getirmek istiyorum. İki takım için de erken final gibi. Şanlıurfasporda teknik direktör Levent Devrim, yönetimle yaşadığı fikir ayrılıklarını gerekçe göstererek istifa etti. Bunun altındaki nedenin transfer olduğunu düşünüyorum. Şanlıurfaspor, ara transferde hiç takviye yapmadı ve bu anlamda geç kaldı. Şimdi yeni bir teknik direktör gelecek. Bu durum maçın önemini ve zorluk derecesini ortadan kaldırmıyor. Diyarbakıra kazanmak için gelecekler. Bu sezon deplasmanda hiç yenilmediler. Dış sahada oldukça başarılı bir grafikleri var. Amedsporun da ciddi bir taraftar avantajı var. Bizi zorlu ve nefesleri kesmeye aday bir maç bekliyor. Umarım centilmence olur, her şey sahada kalır. Sonucu da sahadaki futbolcuların mücadelesi ve kalitesi belirlesin. Nihayetinde komşu iki şehrin takımının mücadelesi olacak. Ne ilk, ne son olacak. Düşmanlığa ve futbol dışı etkenleri öne çıkarmanın anlamı yok. Her hangi bir olumsuzlukta herkes zarar görür, iki şehrin kardeşliği ve komşuluğu akamete uğrar, en büyük zararı da Amedspor görür. Bütün bunları göz önünde bulundurmak lazım. Amedspor, kazanırsa önemli bir rakibine karşı avantaj sağlar. Bunu başarabilecek gücü ve potansiyeli fazlasıyla var. Şimdiden sadece futbolun güzelliklerinin hakim olacağı bir maç olmasını diliyorum.
Diyarbekirspor öyle bir galibiyet aldı ki belki de ligdeki geleceğini şekillendirecek. 145 gün sonra kazandı. Takımın üzerindeki gerilim kalktı. Lige tutunma umutları arttı. Takımın kendine güveni geldi. Ama bu galibiyet her şey demek de değildir. Eğer devamı gelirse anlamı olacaktır. Yoksa bir işe yaramaz. Bu haftaki Pazarspor maçıyla beraber seri galibiyetler şart. Yeni transferleri beğendim. Takıma katkı vermeye başladılar. Ama kadro yeterli değil. Bazı mevkilere çok sağlam takviyeler şart. Lig yarışı bundan sonra çok daha zorlu geçecek. Bu yüzden kadronun güçlendirilmesi lazım. Birkaç doğru takviye ve arka arkaya elde edilecek galibiyetler güzel günlerin umudu ve habercisi olur. Bu şehrin buna ihtiyacı var. Bu takım küme düşmesin, bu şehrin geleceği için çok önemli.