Pazartesi günü Diyarbakır istasyon caddesinde miting düzenlendi.

Tartışmalar mitinge katılımın çokluğuna yönelikti.

Öyle ki saat 17.10da başlayan mitinge 20 dakika içinde on binlerce insan akın etti.

Öndeki 1-2 bin kişilik CHPliyi saymazsak geri kalanlar diğer partililerdendi.

çoğunluk HDPli olmasına rağmen diğer partilerden de merak edip gelenler vardı.

Ancak İnce Başkan sloganları çoğunluk tarafından atıldı dersek yanılmayız.

İşin ilginç yanı ellerinde CHP ve Türk bayrağı taşıyan Diyarbakır ahalisine pek rastlanılmasa da bu

mitingde görünür olduğunu söylemek mümkün.

AK Parti mitinginden bayağı kalabalık olan topluluk ayrıca SELOYA özgürlük diye yeri göğü inletti.

Geçmiş dönem Ak Parti mitinglerini hatırladık bir an...

Muharrem İncenin okuduğu Cahit Sıtkı Tarancı şiirini 2005te Cumhurbaşkanı Erdoğan okumuş Türkiye

bambaşka mecralara yelken açmıştı.

O dönem Meydandaki barış ve huzur mesajları, Kürt sorununa yönelik tespit adeta devrim

niteliğindeydi.

Kürt sorununa yönelik Muharrem İncenin tespiti aslında CHPnin Kemalist bölümünün yeni keşfettiği

ve artık iktidar için kullanmaktan çekinmediği bir arguman artık.

Yıllarca karşı oldukları Erdoğannın Kürt dostluğu ve Kürt hakları noktasındaki duyarlılığının 16 yıllık bir

iktidar imkanı sunduğunu nihayet yeni anladılar.

Kendileri içinde bir iktidar anahtarı olabileceğini fark etiklerinden dolayıdır ki Artık çekinmeden Kürt

sorunu ve çözümünden bahsedebiliyorlar.

Bu CHPnin Ak Partinin elindeki Kürt seçmen kartını elerinden almasına yetecek mi bilinmez ancak

HDP ve CHPnin genetik kod yakınlığını düşündüğümüzde bundan sonrada bu ittifakın devam

edebileceğini gösteriyor.

Kılıçdaroğlunun Kürt ve Alevi kimliği bölge halkına yaklaşmasında ürkeklik ve çekingenlik yaratıyordu.

Oysa Selanik kökenli Beyaz Zenci İncenin Suni bir Türk olması , bu soruna korkmadan değinmesi

önündeki engelleri aşmasını sağlıyor.

Bu ülkeyi kuran irade şunu demek istiyor.

Bu ülkede biz izin vermedikçe hiçbir sorun çözülemez.

Aslına bakarsanız bu doğru.

Ak Parti adil düzenin devamı olarak dindar bir devlet anlayışı ile yola koyulmuştu ilk başlarda.

Orta doğuda iç savaş, hem doğu hem batıda ki DAİŞ vahşetti ve artan islamofobia, İslami siyasetin

diğer sistemlere alternatif olamayacağı tezini işlemeye başladı.

Kafalarda laik düzenin doğrulu konusunda algı oluşmaya başladı.

Özelikle ılıman eğitimli ve modern İslam anlayışının bir tezahürü olarak sunulan FETÖ hareketinin

sonunda dönüştüğü yapı ve darbe girişimi düşünüldüğünde siyasi İslam anlayışı noktasında herkesin

kafasında soru işaretleri belirmeye başladı.

Artık insanlar bir İslam devleti değil dini bireysel yaşayabileceği zengin ve müreffeh bir hayat

beklentisi içine girmeye başladı.

Şimdilerde geldiğimiz nokta ise şu:

Dinimizi bireysel olarak yaşayalım.

Laiklerin yaşadığı her türlü refahı, zevki, bireyselliği ve özgürlüğü tadalım.

Din inancımız kültürümüzün bir parçası olarak dursun ancak heveslerimize ve hedeflerimize engel

olmasın.

Başımızı örtelim ancak bikini giyip denize de girelim.

Umre yapalım ancak Maldivlere Havaiye de gidelim.

İktidar bize bunları yaşatacak imkanlar sunsun ancak yaşam biçimimize müdahale etmesin.

Bu laik kesimin talebi değil ha! Yanlış anlamayın.

Bu muhafazakar kesimin talebi

Şimdi Muharrem ince gittiği her ilde büyük kalabalılarla karşılanıyor.

Bunların tümünün CHPli olduğunu sakın düşünmeyin.

16 Yıl önce dindarlar iktidar oldu.

2016 darbe girişimi, yani din kisveli menfur eylem aslında bir iktidar değişikliği sağladı.

Amacına ulaştı diyebiliriz.

Dindarların tüm kazanımlarını tuzla buz etti.

Ülke Bahçeli ve Perinçeğin oyuncağı haline geldi.

Ergenekoncular hortladı.

Halk Arenasında Ergenekonculara Avukatlık yapan İnce sahaya sürüldü.

Hem dindar bir aileden görünüp ,din ile insanlar kazanıldı.

Hem de HDP üzerinden Kürtler çantada kekliğe dönüştürüldü.

Erdoğannın kekini bir kenara itip İnce için keklik olmak böyle bir şey.

Siz Diyarbakırda İncenin mitingine hangi Kürtler gitmiş bunun hesabını bırakında batıda İncenin

mitingine koşuşan zengin Beyaz dindar kesime bakın.

Onu bunu bilmeyiz İnce başkan olursa CHPnin oyları ile değil, yeni dindar laiklerin oyları ile olur.

Yeni oluşan Deizm akımı da bu yönde gelişiyor.

Kimse öbür dünyada ki cenneti bekleme niyetinde değil.

Herkesin hedefi zenginlik.

Bunu kimin sağladığının bir önemi yok

Onun için Muharrem İnce rahat konuşuyor

Halkın ne istediğini biliyor.

Erdoğan döneminde halk zengin oldu paraya alıştı.

Şimdi bunu rahat rahat yemek istiyor.

Eee en güzel nasıl tüketilir?

Dünyayı en çok sevenler iktidarında kimse karışmadan.

Buyurun yiyebilirseniz yiyin

Ancak mazlumun da ahını almayın.

Bu halkı CHP zihniyetine muhtaç edenler utansın diyelim ?

Bu yazıda başka güne